Danıştay Kararı 4. Daire 1998/2139 E. 1999/833 K. 05.03.1999 T.

4. Daire         1998/2139 E.  ,  1999/833 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1998/2139
Karar No: 1999/833

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf :Gaziosmanpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü İSTANBUL
İstemin Özeti :Mali polis tarafından sahte fatura düzenlediği belirlenen şahsın, davacı şirket adına fatura düzenlediğinin tesbiti üzerine 1991 yılı işlemlerinin incelenmesi için defter ve belge isteme yazısının tebliğ edilememesi nedeniyle takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden kurumlar vergisi salınmış, fon hesaplanmış,kaçakçılık cezaları kesilmiştir. … Vergi Mahkemesi, … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirket adına fatura düzenleyen şahsın mal ve hizmet vermeden, komisyon karşılığı fatura düzenlendiğini ifade ettiği,faturada şekil şartlarının yerine getirilmiş olmasının,içeriğinin doğru olduğu anlamına gelmeyeceği, re’sen takdir yoluna gidilmesinin yasaya uygun bulunduğu, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 14 üncü maddesinde, karşılıksız ve ticari faaliyetti olmayan bir kişiden alınan faturanın gider olarak indirileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı Şirket, faturanın gerçek mal alım karşılığı verildiğini ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Davacının 1991 yılı içinde naylon fatura kullandığının,faturayı düzenleyen kişi nezdinde yapılan inceleme sonucu saptandığı gerekçesiyle resen cezalı kurumlar vergisi ve fon tarhiyatı yapılmış, dava bu işleme karşı açılmıştır.
Vergi Mahkemesi; davacıya fatura düzenleyen kişilerin işyerlerinde mali şube polislerince yapılan arama sonucu düzenlenen tutanakta,bu kişilerin komisyon karşılığı fatura düzenledikerini ifade ettiklerinin,davacının defter ve belgeleri incelenmek istenmişsede ilgili yazının,işyerinin devamlı kapalı olması nedeniyle tebliğ edilemediğinin anlaşıldığı,bu durumda resen tarhiyatta isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Dava konusu olayda davacıya komisyon karşılığı fatura düzlendiğini söyleyen kişi nezdinde tutanak düzenlendiği,07.10.1991 gün ve … nolu ve KDV dahil 566.784.400 Tl tutarındaki davacı adına kesilmiş faturanın sahte olduğuna karar verildiği ve bu miktar matrah farkı kabul edilerek tarhiyat yapıldığı görülmektedir.Ancak,dosyada bir örneği bulunan faturanın … Ticaret-…’a ait olduğu,adresinin ve vergi numaralarının faturada yazılı olmasına rağmen bu kişi nezdinde karşıt inceleme yapılamadığı,faturanın diğer nüshası ile irsaliyelerinin davacı nezdinde olduğunun tutanakla tespit edildiği,davacının iş kapasitesi de dikkate alınarak fatura tutarı malı alıp kullanacak güçte olup olmadığının araştırılmadığı,yalnızca naylon fatura ticareti yaptığını ifade eden
ve alınıp kullanılan faturayla ilişkiside anlaşılamayan bir kişinin soyut ifadesiyle resen tarhiyata gidildiği anlaşıldığından dava konusu işlemde isabet görülmemiştir.
Davacının temyiz isteminin kabulüyle Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’un Düşüncesi : Somut bir tespit olmaksızın sadece davacı şirket adına fatura düzenleyen şahsın ifadesine dayanılarak yapılan tarhiyatta isabet bulunmadığı,bu nedenle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Mali polis tarafından sahte fatura düzenlediği belirlenen şahsın, gerçek mal alım-satımına dayanmaksızın, komisyon karşılığı fatura düzenlediği yolundaki ifadesi esas alınarak,bu şahsın davacı şirket adına düzenlediği faturanın da gerçek olmadığı sonucuna varılmış, işlemlerinin incelenmesi için defter ve belge isteme yazısının tebliğ edilememesi üzerine takdir komisyonunca fatura bedeli esas alınmak suretiyle belirlenen matrah üzerinden tarhiyat yapılmıştır. Dosyada bulunan sanık ifade tutanağında; davalı şirket yetkilisi, kendilerine fatura düzenlediği ileri sürülen şahsı tanımadığını ve kendisinden mal alımında bulunulmadığını, kayıtları arasında böyle bir fatura olmadığını belirtmiş, aynı tarih ve numaralı fatura ile … Ticaret-…’tan mal alımında bulunulduğunu ifade ederek, faturanın bir örneğini dosyaya eklemiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda öngörülen usul ve esaslara göre tarhiyat yapılabilmesi için vergiyi doğuran olayın gerçeğe en yakın şekilde ortaya konulması ve bununla ilgili somut kanıtların açıklıkla saptanması zorunludur. Olayda, fatura düzenleyen şahsın ifadesinin tek başına ispatlama vasıtası olarak kullanıldığı, bunun dışında hiç bir inceleme ve araştırma yapılmadan matrah farkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Türk Vergi sisteminde, sadece ifade dışında, olayla ilgili başkaca kanıtlar bulunmadan, varsayıma dayalı olarak tarhiyat yapılması mümkün bulunmamaktadır. Dosyaya sunulan faturada, mal satan şahsın adresi ve mükellefiyet numurası bulunmakta olup, kendi kayıtları arasında sözü edilen faturanın bulunup bulunmadığı araştırılıp, vergi kayıtları incelenebilecekken, somut bir tespit olmaksızın, sadece sahte fatura düzenlediği ileri sürülen şahsın mali polisteki ifadesine dayanılarak varsayımla yapılan tarhiyatta ve mahkemece bu tarhiyata karşı açılan davanın reddinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, yükümlü temyiz isteminin kabulü, … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, vergi dairesi müdürlüğü temyiz isteminin reddine 5.3.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.