Danıştay Kararı 4. Daire 2016/16910 E. 2020/3009 K. 16.09.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/16910 E.  ,  2020/3009 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/16910
Karar No : 2020/3009

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Mekanik Tesisat Grubu İnşaat Taahhüt Turizm Gıda Otomotiv Elektrik Elektronik İthalat İhracat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura kullandığından bahisle hazırlanan vergi inceleme raporu uyarınca re’sen tarh edilen 2011/5, 6, 9 ve 12 dönemleri tekerrür uygulamalı vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacıya ihtilaflı dönemde fatura düzenleyen Kızılbey Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat Tesisat Yapı San. Tic. Ltd. Şti. hakkında idarece yapılan tespitlerin söz konusu faturaların sahte olduğunu ortaya koymak için yeterli olmadığı dolayısıyla yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarece yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu aksi yöndeki Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

Davacı adına sahte fatura kullandığından bahisle hazırlanan vergi inceleme raporu uyarınca re’sen tarh edilen 2011/5, 6, 9 ve 12 dönemleri tekerrür uygulamalı vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istemiyle açılan davada verilen kabul kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davacıya fatura düzenleyen, Kızılbey Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … vergi kimlik numaralı mükellefi … İnşaat Tesisat Yapı San. Ve Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda, şirketin 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin defter ve belgelerinin istenilmesine ilişkin yazının şirketin en son temsicisi olan …’e tebliğ edildiği, anılan şahıs tarafından ilğili dönem defterlerinin çalındığının bildirildiği, … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından şirkete zayi belgesi verilmesine karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay’da temyiz aşamasında olduğu, bu nedenle defter ve belgelerin ibraz edilemediği, 2013 yılına ilişkin defterlerin ise incelemeye ibraz edilmediği ve dava konusu döneme ilişkin incelemenin tarh dosyası üzerinden yapıldığı, şirket ortaklarının … ve … olduğu, 12/12/2012 tarihinde …’ın hisselerinin tamamını …’e devrettiği, şirketin 25/09/2012 tarihine kadar iş adresi olarak faaliyette bulunduğu “… Sok. No:… …/…” adresinde yapılan 25/09/2007 tarihli yoklamada; işyerinin asma kat dahil 50 metrekare ve kira olduğu, işyerinde işçi çalıştırılmadığı, işyerinde iki adet masa, altı adet sandalye, ahşap raflar, muhtelif pvc, hırdavat malzemeleri ile bir adet telefonun bulunduğu, aynı adreste yapılan 30/01/2012 tarihli yoklamada, şirketin bu adreste faaliyetine devam ettiği, inşaat malzemeleri, sıhhi tesisat malzemeleri alım-satımı yaptığı, iki işçi çalıştırdığı ve muhasebecisinin bulunduğu, adres değişikliği bildirimine istinaden yapılan 16/10/2012 ve 8/02/2013 tarihli yoklamalarda bildirdiği adresin boş ve kapalı olduğunun tespit edildiği,04/02/2013 ve 07/02/2013 tarihli defter ve bilgi isteme yazısının adresin kapalı olduğu ve uzun süredir boş olduğu çevre araştırmasından anlaşıldığı gerekçesiyle tebliğ edilemediği, SGK‘ya 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013 yıllarında sadece 8 aya ilişkin bildirge verdiği ve 1 ila 5 işçi çalıştırdığını bildirdiği, 2009/9’dan 2013/5. dönemine kadar SGK’ya olan borçlarını ödemediği ve ödemediği aylara ait borçları için icraya verildiği, 2008 yılında KDV matrahı olarak toplam 846.621.49 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 213,20 TL olduğu, 2009 yılında KDV matrahı olarak toplam 2.411.972.44 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 1.607,21 TL olduğu, 2010 yılında KDV matrahı olarak toplam 3.599.231,74 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 213,20 TL olduğu, 2011 yılında KDV matrahı olarak toplam 8.792.723,95 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 3.455,46 TL olduğu, 2012 yılında KDV matrahı olarak toplam 8.967.366,25 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 6.328,49 TL olduğu, 2013 yılında KDV matrahı olarak toplam 2.471.519,31 TL bildirdiği halde ödenecek tutarın sadece 3.973,05 TL olduğu,2013 yılı hariç tüm dönemlere ilişkin defter ve belgelerin tasdikli olduğu, belgelerin anlaşmalı matbaalarda bastırıldığı, hakkında sahte faturalar düzenlediği yolunda ihbarlar bulunduğu, 02/12/2013 tarihi itibariyle 52.002,36 TL ödenmemiş vergi borcu bulunduğu, Ba-Bs bildirimlerinde tutarsızlıklar bulunduğu, mal alımı yaptığı firmaların çoğu hakkında sahte fatura düzenleme nedeniyle raporlar bulunduğu, ortaklardan …’ın başka bir firmada ortaklığının bulunmadığı, …’ün ise bir firmanın daha ortağı olduğu, bu firma hakkında olumsuz tespit bulunup bulunmadığı hususuna raporda yer verilmediği, 2009 yılı için şirketin kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıdaki tespitlerin değerlendirilmesinden; ticari teknik icaplar muvacehesinde yapılan değerlendirme uyarınca söz konusu firma tarafından düzenlenen faturaların gerçek kabul edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı buna göre temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.