Danıştay Kararı 4. Daire 1998/1695 E. 1999/1646 K. 27.04.1999 T.

4. Daire         1998/1695 E.  ,  1999/1646 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1998/1695
Karar No: 1999/1646

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : Çankaya Vergi Dairesi Müdürlüğü-ANKARA
İstemin Özeti : 1996 yılına ilişkin muhtasar beyannameyi, şirketin % 79 hissesine sahip olan … Vakfına, Bakanlar Kurulu kararı ile vergi muafiyeti tanınması nedeniyle, bu vakfın hissesine düşen kar payından tevkifat yapılmaması gerektiği ihtirazi kaydıyla veren davacı şirketin bu ihtirazı kaydı kabul edilmeyerek gelir (stopaj) vergisi tahakkuk ettirilmiştir. … Vergi Mahkemesi, … gün E:…, K:… sayılı kararıyla, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinde, tevkifatın istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben yapılacağının belirtilmiş olması karşısında, gelir ve kurumlar vergisinden muaf olan kişilere yapılan ödemelerin, mahsup imkanı bulunmaması nedeniyle tevkifat kapsamı dışında bırakılması düşünülebilirse de, bu mükellefiyet için nakden veya hesaben ödeme yapan kurumun kurumlar vergisine tabi olması ve tevkifata tabi olacak kazancın Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8/1 ve 6 ncı maddeleri uyarınca kurumlar vergisinden istisna edilmemiş olmasının yeterli olduğu, ayrıca menkul sermaye iradı sayılan kurum kazancından sadece yatırım fonları ve ortaklıkları tevkifat kapsamı dışında bırakıldığından, kurumlar vergisinden muaf olan ortağa yapılan kar payı ödemesinin tevkifata tabi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vmermiştir. Davacı şirket, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara isabet eden kar payları üzerinden vergi alacağına mahsuben tevkifat yapılmasının gerçekte hiç bir zaman ortaya çıkmayacak bir alacak için vergileme yapılması anlamına geldiğini ve vergilemede adalet prensibine uymadığını ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’un Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 27.4.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.