Danıştay Kararı 4. Daire 2016/11606 E. 2020/5648 K. 15.12.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/11606 E.  ,  2020/5648 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/11606
Karar No : 2020/5648

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Anonim Şirketi
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2014/1,2,3 dönemi teslimlerinden doğan katma değer vergisi iade alacağının vergi borçlarına mahsubu talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; olayda, yersiz ve fazladan vergi tevkifatı yapıldığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, ancak davalı idare tarafından davacının fazladan ve yersiz yapmış olduğu ödemeyi görmezden geldiği ve Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nin 2.1.4.3. maddesini dayanak göstererek işlem tesis ediliği, ilgili tebliğ incelendiğinde ise, yersiz alınan verginin iade edilmesi gerektiğine ilişkin hükümler bulunduğu, söz konusu tebliğ olmasa dahi ortada davacı tarafından fazla ve yersiz ödenen bir verginin bulunduğu ve söz konusu durumun davacı lehine düzeltilebilmesi için davalı idarenin işlem tesis etmesi gerektiği, bu durumda davacının iade ve mahsup talebinin reddine dayanak teşkil edebilecek somut bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından, iade ve mahsup talebinin reddedilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından yapılan tevkifatın katma değer vergisi iade alacağı doğurmadığı, yersiz tevkif edilen katma değer vergisinin Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin 2.1.4.3 maddesi hükümlerine göre iade edilebileceği, yersiz tevkifat kdv iade alacağı oluşturmadığından diğer vergi borçlarına mahsup imkanı da bulunmadığı, dolayısıyla, mahsup talebinin reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz İsteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.