Danıştay Kararı 4. Daire 2016/15230 E. 2020/2893 K. 14.09.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/15230 E.  ,  2020/2893 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/15230
Karar No : 2020/2893

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Su Armatürleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek aleyhlerine olan hüküm fıkralarının taraflarca bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura kullandığından bahisle tarh edilen 2010/3 ila 10 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacıya fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Metal San. ve Tic. AŞ, … Vergi Dairesi mükellefi … İnş. Elek. Malz. Mad. Hafr. Met. Ek. San. Tic. Ltd. Şti. ve … Vergi Dairesi mükellefi … Yapı Malzemeleri İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. hakkında yapılan incelemelerde bu mükelleflerin düzenlediği faturaların sahte olduğu, gerçek ticari faaliyetlerinin olmadığı açık ve somut şekilde ortaya konulduğundan, anılan mükelleflerden alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık, kesilen özel usulsüzlük cezasında ise hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararının 02/05/2016 tarihinde öğrenildiği belirtilerek, adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve kararın aleyhe kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan cezalı tarhiyatların ve kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının aleyhe kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 8. maddesinde, sürelerin, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı; tatil günlerinin sürelere dahil olduğu, sürenin son günü tatil gününe rastlarsa, sürenin tatil gününü izleyen çalışma gününün bitimine kadar uzayacağı düzenlenmiştir.
Aynı Kanun’un 4001 sayılı Kanunla değiştirilen 46. maddesinin 2. fıkrasında, vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay’da temyiz yoluna başvurulabileceği; 48. maddesinin 3. fıkrasında, temyiz dilekçelerinin, ilgisine göre kararı veren mahkemeye, Danıştaya veya bu Kanunun 4. maddesinde belirtilen mercilere verileceği, kararı veren mahkeme veya Danıştayca karşı tarafa tebliğ edileceği, karşı tarafın tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde cevap verebileceği, cevabı verenin, kararı süresinde temyiz etmemiş olsa bile düzenleyeceği temyiz dilekçesinde, temyiz isteminde bulunabileceği, bu takdirde verilen dilekçelerin ise temyiz dilekçesi yerine geçeceği; aynı maddenin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren mercice, temyiz isteminin reddine karar verileceği, 7. fıkrasında ise, bu hâllerde, sözü edilen kararların, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca, kesin olarak verileceği kurallarına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, temyize konu Vergi Mahkemesi kararının 28/04/2016 tarihinde davacı şirketin daimi çalışanına tebliğ edildiği görülmüş olup, otuz günlük yasal temyiz süresinin son gününün tatil gününe rastladığı dikkate alındığında, davacı tarafından en geç tatil gününü izleyen çalışma günü olan 30/05/2016 Pazartesi günü temyiz isteminde bulunulması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 31/05/2016 Salı günü kayda giren dilekçe ile süresinden sonra temyiz başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan, davalı idarenin 23/05/2016 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren temyiz dilekçesinin ise 09/06/2016 tarihinde yine davacı şirketin daimi çalışanına tebliğ edildiği, ancak şirket tarafından, söz konusu dilekçenin tebliğini izleyen otuz gün içinde değil de, daha önceki bir tarih olan 30/05/2016 tarihinde temyiz isteminde bulunulduğu görüldüğünden, katılma yoluyla temyiz talebinde bulunulduğunun da kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, davacı şirket temsilcisi tarafından verilen temyiz dilekçesinin yasal süresi içerisinde verilmediği ve söz konusu dilekçenin katılma yoluyla temyiz talebi de sayılamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, davacının temyiz isteminin kesin olmak üzere süre yönünden reddi gerekmektedir.

ESAS YÖNÜNDEN HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı idarenin temyiz istemine gelince;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2. Davalı idarenin temyiz isteminin ise REDDİNE, temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. Davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin kısım yönünden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 48. maddesinin 7. fıkrası uyarınca kesin olmak üzere; davalı idarenin temyiz isteminin reddine ilişkin kısım yönünden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.