Danıştay Kararı 4. Daire 2001/1069 E. 2002/482 K. 07.02.2002 T.

4. Daire         2001/1069 E.  ,  2002/482 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2001/1069
Karar No: 2002/482

Temyiz Eden Taraflar : 1- …
Vekili : …
2- Halkalı Vergi Dairesi Başkanlığı/İSTANBUL
İstemin Özeti : 1997 yılı işlemlerinin incelenmesi üzerine sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanmak suretiyle giderlerini artırdığından söz edilerek düzenlenen inceleme raporu doğrultusunda davacı adına gelir vergisi salınmış, fon payı hesaplanmış, kaçakçılık cezaları kesilmiştir. … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının gider kaydettiği faturaları düzenleyen firmalar nezdinde yapılan incelemeler sonucu faturaların gerçek dışı olduğunun saptandığı, davacıya fatura düzenleyen … Limited Şirketi ile … Limited Şirketinin işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporlarında bu şirketlerin vergiyle ilgili ödevlerini yerine getirmemeleri, adreslerinde bulunamamaları fatura içeriği mal ve hizmetin işletmede kullanılmadığını göstermeyeceği, … Limited Şirketi ile … (…) firmalarının incelenmesi sonucu düzenlenen raporlarda, muhasebeci …’nin nezdinde yapılan arama sonucu ele geçirilen … adlı firmaya ait faturaların gerçek bir mal alışına ilişkin olmadığı … Limited Şirketinin ortağı …’ın verdiği ifadede % 3 komisyon karşılığı fatura ticareti yapıldığını dolayısıyla bu şirketin sırf bu amaçla kurulduğu kanaatinin oluştuğu, bu nedenle bu iki firmadan sağlanan faturaların gerçek bir mal alışına dayalı olmayıp, düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge olduğu sonucuna ulaşıldığı, toplam 1.203.575.000 lira tutarındaki faturaların gerçek bir alışa dayalı olmadığının kabulüyle bu miktarın %18’lik kısmını teşkil eden 216.643.500 Liranın genel giderlerden çıkarılarak matraha ilave edilmesi gerektiği gerekçesiyle matrahın azaltılmasına karar verilmiştir. Davacı, mal hareketlerine yönelik hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadığını, Davalı İdare inceleme raporu doğrultusunda yapılan tarhiyatın yasal olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedirler.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Eksik ve varsayıma dayalı olarak yapılan inceleme sonucu bulunan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatın kaldırılması gerekmektedir. Bu nedenle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Fason Konfeksiyon işi yapan yükümlünün 1997 yılına ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucu, sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullandığı iddiasıyla adına resen salınan kurumlar vergisiyle kesilen kaçakçlık cezasını tadil edilen matraha göre değişiklikle onayan Vergi Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmektedir.
Vergi Usul kanununun 3 maddesinde vergiyi doğuran olay ve olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134 üncü maddesinde ise vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak tesbit etmek vesağlamak olduğu hükme bağlanmıştır.
Olayda ise inceleme elemanınca yükümlüye fatura verenler nezdinde
inceleme yapıldığı bu şahısların Davacıya da sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediklerinin haklı ve inandırıcı verilerle kanıtlanmayarak bu şahıslar hakkında yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapordaki tesbitlerin esas alınmasında isabet görülmediği gibi, Davacının defter kayıtlarına mal alışı olarak kaydedilen, bu faturaların gerçek bir mal alım karşılığı düzenlenip düzenlenmediğinin kaydi envanter yapılmak, işyerinin durumu, niteliği tartışılmak suretiyle tesbiti mümkün iken bu incelemelerin de yapılmadığı anlaşıldığından, bu haliyle eksik incelemeye dayalı tarhiyatın Mahkemece tadilen onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle yükümlü temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması, Vergi Dairesi Müdürlüğü temyiz isteminin ise reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, fason konfeksiyon işi yapan davacının 1997 yılına ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucu, sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullandığı iddiası ile yapılan tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararının bozulmasına ilişkindir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 134 üncü maddesinde, vergi incelemesinin amacının “ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak” olduğu belirtilerek gerçek durumun vergilemeye esas alınacağı ve incelemenin de bu amaca yönelik olması öngörülmüştür.
Olayda davacıya fatura düzenleyen şirketlerin işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporlarında; bu şirketlerin ikisinin adreslerinde bulunamadıkları, gelir ve katma değer beyannamelerini vermedikleri, defter ve belgelerini ibraz etmedikleri, fatura içeriği hizmetleri yerine getirecek durumda olmadıkları ve bu kişiler tarafından düzenlenen faturaların gerçeği yansıtmadığı, diğer iki şirketin düzenlediği faturaların ise % 3 komisyon karşılığında düzenlendiğinin şirket müdürünün ifadesi ile sabit olduğu belirtilerek davacının bu firmalardan alıp gider kaydettiği faturalar gerçek dışı kabul edilip, fatura tutarları üzerinden tarhiyat yapılmıştır. Ancak faturaların düzenleme tarihinden sonra bu şirketlerin adreslerinde bulunamaması, defter ve belgelerini ibraz etmemeleri ve beyanname vermemeleri ile mali poliste alınan ifadelerin fatura içeriği işlerin gerçekten yapılmadığı anlamına gelmeyeceği gibi faturada belirtilen hizmetin gerçekten yapılıp, yapılmadığı, davacının yaptığı işin niteliği ve büyüklüğüyle orantılı olup olmadığı araştırılıp, gerçek durum kesin olarak ortaya konulmadan, bu giderlerin yapılmadığı varsayımıyla matrah farkı tespit edilerek tarhiyat yapılmasında yasaya uyarlık bulunmamaktadır. Kaldı ki sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu kabul edilen faturalar Vergi Usul Kanununun fatura nizamına ilişkin hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş olup sadece fatura veren kişiler hakkındaki tesbitler esas alınarak matrah farkı bulunması olayın gerçek mahiyetine ve vergi incelemesinin amacına aykırıdır.
Bu durumda eksik incelemeye dayalı olarak yapılan tarhiyatta ve bu tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle yükümlü temyiz isteminin kabulüyle … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, Vergi Dairesi Müdürlüğünün temyiz isteminin ise reddine 7.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.