Danıştay Kararı 4. Daire 1999/392 E. 1999/1948 K. 12.05.1999 T.

4. Daire         1999/392 E.  ,  1999/1948 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/392
Karar No: 1999/1948

Temyiz Eden : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Irmak Vergi Dairesi Müdürlüğü KIRIKKALE
İstemin Özeti : Ortağı olduğu şirketin vergi borcundan dolayı davacının menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz işlemi tesis edilmiştir. … Vergi Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dilekçesine haciz işlemine ait belgelerin eklenmediği ve işlemin yazılı bildirim tarihinin belirtilmediği, bu nedenle dava dilekçesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3 üncü maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle anılan Kanun’nun 15 inci maddesinin 1/d bendi uyarınca bildirim tarihinden itibaren otuz gün içinde belirtilen noksanlıklar tamamlanarak yeniden dava açılmak üzere reddine karar verilmiştir. Davacı, kendisine herhangi bir yazılı bildirimin yapılmadığını, davalı İdare’den bilgi ve belge talep etmelerine rağmen verilmediğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : Davacının menkul ve gayrimenkullerine uygulanan haciz işlemine karşı açılan davada, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmadığı gerekçesiyle aynı Kanunun 15. maddenin 1/d bendine göre dilekçenin reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmektedir.
2577 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin 4. fıkrasında, aynı maddenin 1/d bendi hükmüne göre verilen “dilekçe red” kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamıyacağı öngörüldüğünden, Davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Dilekçe ret kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3 üncü maddesinde; İdari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı, dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya ünvanları ve adreslerinin, dava konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin, vergi, resim, harç, benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarına ilişkin davalarla tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktarın, vergi davalarında davanın ilgili bulunduğu verginin veya vergi cezasının nevi ve yılı, tebliğ edilen ihbarnamenin tarih ve numarası ve varsa mükellef hesap numarasının gösterileceği, dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı” 15/1-d maddesinde,” 14 üncü maddenin 3/g bendinde yazılı halde otuz gün içinde 3 ve 5 inci maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek üzere dilekçelerin reddine” karar verileceği, aynı maddenin 4 üncü fıkrasında ise” ilk inceleme üzerine Danıştay ve mahkemece verilen kararlara karşı bu maddenin 1/a, 1/c ve 1/d bendlerinde yazılı haller dışında temyiz yoluna, tek hakim kararına karşı ise itiraz yoluna başvurulabileceği, hükümleri yer almaktadır.
Uyuşmazlığın esasını hukuki çözüme bağlayarak davayı sona erdirmeyen ve hakimin davadan el çekmesi sonucunu da doğurmayan, bu niteliği itibariyle de anılan kanunun 15 inci maddesinin 4 üncü fıkrası karşısında temyizi kabil kararlardan olmayan dilekçe ret kararının temyizen incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
Bu nedenle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, 12.5.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.