Danıştay Kararı 4. Daire 2004/391 E. 2004/2635 K. 29.12.2004 T.

4. Daire         2004/391 E.  ,  2004/2635 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2004/391
Karar No: 2004/2635

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : Kızılbey Vergi Dairesi Müdürlüğü/ANKARA
İstemin Özeti : 2000 yılı işlemeleri incelenen davacı şirket adına inceleme raporuna dayanılarak 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 6/b-i alt bendine göre re’sen gelir (stopaj) vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp vergi ziyaı cezası kesilmiştir. … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla, olayda yükümlünün ihtilaflı döneme ait kurumlar vergisi beyannamesini vermemesi nedeniyle defter ve belgeleri üzerinden yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapora göre tespit edilen matrah farkı üzerinde salınan kurumlar vergisi ve hesaplanan fon payı için 4811 sayılı Vergi Barışı Kanunundan yararlandığı, Kurumlar vergisi matrahı esas alınarak salınan gelir (stopaj) vergisi ve hesaplanan fon payının ise kar dağıtımı yapılmadığını ileri sürerek kaldırılması istemiyle dava açtığı, dosyanın incelenmesinden davacının ilgili dönemde defterlerini Haziran/2000 dönemine kadar işlediği, alış faturalarının bir kısmının gerçeği yansıtmadığı dolayısıyla defter ve belgelerinin ihticaca salih bulunmadığı hakkında düzenlenen inceleme raporu ile sabit olduğundan ve bu inceleme raporuna dayanılarak salınan kurumlar vergisinin de dava açılmaksızın Vergi Barışı Kanunundan yararlanılarak ödenmesi talebinde bulunulduğundan, yükümlünün kar dağıtımı yapılmadığı yolundaki iddialarının ancak usulüne uygun olarak tutulmuş yasal defter ve belgelerle ispatlanabileceği, bu nedenle defter ve belgeleri usulüne uygun olarak düzenlenmeyen ve kurumlar vergisi beyannamesini de vermeyen davacı şirketin inceleme raporu ile tespit edilen beyan dışı bırakılmış kurum kazancını örtülü olarak ortaklarına dağıttığının kabulü gerekeceği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı 2000 yılında kar dağıtımı yapılmadığından, salınan gelir (stopaj) vergisi ve hesaplanan fon payının yasal olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Davacı adına, inceleme raporuna dayanılarak, beyan dışı bıraktığı tespit edilen matrah ve bunu oluşturan Kurum kazancının ortaklara örtülü olarak dağıtıldığı kabul edilerek Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 6/b-i alt bendi uyarınca tarhiyat yapılmış ise de, kurumun beyan dışı bırakıldığı ileri sürülen söz konusu kazancını ortaklarına dağıttığı yolunda bir tespit bulunmadığından ve örtülü olarak dağıtılmış olabileceği varsayımı ile hareket edildiğinden buna göre yapılan tarhiyatta ve bu tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabet bulunmadığından mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi : Uyuşmazlık, 2000 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen rapora dayanılarak 2001/Nisan dönemi için salınan vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisi ve hesaplanan fon payına karşı açılan davayı reddeden vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3 üncü maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu belirtilmiş olup, 30 uncu maddesinde de re’sen vergi tarhiyatının nasıl yapılacağı tanımlanmıştır. Aynı yasanın 134 üncü maddesinde ise, vergi incelemesinden maksat ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6-b-i bendinde ise, kurumlar vergisinden istisna kazançlara isabet eden kısım düşüldükten sonra 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 1,2 ve 3 numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından (Karın sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz) (Kurumlar ile gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve muaf olanlara ödenenler dahil)
1-Halka açık anonim şirketlerde, %5
2-Diğerlerinde % 15 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hükmü öngörülmüştür.
Dosyada yer alan inceleme raporu ve eki inceleme tutanağında davacı kurumun bir kısım mal alış faturalarının gerçeği yansıtmadığı nedeniyle saptanan matrah farkından dolayı elde edilen kazancın örtülü olarak dağıtıldığı gerekçesiyle dava konusu cezalı tarhiyat yapıldığı anlaşılmıştır.
Kurumun uyuşmazlık yılı işlemlerinin incelenmesinde kurumlar vergisi matrah farkı tespit edilerek salınan cezalı kurumlar vergisi ve fon payı 4811 Sayılı Vergi Barışı Kanununa göre işlem yapılması istenmiş olması kar payı dağıtımı yapıldığını göstermez.
