Danıştay Kararı 4. Daire 2016/13585 E. 2020/4291 K. 16.11.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/13585 E.  ,  2020/4291 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/13585
Karar No : 2020/4291

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Matbaa ve Tanıtım Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığı ileri sürülerek hakkında düzenlenen inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2011/1 ve 4 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi … Yapım Prodüksiyon Film Reklam Org. Danış. Tic. Ltd. Şti. ile … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi …. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporları incelendiğinde alınan faturaların sahte olduğunu kabule yeterli olmadığı gerekçesiyle bu faturalara isabet eden tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı hakkında yapılan tarhiyatların … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporuna dayandığı, dava konusu ihbarnamelerin 16/10/2015 tarihli tebliğ alındısı ile davacıya tebliğ edildiği, davacı iddiasında belirtildiği gibi vergi inceleme raporunun kurumlar vergisi değil katma değer vergisi içerikli olduğu, sistemin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için alım satım işlerinde belge düzenlenmesi ve belgelerin gerçek mal ve hizmet alımlarını içermesi gerektiği, yapılan işlemlerin ve kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun, objektif ve somut delillere dayandığı, davacı iddialarının yersiz olduğu belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ….
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin, temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar kararın özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmamıştır.
Davalı idarenin cezalı tarhiyatlara ilişkin temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Yapım Prodüksiyon Film Reklam Org. Danış. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu incelendiğinde; 28/09/2007 ila … tarihleri arasında …; 27/08/2009 ila 27/10/2010 tarihleri arasında … ve 27/10/2010 ila 30/09/2012 tarihleri arasında ise … Vergi Dairesi mükellefi olduğu, mükellefiyetinin en son bağlı bulunduğu vergi dairesi tarafından 30/09/2012 tarihi itibariyle re’sen terkin edildiği, ilk olarak … Unkapanı … Mah… Sk No:… adresinde … Gıda İç ve Dış Ticaret Ltd.Şti. Unvanı altında her türlü gıda ürünleri ekipman ve makineleri toptan ve perakende alım satımı, iç ve dış ticaret yapmak amacıyla kurulduğu daha sonra 01/09/2009 tarihinde kurum ünvanını … Yapım Prodüksiyon faaliyet konusunu her türlü yapım prodüksiyon, film , reklam organizasyon işi olarak değiştirdiği, 12/11/2010 tarihli yoklamada; ilgili firmanın film, organizasyon işi ile iştigal ettiği, işyerinde 4 masa, 4 bilgisayar, 4 koltuk, 2 adet oturma grubu mevcut ücretli çalışan olmadığı, 14/07/2011 tarihinde düzenlenen yoklamada; mükellefin faaliyetine devam ettiği, işyeri büyüklüğünün 90 m2 olduğu, şubesinin bulunmadığı, faaliyet konusunun reklam, matbaa, organizasyon olduğu işyerinde işçi çalışmadığı, işletmenin aktifine veya mükellefin adına kayıtlı aracın bulunmadığı,11/10/2012 tarihinde düzenlenen yoklamada; adres mahallinde yapılan yoklamada işyeri adresinin No:… B Blok olarak değiştiği, ismi geçen firmanın yaklaşık olarak 8-10 ay öncesinde adresten ayrıldığı, adreste bir ailenin oturduğu ancak gündüz evde kimsenin bulunmadığı, beyannameler dolayısıyla tarh edilen cüzi miktardaki vergilerden çok azını … Vergi Dairesine ödediği, … ve … Vergi Dairesi nezdinde tarh edilen vergiler ve kesilen cezalardan ise hiçbirini ödemediği, raporun hazırlandığı tarih itibariyle … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 2.815,78 TL, … Vergi Dairesine 6.619,81 ve … Vergi Dairesine 23.828,47 TL vadesi geçmiş ve bugün ödenmesi gereken borcu bulunduğu, kurumun 2010/Kasım döneminde …tarafından devralındığı ve şirketin merkez adresinin Üsküdar’a taşındığı, 2010/Kasım ve Aralık dönemlerinde toplam 1.322.510-TL matrah bildirilen 2010 hesap dönemi Kurumlar Vergisi Beyannamesi ekinde yer alan 31.12.2010 tarihli bilançoda aktif