Danıştay Kararı 4. Daire 1997/5412 E. 1998/4651 K. 27.11.1998 T.

4. Daire         1997/5412 E.  ,  1998/4651 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1997/5412
Karar No: 1998/4651

Temyiz Eden : Kağıthane Vergi Dairesi Müdürlüğü/İSTANBUL
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı bankanın 1990 yılında kredi kullandırdığı bir şirketin ortağından, kredi alacağını teminat altına almak maksadıyla vefa akdiyle satın alıp, 1993 yılında kredinin tahsili üzerine vefa akdi gereği aynı bedelle tekrar eski sahibine sattığı gayrimenkul için amortisman ayrılamayacağı ileri sürülerek 1992 yılı için re’sen kurumlar vergisi salınıp, kusur cezası kesilmiştir . … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; söz konusu taşınmazın Medeni Kanun’da öngörülen hükümlere uygun olarak tapu sicilinde resmi senetle alınıp satıldığı, davacı kurumun uhdesinde kaldığı süre içerisinde tasarrufta bulunma hak ve yetkisinin bulunduğu, ayrıca taşınmazın sahibinin kredi işleminde üçüncü şahıs durumunda olduğu, dolayısıyla, ilgili dönemde davacı bankanın aktifinde bulunan söz konusu taşınmaz için amortisman ayrılmasında kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, gerçekte teminat amacıyla satın alınan bir taşınmaz için amortisman ayrılamayacağını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Savcısı …in Düşüncesi : İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan vergi mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 27.11.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.