Danıştay Kararı 3. Daire 2022/3120 E. 2022/5713 K. 26.12.2022 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2022/3120 E.  ,  2022/5713 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/3120
Karar No : 2022/5713

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Gemi Malzemeleri Dış Ticaret Gıda Gemi İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularının Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma hükmü uyarınca sonuçlandırıldığı … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak sözü edilen faturalara konu indirimlerinin reddi ve 2010 yılının Aralık döneminden devreden indirilecek katma değer vergisinin bulunmadığı gözetilerek yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2011 yılının Ocak ila Ekim dönemleri için re’sen salınan katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri uyarınca artırılarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezası ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Metal Hırdavat İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi ve … Metal Kimya İnşaat Limited Şirketi hakkındaki vergi tekniği raporundaki tespitlerin düzenledikleri faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığını gösterdiğinden bu faturalara dayalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, tarhiyatın, 2010 yılı Aralık döneminden devreden indirilecek katma değer vergisinin azaltılmasından kaynaklanan kısmıyla ilgili olarak, davacı adına 2010 yılı için yapılan katma değer vergisi tarhiyatına karşı açılan davada Mahkemelerince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın davalı idarece gözetilerek yeniden beyan tablosu oluşturulacağının açık olduğu, vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uyarınca artırılmasına dayanak olan cezanın 2009 yılı için re’sen salınan kurumlar vergisine ilişkin genel hükümler kapsamında kesilen bir kat vergi ziyaı cezası olduğu, dava konusu olayda ise kaçakçılık fiilleri ile vergi ziyaına sebebiyet verildiği ve ağırlaştırılmış oranda vergi ziyaı cezası kesildiği, genel hükümlere göre vergi ziyaına sebebiyet verilmesi ile kaçakçılık fiilleri ile vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin birbirinden farklı kabahatler olduğu ve yaptırımlarının da 213 sayılı Kanun’da ayrı ayrı belirlendiği, bu durumda ortada tekerrür eden bir kabahatin varlığından bahsedilemeyeceği gerekçesiyle değinilen mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan tarhiyat yönünden dava reddedilmiş, vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uyarınca artırılan kısmı ile özel usulsüzlük cezası ise kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: 2010 yılının Aralık döneminden devreden indirilecek katma değer vergisinin azaltılmasından kaynaklanan tarhiyatın; davacı adına 2010 yılı için yapılan katma değer vergisi tarhiyatına karşı açılan davada Dairelerince verilen kararın; gerek Danıştay Üçüncü Dairesinin 13/12/2021 tarih ve E:2018/3171, K:2021/6067 sayılı kararı ve gerek temyiz edilmeksizin kesinleşen hükümleri uyarınca, sahteci olduğu tespit edilen mükelleflerden alınan faturalar nedeniyle yapılan tarhiyata ilişkin kısmında hukuka aykırılık, diğer mükelleflerden alınan faturalar sebebiyle yapılan tarhiyata ilişkin kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı, 2009 yılına ilişkin olup 10/08/2010 tarihinde tebliğ edilerek aynı yıl içerisinde kesinleşen vergi ziyaı cezasının tekerrüre esas alınabileceği, bununla birlikte 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 339. maddesinde 7338 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle, tekerrür nedeniyle artırılan tutarın, tekerrüre esas alınan ceza tutarını geçemeyeceği kuralının getirildiği, vergi usul hukukuna ilişkin cezalar bakımından da uygulanacak olan lehe kanun hükmünün geçmişe yürütüleceği yolundaki ceza hukuku ilkesi çerçevesinde; dava konusu vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümlerince artırılan tutarının, daha önce kesilen ceza tutarı olan 299,10-TL’ye isabet eden kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, bu tutarı aşan kısmında ise hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle, tarhiyatın devreden indirilecek vergi tutarının azaltılmasından kaynaklanan kısmı ile vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümleri uyarınca artırılan kısmı azaltılmıştır.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 26/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.