Danıştay Kararı 4. Daire 1999/2578 E. 2000/4112 K. 16.10.2000 T.

4. Daire         1999/2578 E.  ,  2000/4112 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/2578
Karar No: 2000/4112

Temyiz Eden : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Dış Ticaret Vergi Dairesi Başkanlığı İSTANBUL
İstemin Özeti : Sevk ettiği emtiaya ilişkin sevk irsaliyesi düzenlemediğinin 11.5.1998 günlü tutanakla tespit edildiği belirtilerek davacı adına özel usulusüzlük cezası kesilmiştir. …. Vergi Mahkemesi, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353/2. maddesinde, maddede sayılan belgelerin düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının tesbiti halinde her bir belge için özel usulsüzlük cezası kesileceği hükmüne yer verildiği, olayda davacı hakkında düzenlenen tutanakla, sevk edilen mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmediği tesbit edildiğinden bu tutanağa dayanılarak kesilen cezanın yasal olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı, tutanağın emtianın taşınmasını da üstlenen alıcı tarafından imzalandığını, satışın ve mal teslimatının işyerinde yapıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi :Yükümlü şirket adına sevk ettiği emtia için araçta sevk irsaliyesi bulundurmadığı nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230 uncu maddesinin 5.bendinin parantez içinde,malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı,veya taşıttırıldığı hallerde satıcının,teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde,alıcının,taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurması şarttır hükmü yer almıştır
Olayda,yükümlü şirket hakkında araç şoförü nezdinde düzenlenen tutanakta sevk edilen emtia için sevk irsaliyesi bulundurulmadığı tesbit edilmiş ise de, yükümlü şirket araç şoförünün kendi şoförü olmadığı gibi satılan malın alıcı tarafından taşındığını,satıcı olarak Vergi Usul Kanununun 230 uncu maddesinin 5.bendine göre sevk irsaliyesi düzenleme yükümlülüğünün bulunmamasına rağmen düzenlendiğini ileri sürmekte olup,yoklama tutanağında aksine bir tesbitin yapılmamış olması nedeniyle mahkemece bu tutanağa dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasının onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nun Düşüncesi : Özel usulsüzlük cezası kesilmesini öngörülen ve bu cezanın kesilmesine ilişkin koşulları düzenleyen 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353 üncü maddesinde belirtilen unsurlar uyuşmazlık konusu olayda bir arada gerçekleşmediğinden temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, sevk ettiği emtiaya ilişkin sevk irsaliyesini düzenlemediği belirtilerek davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararının bozulmasına ilişkindir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230/5.maddesinde; malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir. Madde hükmüne göre sevk irsaliyesini emtianın taşımasını üstlenen kişinin düzenlemesi gerektiği açıktır.
Aynı Kanun’un 131.maddesinde; yoklama neticelerinin tutanak mahiyetinde olan “yoklama fişine”geçirileceği, bu fişlerin yoklama yerinde iki nüsha tanzim olunarak tarihleneceği, bulunursa nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imza ettirileceği, bunların bulunamaması veya imzadan çekinmeleri halinde keyfiyetin fişe yazılacağı ve yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalattırılacağı hükmü yer almaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353/2.maddesine göre özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için maddede belirtilen koşulların oluştuğunun belirlenmesinin yanında maddedeki zorunluluğa uymak zorunda olanların da doğru bir şekilde tesbit edilmesi gerekmektedir.
Olayda, ceza kesilmesine esas alınan 11.5.1998 günlü tutanakta sevk irsaliyesi düzenlenmediği belirtilmişse de söz konusu taşıma işini kimin üstlendiği yani sevk irsaliyesi düzenleme zorunluluğunun kime ait olduğu yolunda bir tespit yapılmamıştır. Davacının, emtianın işyerinde satılıp, teslim edildiği, taşıma işini kendilerinin üstlenmediği, sevkiyatın alıcının arabasıyla alıcı tarafından yapıldığı ve tutanağın da bu kişi tarafından imzalandığı yolundaki iddiaları dikkate alınmadan, eksik tesbitler içeren tutanak esas alınarak ceza kesilmesi yasal olmadığından aksi yöndeki mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle, … Vergi Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 16.10.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.