Danıştay Kararı 4. Daire 1996/3546 E. 1997/4494 K. 01.12.1997 T.

4. Daire         1996/3546 E.  ,  1997/4494 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1996/3546
Karar No: 1997/4494

Temyiz Eden : Kızılbey Vergi Dairesi Müdürlüğü/ANKARA
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Vakıf üye aidatlarının hazine bonosu, devlet tahvili ve bankalarda mevduat olarak değerlendirilmesiyle elde edilen faiz geliri ile vakıf gayrimenkulünün paraya çevrilmesi sonucu elde edilen kazancın kurumlar vergisinden muaf olduğu yolunda 1994 yılı için ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerinden davacı vakıf adına kurumlar vergisi, fon payı ve geçici vergi tahakkuk ettirilmiştir. … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; vakıfların amaçlarına ulaşmak için vakıf senedinde yazılı etkinlikleri arasında bulunsa da Ticaret Kanunu’nun ticari işletme tanımına uygun nitelikleri taşımayan organizasyonlarının iktisadi işletme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, Vakfın 1985 ve 1986 yıllarında vakıf senedinin 3 üncü maddesinin (b) bendi uyarınca aldığı iki arsasını satmasını iktisadi işletme olarak değerlendirmenin ve elde edilen gelirin vergiye tabi tutulmasının mümkün görülmediği, diğer yandan vakfa ait nakit malvarlığının yine vakıf senedinin 3 üncü maddesinin (g) bendi uyarınca amacı doğrultusunda değerlendirilmesiyle elde edilen menkul sermaye iradlarının vergilendirilmesi yönünden, bu gelirlerin ticari bir organizasyon kurulmasıyla elde edilmiş sayılamıyacağından söz konusu gelirin kurumlar vergisine tabi tutulamayacağı gerekçesiyle ihtirazi kayıtla verilen beyannamede gayrimenkul satışı ve menkul sermaye iradı gelirlerine ait tahakkuk eden fazla verginin kaldırılmasına karar verilmiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, yapılan tahakkukun yasaya uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine 1.12.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.