toplamının 1.106.851,80 TL olduğu ve bu tutarın tamamının alıcılar hesabı olarak beyan edildiği, 865.172,35 TL toplam KDV matrahı bulunan 2011 hesap dönemi Kurumlar Vergisi Beyannamesi ekinde yer alan dönem sonu bilançosunda ise aktif toplamının 0,01-TL olarak beyan edildiği, 2012 358.865-TL matrah beyan edildiği, Ba-Bs analiz formu’ndan tespit edilen hususlara göre 2010 hesap döneminde ilk on ay için matrahsız KDV beyannamesi verdiği ve Kasım ve aralık dönemleri için KDV matrahı toplamı 1.322.510-TL olduğu, mükellefin 2010 hesap döneminde çeşitli mükelleflere 17 adet belge karşılığında 1.310.210-TL tutarında mal ve/veya hizmet hizmet sattığını bildirdiği, diğer mükellefler ise mükellef kurumdan aynı dönemde 16 adet belge karşılığında 1.301.460-TL tutarında mal ve/veya hizmet aldıklarını beyan ettiği, çeşitli mükelleflerden 1.315.420-TL tutarında mal ve/veya hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği ancak aynı dönem için mükellef kuruma mal ve/veya hizmet satımında bulunduğunu beyan eden herhangi bir mükellefin bulunmadığı, 2011 hesap döneminde, verilen katma değer vergisi beyannamelerinde yer alan matrahların toplamının 865.172,35 TL olduğu, mükellef ilgili dönemde vermiş olduğu Bs formları ile muhtelif mükelleflere 82 adet belge karşılığında 742.140-TL tutarında mal ve/veya hizmet sattığını beyan ettiği, buna karşılık diğer mükellefler ise ilgili dönemde mükellef kurumdan 99 adet belge karşılığında 1.345.205-TL tutarında mal ve/veya hizmet satın aldıkları beyan ettiği, Ba Bs analiz değerlendirmeleri sonucunda mükellef kurumun 2010, 2011 ve 2012 hesap dönemlerinde mal ve hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği mükelleflerin tamamı hakkında ”sahte belge düzenleme” fiili nedeniyle vergi tekniği raporu düzenlendiği veya bu mükellefler hakkında ”sahte belge muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme” ve ”adreste bulunmama” nedeniyle özel esaslar kapsamına alındığı, faaliyetine ilişkin olarak yüksek matrahlı KDV, gelir stopaj beyannameleri ile kurumlar ve kurum geçici vergi beyannameleri vermekle birlikte vermiş olduğu beyannamelere istinaden tarh edilen düşük tutarlı vergileri ödememiş olduğu, mükellefin 2009/Aralık dönemi ile 2010/Ekim dönemleri arasında ise ”beyan edilecek bilgim bulunmaktadır” açıklaması ile boş beyannameler verdiği, 2011 ve 2012 hesap döneminde mükellef kurumun aktifinde demirbaş, ticari mal, makine, taşıtın bulunmadığı, mükellefiyetinin re’sen terkin edildiği 30/09/2012 tarihinden sonra da fatura düzenlendiği, mükellef kurumun … tarafından devralındığı 03/11/2010 tarihinden itibaren gerçek anlamda bir ticari faaliyetinin olmadığı, 03/11/2010 tarihinden sonra düzenlenmiş olan faturalara rastlanıldığında sahte fatura olarak değerlendirilmesi gerektiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, davacıya fatura düzenleyen mükellefin gösterilen iş hacmini elde edecek ticari organizasyona sahip bulunmadığı, mükellefin 2009/Aralık dönemi ile 2010/Ekim dönemleri arasında ise ”beyan edilecek bilgim bulunmaktadır” açıklaması ile boş beyannameler verdiği, 2010/Kasım ayında ortaklık değişikliğinden itibaren verilen katma değer vergisi beyannamelerinde yer alan matrahlarda artış olduğu, Ba-Bs analiz değerlendirmeleri sonucunda mükellef kurumun 2010, 2011 ve 2012 hesap dönemlerinde mal ve hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği mükelleflerin tamamı hakkında ”sahte belge düzenleme” fiili nedeniyle vergi tekniği raporu düzenlendiği veya bu mükellefler hakkında ”sahte belge muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme” ve ”adreste bulunmama” nedeniyle özel esaslar kapsamına alındığı, yine mükellefin ortağı ve yöneticisi olduğu firmalar hakkında da olumsuzluklar olduğu hususları bir arada değerlendirildiğinde, anılan mükellef tarafından davacıya ilgili dönemlerde düzenlenen söz konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, davanın kabulü yönündeki Vergi Mahkemesi kararının anılan firma tarafından düzenlenen faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu incelendiğinde; mükellefin kâğıt