Danıştay Kararı 4. Daire 2005/2259 E. 2006/1893 K. 12.10.2006 T.

4. Daire         2005/2259 E.  ,  2006/1893 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2005/2259
Karar No: 2006/1893

Temyiz Eden : Silivri Vergi Dairesi Müdürlüğü İSTANBUL
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Gayrimenkul satışından elde ettiği değer artış kazancını beyan etmediği ileri sürülen davacı adına 2003 yılı için re’sen gelir vergisi salınmış, vergi ziyaı cezası kesilmiştir. … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … 1. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğünce düzenlenen 6.1.2003 günlü ve … sayılı form esas alınarak; … İlçesi … Mahallesi … ada, … parselde bulunan arsa vasıflı taşınmazın 22.4.2002 tarihinde 18.000.000.000 TL. bedelle davacı tarafından satın alındığı, 30.6.2002 tarihinde ise 54.000.000.000 TL maliyetle binaya dönüştürüldüğü ve emlak vergisi değerinin de bu tutar üzerinden beyan edildiği, 6.1.2003 tarihinde de 60.000.000.000 TL bedelle satılmasına karşın elde edilen değer artış kazancının beyan edilmediği ileri sürülerek tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80 inci maddesinin 6 ncı bendi uyarınca değer artış kazancından sözedilebilmesi için aynı vasıftaki taşınmazın Kanunda belirtilen sürede satılması gerektiği, olayda ise davacı tarafından arsa olarak iktisap edilen taşınmazın üzerine bina inşa edilerek satışının yapıldığı, dolayısıyla taşınmazın vasfının değiştiği gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı İdare, tarhiyatın yasaya uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:

Gayrimenkul satışından elde ettiği değer artış kazancını beyan etmediği ileri sürülen davacı adına, 2003 yılı için salınan gelir vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasını kaldıran Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun mükerrer 80 inci maddesinin birinci fıkrasının 6 ncı bendinde, iktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) 70 inci maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek usulde vergiye tabi çiftçilerin zirai istihsalde kullandıkları gayrimenkuller dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak dört yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançların (Kooperatiflerin ortaklarına bu sıfatları dolayısıyla tahsis ettikleri gayrimenkulleri tahsis tarihinde ortak tarafından satın alınmış sayılır.) değer artış kazancı olduğu belirtilmiş, ikinci fıkrasında, bu maddede geçen “elden çıkarma” deyiminin, maddede yazılı olan mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade ettiği açıklanmış, aynı Kanunun mükerrer 81 inci maddesinde de safi değer artış kazancının nasıl hesaplanacağı yolundaki kurallara yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının 22.4.2002 tarihinde bir arsa satın aldığı, daha sonra bu arsa üzerinde dubleks mesken inşaatına başladığı ve inşaatı 29.7.2002 tarihinde tamamlayarak 6.1.2003 tarihinde sattığı anlaşılmıştır. Mahkemece, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80 inci maddesinin 6 ncı bendi uyarınca değer artış kazancından sözedilebilmesi için aynı vasıftaki taşınmazın Kanunda belirtilen sürede satılması gerektiği, davacı tarafından arsa olarak iktisap edilen taşınmazın üzerine bina inşa edilerek satışının yapıldığı, dolayısıyla taşınmazın vasfının değiştiği gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, değer artış kazancına konu edilen taşınmazın vasfı değişmiş olmakla birlikte, anılan maddede gayrimenkulün dört yıllık süre içerisinde satılması koşulundan başka bir şarta yer verilmemiş olup, üzerine yapılan meskenle birlikte değeri daha da artan arsanın iktisap edildiği tarihten itibaren dört yıl içinde üzerindeki meskenle birlikte satıldığının ve safi kazanç elde edildiğinin tespit edilmesi halinde değer artış kazancı elde edildiğinin kabulü gerekmektedir.
Bu durumda, anılan Kanunda yer alan istisna tutarı ile safi değer değer artış kazancının tespitine ilişkin düzenlemeler dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmesinde yasaya uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının, belirtilen hususlar incelenerek yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına, 12.10.2006 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden, tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.