Danıştay Kararı 4. Daire 1999/1926 E. 2000/1962 K. 08.05.2000 T.

4. Daire         1999/1926 E.  ,  2000/1962 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/1926
Karar No: 2000/1962

Temyiz Eden : Çankaya Vergi Dairesi Müdürlüğü-ANKARA
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı şirket tarafından arsa karşılığı inşaat yapmak suretiyle edindiği yedi dairenin 1993 yılında satışından elde ettiği kazancı noksan bildirdiğinin inceleme sonucu tespiti üzerine hesaplanan matrah farkı dikkate alınarak re’sen kurumlar vergisi salınmış, fon payı hesaplanmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. Danıştay Dördüncü Dairesinin bozma kararı üzerine … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Danıştay Dördüncü Dairesi’nin bozma gerekçeleri doğrultusunda dava konusu tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı İdare, yapılan tarhiyatın yerinde olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Davacı şirket adına 1993 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu daire satışlarından elde edilen kazancın eksik beyan edildiğinden bahisle bulunan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyata karşı açılan davayı vergi aslını tasdik kesilen kaçakçılık cezasını kusur cezasına çevirmek suretiyle kısmen kabul eden vergi mahkemesi kararı Danıştay Dördüncü Dairesi tarafından, alıcı ifadeleri aksine defter kayıtları ve davacı beyanının bulunduğu, bunlarla alıcı ifadeleri arasında büyük farklılıklar olduğu halde dairelerin gerçek satış bedellerinin araştırılmadığı, bir belge veya kayda dayanmıyan alıcı beyanlarının doğrudan satış bedeli olarak kabulünde isabet görülmediği, verginin gerçek gelir üzerinden alınması temel ilke olduğunca göre, gerçek satış bedelinin ayrıntılı ve mukayeseli araştırma sonucu belirlenmesi zorunlu olduğundan bu hususlar araştırılarak yeniden bir karar verilmek üzere bozulduğu halde mahkemece hiç bir araştırma ve inceleme yapılmadan davanın kabulü yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, bozma esasları çerçevesinde inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Vergi Mahkemesince Danıştay bozma kararı doğrultusunda karar verildiği ifade edilmişsede gerçek satış bedelinin ayrıntılı ve mukayeseli araştırma sonucu belirlenmesi zorunlu olduğundan bu hususlar araştırılarak yeniden bir karar verilmek üzere bozulduğu halde hiçbir araştırma yapılmadan verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinde Danıştay’ın temyiz incelemesi sonunda maddede yazılı sebeplerden dolayı incelenen kararı bozabileceği, mahkemenin dosyayı öncelikli olarak inceleyip bozma kararına uyarak yeni bir karar vereceği veya bozmaya uymayarak eski kararında ısrar edebileceği belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından arsa karşılığı inşaat yapmak suretiyle edindiği yedi dairenin 1993 yılında satışından elde ettiği kazancı noksan bildirdiğinin incelemeyle tespiti üzerine hesaplanan matrah farkı dikkate alınarak re’sen salınan kurumlar vergisi, hesaplanan fon payı ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davada … Vergi Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; vergi aslına yönelik davanın reddedilerek kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrildiği, davacı şirketin temyizi üzerine anılan kararın Danıştay Dördüncü Dairesinin 2.10.1998 günlü ve E:1998/1207, K:1998/3431 sayılı kararıyla; 1993 yılında satışını yaptığı yedi dairenin satış tarihindeki gerçek değerinin sadece alıcı ifadelerine göre tespitinde alıcı beyanlarının maddi delil olacağı genel kabul gören bir ilke olmakla birlikte, bu hususun aksinin yine beyanlarla ve belgelerle iddia edilmesi durumunda mutlak delil teşkil etmeyeceği, olayda dairelerin gerçek satış bedellerinin ne olduğunun incelenmediği, verginin gerçek gelir üzerinden alınması temel ilke olduğuna göre, gerçek satış bedelinin ayrıntılı ve mukayeseli araştırma sonucu belirlenmesi zorunlu olup, mahkemece sözü edilen hususlar hakkında araştırma yapılarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemenin ya bozma kararına uyması, ya da eski kararında ısrar etmesi gerekmektedir.
Temyiz konusu mahkeme kararı bozmaya uyma niteliğinde olmadığı gibi, içeriği gereği ısrar kararı niteliğinde de görülmemiştir.
Bu durumda mahkemece davanın yeniden incelenerek, bozma kararına uygun bir karar vermesi, veya eski kararında ısrar etmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenle Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün temyiz isteminin kabuyle … Vergi Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 8.5.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.