Davacı kurumun 2000 yılında anılan yasa hükmünde belirtilen kar payı dağıtımı yaptığının saptandığına ilişkin hiç bir tespit bulunmamakta olup böyle bir kazancın örtülü olarak dağıtıldığından bahisle cezalı tarhiyat yapılmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı kurum temyiz isteminin kabulü ile temyiz konusu mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının 6 ıncı bendinin 4369 sayılı Kanunla değişik b-i alt bendinde, Kurumlar vergisinden istisna kazançlara isabet eden kısım düşüldükten sonra. 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 1,2 ve 3 numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından (karın sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz) (kurumlar ile gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve muaf olanlara ödenenler dahil) tevkifat yapılacağı hükmü getirilmiştir.
4369 sayılı Kanunla vergi kanunlarında önemli değişiklikler yapılmış, bu değişikliklerden birisi de, kurumların Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesine göre yapacakları vergi tevkifatı ile ilgilidir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin 6 ıncı bendinin 4369 sayılı Kanun’un 48 inci maddesiyle değişen (b) alt bendinde kurum kazancı üzerinden yapılacak vergi tevkifatı üçlü bir ayırım içinde düzenlenmiştir. Buna göre anılan maddenin (b) bendinin (i) alt bendinde, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 1.2.3 numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından tevkifat yapılacağı, karın sermayeye ilavesinin kar dağıtımı sayılmayacağı belirtilmiş, (ii) alt bendinde ise, dağıtılsın dağıtılmasın kurumlar vergisine tabi kurumların Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8 inci maddesinin 1 numaralı bendi dışında kalan kurumlar vergisinden müstesna kazanç ve iratlarının da vergi tevkifatına tabi olduğu hükme bağlanmış, (iii) alt bendinde ise dar mükellef kurumlarla ilgili düzenleme yapılmıştır.
1.1.1999 tarihinden önce kurumlarda gelir vergisi tevkifatı Gelir Vergisi Kanunu’nun 75 inci maddesinin 4 üncü bendi uyarınca indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısım üzerinden yapılmakta iken 4369 sayılı kanunla yapılan değişiklikten sonra 75 inci maddenin 1, 2, 3 nolu bentlerinde yazılı kar paylarından tevkifat yapılacağı belirtilmekle, tevkifat yapılması karın dağıtımı şartına bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, davacı şirketin ihtilaflı dönemde kayıt ve beyan dışı bıraktığı inceleme raporu ile tespit edilen hasılatından doğan karını ortaklarına dağıttığı kabul edilerek 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinin 6 ıncı bendinin (b-i) alt bendi uyarınca adına re’sen salınan gelir (stopaj) vergisine ilişkin bulunmaktadır.
Olayda davacının 2000 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporu ile tespit edilen matrah üzerinden salınan cezalı kurumlar vergisi 4811 sayılı Vergi Barışı Kanunundan yararlanılarak ödenmiştir. Ancak aynı inceleme raporundaki tespitler esas alınarak bu kez kayıt ve beyan dışı bırakılan hasılattan doğan karın ortaklara dağıtılmış olduğu kabul edilmek suretiyle davacı adına gelir (stopaj) vergisi tarhiyatı yapılmıştır.
Yukarıda belirtilen hükümler uyarınca kurum kazançları üzerinden gelir (stopaj) vergisi tevkifatı yapılması için kurum kazancından doğan karın ortaklara dağıtılmış olması gerekmektedir. Olayda ise her ne kadar davacı hakkında yapılan inceleme sonucu düzenlenen inceleme raporuna göre beyan dışı bırakılmış bir matrah tespit edilmiş ve bu matrah üzerinden salınan kurumlar vergisi de mükellefçe 4811 sayılı Yasadan yararlanılarak ödenmiş ise de,davacının söz konusu incelemeye göre beyan dışı bırakıldığı ileri sürülen karını ortaklarına dağıttığına ilişkin olarak inceleme elemanı yada idarece yapılmış bir tespit bulunmamaktadır.
Buna göre inceleme elemanınca tespit edilen matraha göre salınan kurumlar vergisi ile birlikte bu matraha esas teşkil eden ve beyan dışı bırakıldığı saptanan kurum kazancının, ortaklara dağıtılıp, dağıtılmadığı konusunda yada dağıtılmayan kurum kazancının mükellef tarafından ihtilaflı dönemi takip eden dönem beyanlarının düzeltilmesi suretiyle sonuç hesaplarına aktarılıp, aktarılmadığı hususlarında bir araştırma ve tesbit yapılmadan, sadece şirket karının ortaklara dağıtıldığı varsayımı ile yapılan tarhiyatta ve bu tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 29.12.2004 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

A Z L I K O Y U

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar bozulması istenen mahkeme kararının dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği oyu ile karara karşıyız.