Danıştay Kararı 4. Daire 1999/3396 E. 2000/1172 K. 28.03.2000 T.

4. Daire         1999/3396 E.  ,  2000/1172 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/3396
Karar No: 2000/1172

Temyiz Eden : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Boğaziçi Kurumlar Vergi Dairesi Başkanlığı-İSTANBUL
İstemin Özeti : Davacı şirket adına kargo vasıtasıyla sevk edilen emtia için sevk irsaliyesi düzenlenmemesi nedeniyle 1998 yılı için özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. … Vergi Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dilekçesinin avukat olan vekil … tarafından imzalanarak düzenlendiği açık ise de, vekalet veren kişiler şirketi temsile yetkili kişiler olması gerekirken, gerek 17.6.1993 tarihve … sayılı vekaletnamede bu durumun açıkça belirtilmemesi gerekse dilekçe ekinde imza sirkülerinin eklenmemiş olması nedeniyle vekil Av. …’a vekaletname veren şahısların gerçekten temsile yetkili olup olmadıklarının anlaşılamadığı, bu durumda davanın şirketi temsile yetkili kişiler tarafından veya bu kişilerin verecekleri vekaletnameye dayanılarak bir avukat tarafından açılması ve imza sirkülerinin dilekçeye eklenmesi gerektiği, bu nedenle dava dilekçesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’na aykırı olduğu gerekçesiyle, aynı Yasa’nın 15 inci maddesinin 1/d bendi uyarınca kararın bildirim tarihinden itibaren otuz gün içinde belirtilen eksiklikler tamamlanarak yeniden dava açılmak üzere reddine karar verilmiştir. Davacı şirketçe, dava dilekçesinde imzası bulunan avukatın, Av. … tarafından tevkil edildiği, vekaletnamenin arkasında yer alan müstenit kısmında davacı şirkete vekaleten Av. …’ın yetkili olduğunun belirtildiği, bu durumda kendilerinden bilgi istenilmeksizin verilen kararın yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulmasını istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Uyuşmazlık,Mahkemece 2577 sayılı Kanunun 15/1-d maddesi uyarınca verilen dilekçe ret kararının temyizen incelenerek bozulması istemine ilişkindir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15.maddesinin 1.fıkrasının d bendinde; 14.maddenin 3/g bendinde yazılı halde otuzgün içinde 3 ve 5.maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak yahut (c) bendinde yazılı hallerde,ehliyetli olan şahsın avukat olmıyan vekili tarafından dava açılmış ise otuzgün içinde bizzat veya bir avukat vasıtasıyla dava açılmak üzere dilekçelerin reddedilecği, 4.fıkrasında da,bu maddenin 1/d bendindeki dilekçe ret kararları dışındaki dilekçe ret kararlarına karşı kararın düzeltilmesi veya temyiz yoluna başvurulabileceği hükme bağlanmıştır.
Madde hükümleri uyarınca dilekçelerin 2577 sayılı Kanunun 3 ve 5.maddelerine uygun olmaması ve ehliyetli olan şahsın avukat olmıyan vekili tarafından dava açılması halinde verilen dilekçe ret kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulması mümkün bulunmadığından temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dilekçe ret kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3 üncü maddesinde; İdari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı, dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya ünvanları ve adreslerinin, dava konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin, vergi, resim, harç, benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarına ilişkin davalarla tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktarın, vergi davalarında davanın ilgili bulunduğu verginin veya vergi cezasının nevi ve yılı, tebliğ edilen ihbarnamenin tarih ve numarası ve varsa mükellef hesap numarasının gösterileceği, dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı” 15/1-d maddesinde,” 14 üncü maddenin 3/g bendinde yazılı halde otuz gün içinde 3 ve 5 inci maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek üzere dilekçelerin reddine” karar verileceği, aynı maddenin 4 üncü fıkrasında ise” ilk inceleme üzerine Danıştay ve mahkemece verilen kararlara karşı bu maddenin 1/a, 1/c ve 1/d bendlerinde yazılı haller dışında temyiz yoluna, tek hakim kararına karşı ise itiraz yoluna başvurulabileceği, hükümleri yer almaktadır.
Uyuşmazlığın esasını hukuki çözüme bağlayarak davayı sona erdirmeyen ve hakimin davadan el çekmesi sonucunu da doğurmayan, bu niteliği itibariyle de anılan kanunun 15 inci maddesinin 4 üncü fıkrası karşısında temyizi kabil kararlardan olmayan dilekçe ret kararının temyizen incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
Bu nedenle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, 28.3.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.