Danıştay Kararı 4. Daire 1998/4191 E. 1999/875 K. 05.03.1999 T.

4. Daire         1998/4191 E.  ,  1999/875 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1998/4191
Karar No: 1999/875

Temyiz Eden : Fatih Vergi Dairesi Müdürlüğü/İSTANBUL
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Davacı şirketin katma değer vergisi iade alacağının çeşitli vergi borçlarına mahsubu talebinde bulunması üzerine, davalı İdarece, yeminli mali müşavir tasdik raporunun ve mahsupla ilgili bir kısım belgelerin geç ibraz edilmesi nedeniyle borcun vade tarihinden belgelerin ibraz tarihine kadar geçen süre için hesaplanan gecikme zammı düzeltme fişiyle iadesi gereken alacağına mahsup edilmiştir.Davacı şirket gecikme zammının terkini istemiyle dava açmıştır. … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; bir kısım belgelerin geç verilmiş olmasının borcun vadesinde ödenmemiş sayılmasını gerektirmediği, davacı şirketin süresinde ve usulüne uygun mahsup talebinde bulunduğu mahsup talebi yerine getirilmeden, eksik olduğu ileri sürülen belgeler istenmeden sadece bazı belgelerin yeminli mali müşavir raporuyla tamamlandığından söz edilerek bu borç için vade tarihinden eksik belgelerin ibraz tarihine kadar geçen süre için gecikme zammı hesaplanmasında ve düzeltme fişiyle iadesi gereken alacağına mahsup edilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar vermiştir. Davalı İdare, düzenlenen ödeme emrinin kanuna ve usule uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 5.3.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.