ve karton(mukavva) ile ilgili belirli ürünlerin bir ücret veya sözleşmeye dayalı toptan satışını yapan aracılar faaliyetinde bulunmak üzere 15/02/2011 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, 02/03/2011 tarihinde Yenibosna Vergi Dairesine nakil olduğu ve faaliyet konusuna “tekstil malzemelerinden dokuma etiket, rozet, arma ve diğer benzeri eşyaların imalatı”nı da eklediği, 31/12/2012 tarihi itibariyle mükellefiyetinin re’sen terkin edildiği, 15/02/2011 tarihli yoklamada; 40m2 işyerinde, 2 adet masa, oturma grupları, 2 sehpa, 5 top civarında kağıt emtiası, 1 telefon ve diğer büro malzemelerinin olduğu, ücretli işçisinin olmadığı, yoklamada kendisinin çalıştığı, 15/03/2011 tarihli yoklamada; işyerinin kapalı olduğu, herhangi bir faaliyetinin olmadığı, işçisinin imzasıyla 11/08/2011 tarihli yoklamada; 400m2 işyerinde, toplam 13 personelin çalıştığı, 13 adet ofis masasının bulunduğu, 1 adet toplantı masası, 3 adet koltuk takımı, 30 adet sandalye, 8 adet bilgisayar, 10 adet dosya dolabının bulunduğu, 07/02/2012 tarihli yoklamada; faaliyetinin devam ettiği, 18 çalışanının bulunduğu, demirbaş olarak 9 adet büro masası, 4 adet bilgisayar, 1 adet yazıcı, 1 adet faks, 27 adet büro sandalyesi, 2 adet oturma grubu, 4 adet evrak dolabının bulunduğu, 29/05/2012 tarihli yoklamada; 18 çalışanının bulunduğu, demirbaş olarak 9 adet büro masası, 4 adet bilgisayar, 3 adet yazıcı, 27 adet büro sandalyesi, 3 adet oturma grubu, 5 adet evrak dolabı, 1 adet güç kaynağı bulunduğu, 17/07/2012 tarihli yoklamada; 170m2, yine aynı şartlarda faaliyetine devam ettiği, 20/07/2012 tarihinden sonra yapılan yoklamalarda ise yerinde bulunamadığı, 13/08/2012, 14/09/2012, 22/10/2012 tarihli yoklamalarda farklı mükelleflerin bulunduğu, resmi olarak basılı fatura/irsaliye faturası olmadığı, adreste iki farklı kaşeye ve karşıt incelemelerede taklit faturalara rastlanıldığı, 2011/Şubat ila 2013/Ocak dahil ortalama 37 işçi çalıştırdığı, katma değer vergisi matrahlarının 2011 yılında 553.798,50 TL, 2012 yılında (7.ay) 2.160,00 TL olmasına karşın kendisinden mal/hizmet aldığını Ba formları ile beyan eden mükelleflerin ise 2011 yılında 30.642.303,00 TL, 2012 yılında 60.963.329,00 TL, 2013 yılında ise 53.198.137,00 TL bildirimde bulundukları, kendisinin 2011 yılında işletme hesabı kullandığı için Ba-Bs bildiriminde bulunmadığı, 2012 yılında ise bilanço hesabı kullanmasına karşın boş bildirimde bulunduğu, 15/02/2011 tarihinden itibaren düzenlenmiş olan faturalara rastlanıldığında sahte fatura olarak değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin tespitlere yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, davacıya fatura düzenleyen mükellefin gösterilen iş hacmini elde edecek ticari organizasyona sahip bulunmadığı, katma değer vergisi matrahlarının 2011 yılında 553.798,50 TL, 2012 yılında (7.ay) 2.160,00 TL olmasına karşın kendisinden mal/hizmet aldığını Ba formları ile beyan eden mükelleflerin ise 2011 yılında 30.642.303,00 TL, 2012 yılında 60.963.329,00 TL, 31/12/2012 tarihinde re’sen terkin edilmesine karşın 2013 yılında 53.198.137,00 TL bildirimde bulundukları, resmi olarak basılı fatura/irsaliye fatura bilgisi olmadığı, tespit edilenlerin ise sıra numaralarının birbirini takip etmediği, adreste iki farklı kaşeye ve karşıt incelemelerede taklit faturalara rastlanıldığı hususları bir arada değerlendirildiğinde, anılan mükellef tarafından davacıya ilgili dönemlerde düzenlenen söz konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, davanın kabulü yönündeki Vergi Mahkemesi kararının anılan firma tarafından düzenlenen faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davanın kabulü yönündeki Vergi Mahkemesi kararının cezalı tarhiyatlar kısmına ilişkin kabul kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının, özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının … Yapım Prodüksiyon Film Reklam Org. Danış. Tic. Ltd. Şti.’nden ve …’den alınan faturalara isabet eden tarhiyatlara ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 16/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.