Danıştay Kararı 4. Daire 1999/5530 E. 2000/2465 K. 31.05.2000 T.

4. Daire         1999/5530 E.  ,  2000/2465 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/5530
Karar No: 2000/2465

Temyiz Eden : Sultanahmet Vergi Dairesi Müdürlüğü İSTANBUL
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Davacının 1991 yılına ilişkin gelir vergisi beyannamesinde ek işyeri dolayısıyla beyanda bulunmaması nedeniyle re’sen takdir edilen matrah üzerinden gelir vergisi salınmış, fon payı hesaplanmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. … Vergi Mahkemesinin, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava açma süresinin son gününün Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 13.1.1999 tarihli genelgesiyle idari izin olarak kabul edilen güne rastlaması ve idari izin süresinin kamuoyunda resmi tatil şeklinde algılanması dolayısıyla dava açma süresinin son günü olan 22.1.1999 Cuma gününü izleyen çalışma günü olan 25.1.1999 tarihinde açılan davanın süresinde olduğunun kabulünün hakkaniyete uygun olacağı, davacının 8.3.1998 tarihli dilekçesiyle … Mah. … Sok No:… -… adresinde sürdürdüğü terlik imalatı işine ek olarak 20.3.1988 den itibaren aynı adreste …/… numarada şube işyeri açacağını bildirmesi ve bu hususun yoklama fişiyle de tespit edilmesi üzerine 1991 yılı gelir vergisi beyannamesinde şube işyerinden elde edilen gelirin beyan edilmediği gerekçesiyle 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30/2 nci maddesi uyarınca re’sen takdire gidildiği, İdarece anılan Kanun’un 156 ncı maddesinde tanımı yapılan “işyeri” kapsamına davacının bildirimde bulunduğu şube işyerinin de dahil olduğu ve ikinci işyeri için hayat standardı göstergelerinin % 50 artırılmak suretiyle uygulanması gerektiği ileri sürülmesine karşın, hayat standardı uygulamasında işyeri tanımına açıklık getiren 165 seri nolu Gelir Vergisi Kanunu Genel Tebliğine göre, müşteriye mal teslimi ve hizmet ifası yapılmayan ve terlik imalatı ile uğraşıldığı anlaşılan şube işyerinin, işyeri tanımı içinde yer almadığı ve aksine yapılmış bir tespit de bulunmadığı diğer yandan takdir komisyonunca matraha ilave edilen miktarın da hayat standardı göstergelerine uygun olmayıp bu kararı da hiçbir inceleme ve araştırmaya dayanmadığından yapılan tarhiyatta isabet görülmediği gerekçesiyle vergi ve cezanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Davalı İdarece, yapılan işlemde yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 31.5.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.