Danıştay Kararı 4. Daire 1995/2642 E. 1996/2584 K. 13.06.1995 T.

4. Daire         1995/2642 E.  ,  1996/2584 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1995/2642
Karar No: 1996/2584

Temyiz Eden : Kocatepe Vergi Dairesi Müdürlüğü/AFYON
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı kurumun aktif ve pasifiyle devraldığı kuruma ait zararı, Kurumlar Vergisi Kanununun 8/14 inci maddesi uyarınca 1993 yılı kazancından 20.824.342 lira fazla indirdiği tespit edilerek adına ikmalen kurumlar vergisi ve geçici vergi salınmış, kusur cezası kesilmiştir. … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla fazladan indirim konusu yapıldığı anlaşılan zarar tutarının matrah olarak kabulüyle salınan vergi ve cezada kanuna aykırılık görülmediği, ikmalen ve re’sen matrah tesbiti hallerinde ayrıca geçici vergi salınamayacağının Danıştay’ın yerleşik görüşü olduğu gerekçesiyle kurumlar vergisine yönelik davanın reddine, geçici vergi ile bunun üzerinden kesilen kusur cezasının kaldırılmasına karar vermiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, 1993 yılı geliri üzerinden hesaplanan geçici verginin 1994 yılı içinde ödeneceğini ve bu verginin 1994 yılı geliri ile ilgili olarak 1995 Nisan ayında verilecek Kurumlar Vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanacak vergiden mahsup edileceğini, henüz beyan ve mahsup dönemi geçmeden salınan geçici vergide kanuna aykırılık bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : Yükümlü şirketin indirim konusu yaptığı zararların 20.842.342 liralık kısmının kabul edilmemesi nedeniyle adına 1993 takvim yılı için ikmalen resen salınan kurumlar vergisi ile kesilen kusur cezasını aynen onayan, kusur cezalı geçici vergiyi ise terkin eden vergi mahkemesi kararının, geçici vergiye ilişkin hüküm fıkrası Vergi Dairesi Müdürlüğünce temyiz edilmektedir.
Gelir Vergisi Kanununun “Geçici Vergi” başlıklı mükerrer 120 nci maddesine 1.1.1994 gününde yürürlüğe giren 3946 sayılı Kanunun 24 üncü maddesiyle eklenen fıkra ile, “yapılan incelemeler sonucu,geçmiş dönemlere ait geçici verginin eksik beyan edildiğinin tesbiti halinde,eksik beyan edilen bu kısım için resen veya ikmalen geçici vergi tarh edilir.Ancak yıllık beyanname verme süresi geçtikten sonra geçici verginin aslı aranmaz,bu vergiye gecikme faizi ve ceza uygulanır” hükmü getirilmiş bulunmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda ise yükümlünün 1993 takvim yılına ilişkin işlemleri incelenerek 1994 yılına ilişkin geçici verginin eksik beyan edildiği 20.10.1993 tarihli vergi inceleme raporu ile saptanmış bulunduğundan, uyuşmazlığın yukarda açıklanan ve 1.1.1994 gününde yürürlüğe giren fıkra hükmü uyarınca incelenip değerlendirilmesine olanak bulunmadığından
ikmalen ve resen bulunan matrah farkları üzerinden geçici vergi alınamayacağı gerekçesiyle verilen terkin kararında kanuna aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nun Düşüncesi : İkmalen salınan kurumlar vergisi üzerinden tarh olunan geçici vergi ve kesilen kusur cezası kaldırılmışsada, cari vergilendirme döneminin geçmiş olması nedeniyle mahsup olanağı bulunmayan bu verginin terkininde kanuna aykırılık bulunmamakla bereber, 3946 sayılı kanununun 24 üncü maddesinde öngörülen hüküm karşısında, kesilen kusur cezasının terkini isabetli olmadığından, kararın bu yönden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Kurumlar Vergisi Kanunun mükerrer 40 ncı maddesinde, “Kurumlar vergisi mükellefleri, cari vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinde belirtilen esaslara göre geçici vergi öderler” denilmiş ve Gelir Vergisi Kanunun mükerrer 120 inci maddesine, 3946 sayılı Kanunun 24 üncü maddesiyle eklenen ve 1.1.1994 tarihinde yürürlüğe giren fıkrayla “Yapılan İncelemeler sonunda, geçmiş dönemlere ait geçici verginin eksik beyan edildiğinin tespiti halinde, eksik beyan edilen bu kısım için re’sen veya ikmalen geçici vergi tarh edilir. Ancak, yıllık beyanname verme süresi geçtikten sonra geçici verginin aslı aranmaz bu vergiye gecikme faizi ve ceza uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
Olayda, 1993 yılı geliriyle ilgili olarak 1994 Nisan ayında verilen beyanname üzerinden kurumlar vergisinin noksan tahakkuk ettirilmesi dolayısıyla ikmalen salınan kurumlar vergisine karşı açılan davanın yerinde görülmeyerek mahkemece reddedilmesi ve davacı tarafından temyiz edilmeyerek kesinleşmesi nedeniyle bu vergi üzerinden hesaplanan geçici vergide kanuna aykırılık bulunmamakla beraber, yeni beyan dönemi olan 1995 Nisan ayının geçmiş ve yeni beyan dönemine ait kurumlar vergisine mahsup olanağının ortadan kalkmış olması nedeniyle terkin edilecek bir verginin yeniden tahakkuku anlamına geleceğinden terkin kararının geçici vergiye ilişkin kısmında kanuna aykırılık görülmemiştir.
Ancak, geçici verginin, mükellefin vergilendirme ile ilgili ödevini yerine getirmemesi nedeniyle zamanında tahakkuk ettirmemesi yüzünden ortaya çıkan vergi ziyaı nedeni ile 3946 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi hükmü karşısında kesilen kusur cezasının terkininde isabet görülmemiştir.
Ayrıca, 1985 Nisan tarihi itibariyle mahsup edilecek olan ve ikmalen salınan geçici verginin ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihi ile yıllık beyannamenin verileceği tarihe kadar olan süre için gecikme faizi istenilmesi, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 inci maddesine 3946 sayılı Kanunla eklenen fıkra gereğidir.
Bu nedenle, … Vergi Mahkemesinin, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının cezaya ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına geçici vergiye ilişkin temyiz isteminin reddine 13.6.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.