Danıştay Kararı 4. Daire 1998/4786 E. 1999/813 K. 03.03.1999 T.

4. Daire         1998/4786 E.  ,  1999/813 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1998/4786
Karar No: 1999/813

Temyiz Eden : Doğanbey Vergi Dairesi Müdürlüğü-ANKARA
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacının müdürü olduğu limited şirketin vergi borçlarından dolayı kendisine ait aracına ve … A.Ş. … Şubesindeki özel hesabında bulunan parasına uygulanan haciz işlemlerinin iptali istemiyle açılan davada, … Vergi Mahkemesi’nin, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; haciz işleminden önce vadesinde ödenmeyen alacakların yükümlülere bir ödeme emri ile tebliğ edilmesi gerektiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 10 uncu maddesine göre tüzel kişilerin vergi borçlarından dolayı, öncelikle tüzel kişilik hakkında takibat yapılması ve ancak, tüzel kişiliğin mal varlığının borcu karşılayamaması veya tahsil imkansızlığının ortaya çıkması halinde, bu durumun açıkça tespit edilmesi üzerine sorumlular hakkında takibata geçilmesinin mümkün olduğu, olayda, … Ltd. Şti.’nin vergi borçlarından dolayı davacı şirket hakkında takibata geçildiği ve şirket tüzel kişiliğine ait bir araca 8.7.1997 günlü işlemle haciz uygulandığı, ayrıca şirket borçlarının tahsili amacıyla, şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 13.3.1998 tarihinde tebliğ edildiği, henüz bu takibat sonuçlandırılmadan, aynı tarihlerde, şirket müdürü hakkında da şirket tüzel kişiliği hakkında yapılan takibata paralel olarak takibat yapıldığı ve davacının özel aracına ve özel hesabına 8.9.1997 ve 4.9.1997 tarihlerinde haciz uygulandığı bu hacizlerden sonra da, şirket borçlarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlendiği ve düzenlenen ödeme emirlerinin 13.3.1998 tarihinde davacıya tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, Vergi Usul Kanunu’nun 10 uncu maddesi uyarınca, şirket tüzel kişiliği hakkında yapılan takibat sonuçlandırılmadan, tüzel kişiliğin temsilcileri hakkında takibat yapılmasının yasaya aykırı olduğu, yine 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca, ödeme emri düzenlenmeden haciz işlemi uygulanmasının mümkün olmadığı, 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35 inci maddesi uyarınca yapılacak takibatın vergi ve benzeri mali yükümler dışındaki borçları kapsadığı, davacı adına uygulanan haciz işleminde yasaya uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle haciz işleminin iptaline karar verilmiştir. Davalı İdare, yapılan işlemde yasaya aykırılık bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’nın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 3.3.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.