Danıştay Kararı 3. Daire 2022/702 E. 2023/1327 K. 11.04.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2022/702 E.  ,  2023/1327 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/702
Karar No : 2023/1327

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusunu Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı üzerine yeniden inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … Gıda Tekstil İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin 2005 yılına ait kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ile gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının asıl borçlu şirketteki hisselerini devrettiği ve bu hususun 02/06/2005 tarih ve 17632 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, dava konusu ödeme emri içeriği alacakların ise 2005 yılı kurumlar vergisi beyannamesinin verilmemesinden kaynaklandığının anlaşıldığı olayda, alacağın ait olduğu dönem her ne kadar ortak olunan döneme ilişkin ise de davacının ortaklık sıfatının sona ermesinden sonra şirketin beyanname vermeme eyleminden kaynaklı kamu alacağından sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının asıl borçlu şirketteki hisselerini 24/05/2005 tarihinde devrederek ortaklıktan ayrıldığı, limited şirketten tahsil olanağı kalmayan kamu alacağından dolayı ortaklar için öngörülen sorumluluğun uyuşmazlık dönemi itibariyle ortaklık sıfatına ve payına bağlı bir sorumluluk olduğu dolayısıyla davacının hissesini devralan ortağın şirketin mali durumunu yani borçlu ya da alacaklı olup olmadığını bilmesi gerektiğinden, ortaklık payını devreden ve şirketle ilgisi kalmayan davacıdan takibi mümkün olamayan alacağın tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırması sonrası amme alacağının anılan şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemediği veya edilemeyeceği anlaşıldığından, davacı adına ortak sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Asıl borçlu şirketteki hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığından ödeme emri içeriği alacaklardan sorumlu olmadığı, söz konusu alacağın tahsil zaman aşımına uğradığı belirterek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına, asıl borçlu … Gıda Tekstil İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınamayan 2005 yılına ait kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ile hesaplanan gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla dava konusu ödeme emri düzenlenmiştir.
Davacının asıl amme borçlusu şirketin ortağı olduğu, … tarih ve … sayılı hisse devir sözleşmesi ile hisselerinin tamamını bütün aktif ve pasifi ile devrederek ortaklıktan ayrıldığı, söz konusu durumun 02/06/2005 tarih ve 6316 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği, şirketin borçlarını 6736 sayılı Yasa kapsamında … tarih ve … sayılı dilekçe ile yapılandırdığı, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığından yapılandırmanın ihlal edildiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu oldukları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yapılandırma kanunları kapsamındaki yapılandırma sonucunda vergi borçlarıyla ilgili olarak ortaya yeni bir hukuki durum çıkmasına karşın, bu durumun, şirket tüzel kişiliği nezdinde yapılandırma öncesinde usulüne uygun biçimde tamamlanmış olan takibin yeniden başlatılmasını başka bir ifadeyle yapılandırmanın ihlalinden sonra asıl borçlu adına yeniden ödeme emri düzenlenerek mal varlığı araştırması yapılmasını gerektirdiğinden söz edilemez.
Ancak, kamu alacağının ilgili olduğu dönemde ortak olmakla birlikte bu sıfatı yapılandırma öncesi sona eren ve yapılandırma tarihinde ortak sıfatı bulunmayan davacının bu durumu söz konusu borçtan sorumluluğunu ortadan kaldıracağından ihlal edilen yapılandırmanın konusunu oluşturan kamu alacağıyla ilgili olarak bu aşamada davacının sorumluluğundan bahisle adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk bulunmadığından dava konusu ödeme emrini yazılı gerekçeyle iptal eden Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.