Danıştay Kararı 3. Daire 2022/1553 E. 2022/5466 K. 14.12.2022 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2022/1553 E.  ,  2022/5466 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/1553
Karar No : 2022/5466

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının kanuni temsilcisi olduğu Tasfiye Halinde …Plastik Alüminyum İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınamayan 2008 ila 2014 yıllarına ait muhtelif kamu alacağı ile şahsi mükellefiyetinden kaynaklanan muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla …tarih ve …sayılı haciz bildirisiyle taşınmazına uygulanan haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davalı idarece, dava konusu haczin dayanağını oluşturan, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen …tarih ve … ila …takip numaralı ödeme emirlerinin ilanen tebliğ edildiği belirtilmiş ise de Mahkemelerince verilen ara kararı üzerine söz konusu ödeme emirlerinin davacının bilinen adreslerinde tebliğ edilemediğine dair tebliğ alındılarının dosyaya sunulmadığı dikkate alındığında, ilanen yapılan tebliğ usulsüz olduğundan haczi kabil hale gelen kamu alacağından söz edilemeyeceği, davacının şahsi mükellefiyetinden kaynaklanan vergi borçlarının beyan üzerine tahakkuk ettiği ve söz konusu borçların 02/11/2018 tarihli haciz bildirisinden sonra 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılan başvuruya istinaden yapılandırıldığı, bir kısım ödemede bulunulduğu ancak bakiye borcun vadesinde ödenmemesi nedeniyle yapılandırmanın iptal edildiğinin anlaşıldığı olayda davalı idarece yeniden hesaplama yapılarak takip işlemlerinin yenilenmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından yapılandırmayla dayanaksız hale gelen haczin bu borçlara ilişkin kısmında da hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle haciz kaldırılmıştır
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kamu alacağının asıl borçludan tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ve söz konusu borç ile şahsi mükellefiyetinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine taşınmazına uygulanan hacizde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının kanuni temsilci olduğu Tasfiye Halinde … Plastik Alüminyum İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınamayan kamu alacağının tahsili amacıyla adına düzenlenen ödeme emirlerinin ilanen tebliğ edildiği, ödeme yapılmaması üzerine söz konusu kamu alacağının ve şahsi mükellefiyetine ait beyan üzerine tahakkuk eden vergi borçlarının tahsili için taşınmazına dava konusu haciz uygulanmıştır.
Öte yandan, davacının şahsi mükellefiyetinden kaynaklan vergi borçlarını 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun kapsamında yapılandırdığı ve bir kısım ödemede bulunduğu ancak takside bağlanan borçların diğer bölümünün vadesinde ödenmemesi üzerine söz konusu yapılandırma işlemi iptal edilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, onbeş gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı; aynı Kanunun 62. maddesinde ise, borçlunun mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarının tahsil dairesince haczolunacağı hüküm altına alınmıştır.
6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’un 10. maddesinin 6. fıkrasında, bu Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin ilk ikisi süresinde ödenmek koşuluyla, kalan taksitlerden; bir takvim yılında iki veya daha az taksitin, süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının son taksiti izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanun’un 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanılacağı, ilk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen diğer taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkının kaybedileceği, 11.fıkrasında bu Kanuna göre ödenecek alacaklarla ilgili olarak, tatbik edilen hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacağı ve buna isabet eden teminatların iade edileceği hükmü yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu haczin, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinden kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Yapılandırma kanunları kapsamındaki yapılandırma sonucunda vergi borçlarıyla ilgili olarak ortaya yeni bir hukuki durum çıkmasına karşın, bu durumun, amme borçlusu nezdinde yapılandırma öncesinde usulüne uygun biçimde tamamlanmış olan takibin yeniden başlatılmasını gerektirdiğinden söz edilemeyeceğinden Vergi Mahkemesince dava konusu haczin, şahsi mükellefiyete yönelik ödeme emirlerinden kaynaklanan kısmının yazılı gerekçeyle kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kısmen reddine,
2.Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu haczin, kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinden kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3.Temyiz isteminin kısmen kabulüne,
4.Kararın; dava konusu haczin, şahsi mükellefiyete yönelik ödeme emirlerinden kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA, 14/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.