Danıştay Kararı 4. Daire 2016/15356 E. 2020/4399 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/15356 E.  ,  2020/4399 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/15356
Karar No : 2020/4399

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Kereste Nakliye Hurda Tarım Hayvan Ürünleri
Sanayi ve Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden 2010/1 ila 12 dönemi için res’en tarh edilen katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; 2010 hesap dönemine ilişkin defter ve belgelerin zayi olduğuna ilişkin vergi müfettişine ibraz edilen yargı kararına istinaden defter ve belgelerin 213 sayılı Kanun’un 13. maddesinde sayılan mücbir sebep hali nedeniyle davalı idareye sunulamadığının kabul edildiği, davacı şirketin mal ve hizmet aldığı mükelleflere ilişkin olarak vermiş olduğu Ba formunda adı geçen ve davacı şirkete mal ve/veya hizmet satan mükelleflere ait bir kısım fatura suretlerinin vergi müfettişlerine ibraz edilmesi üzerine bu faturalardaki KDV indirimlerinin kabul edildiği, vergi müfettişine ibraz edilemeyen ve hakkında vergi tekniği raporu bulunan … Orman Ürün. Oto. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait faturalarda geçen KDV indirimlerinin reddedildiği, söz konusu faturaların sahte olup olmadığının belirlenebilmesi için ilgili mükellef hakkındaki tespitleri içeren vergi tekniği raporunun irdelenmesi gerektiği ve … Vergi Dairesi mükellefi … Orman Ürün. Oto. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunun incelenmesinden, sahte fatura düzenlediğinin her türlü şüpheden uzak somut bilgi ve belgeyle ortaya konulamadığı, eksik incelemeye dayandığı, katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi suretiyle davacı şirket adına yapılan katma değer vergisi tarhiyatında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının, hakkında vergi tekniği raporu bulunan ve 2010 yılında düzenlediği faturaları sahte olduğu tespit edilen … Orman Ürün. Oto. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ ne ait faturaları Ba formu ile beyan ettiği, adı geçen şirkete ait fatura suretlerini inceleme elemanına ibraz edemediğinden bu faturalardaki KDV tutarlarının reddedildiği, işlemin hukuka uygun olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacıya fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Orman Ürün. Oto. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda; mükellef kurumun, 2010 yılına ilişkin gelir tablosunda, 2010 yılı cirosunun 2.324.112,64-TL olmasına karşın, 15.391,78.- TL kurumlar vergisi matrahı beyan ettiği ve bu matrah üzerinden hesaplanan 3.078,36.-TL kurumlar vergisini de ödemediği, 2010 yılı KDV dönemlerine ilişkin 2.324.112,64 TL tutarında KDV matrahı beyan ettiği halde hiç ödenecek KDV beyan etmediği, 2010 yılına ilişkin 2.324.112,64 TL brüt satışı olduğu halde, 2010 yılına ilişkin muhtasar beyannamelerine göre çalışan işçisinin bulunmadığı, 2010 yılına ilişkin Gelir İdaresi Yönetim Bilgi Sistemlerinde yapılan sorgulamasında 5.543,25 TL vadesi geçmiş vergi borcu bulunmasına karşın, sadece gelir stopajı ve damga vergilerinden oluşan 589,60 TL ödemesi bulunduğu, 2010 yılına ilişkin Ba bildirimlerinde beyan ettiği 2.229.149,00 TL tutarlı alış faturalarının toplamının 2.164,951,00 TL’lik kısmının (2.164,951/2.229.149=%97,12) aldığı firmalar hakkında sahte belge düzenleyicisi olduklarına ilişkin düzenlenmiş vergi tekniği raporları bulunduğu, dolayısı ile mükellef kurumun beyan ettiği alış faturalarının %97,12 gibi büyük bir kısmının sahte fatura olduğu, 2010 yılına ilişkin alışları yönünden yapılan tespitlerde, 2010 yılına ilişkin Ba bildirimlerinde beyan ettiği 2.229.149,00 TL tutarındaki alışlarının 1.780.922,00 TL tutarındaki (1,780,922,00/2,229,149,00=) yaklaşık olarak % 80 oranındaki kısmını … Vergi Dairesi mükellefi …’dan yaptığını bildirdiği, adı geçen mükellef hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda …’nun 2010 takvim yılında düzenlendiği faturaların sahte faturalar olduğu, incelemelerde rastlanması halinde sahte fatura olarak kabul edilmesi gerektiğinin belirtildiği tespitlerine yer verildiği görülmüştür.
Bütün bu tespitler birlikte değerlendirildiğinde, mükellefin işçi çalıştırmadan yeteri kadar malzeme, makine ve cihazı yokken yüksek tutarlı hasılat beyanında bulunması, alış yaptığını bildirdiği mükellefler hakkında sahte fatura düzenlmekten vergi tekniği raporu bulunması, vergi borçlarının ödenmemesi, yüksek miktarda vergi matrahı beyan edilmesine rağmen ödenecek KDV beyan edilmemesi karşısında düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimine dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından bu mükellef tarafından düzenlenen faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyoruz.