Danıştay Kararı 3. Daire 2022/1136 E. 2023/30 K. 23.01.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2022/1136 E.  ,  2023/30 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/1136
Karar No : 2023/30

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusunu, Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca yeniden inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … Demir Ticaret Limited Şirketi’nden alınamayan 2006 ila 2010 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan şirket adına düzenlenmiş ödeme emirlerinin, şirketin bilinen adresinde tebliğ edilememesi nedeniyle ilanen tebliğ yoluna gidilmiş ise de söz konusu ödeme emirlerinin tebliğ edilemediğine dair tebliğ alındılarının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 102. maddesinde belirtilen usullere uygun biçimde düzenlenmediği dolayısıyla ilanen tebliğ koşullarının oluşmadığı dolayısıyla asıl borçlu nezdinde usulüne uygun biçimde takip edilmediği sonucuna ulaşılan kamu alacağının davacıdan tahsil edilebilir aşamaya geldiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının, 13/05/2008 ila 29/08/2008 tarihleri arasında şirketin kanuni temsilcisi olduğu anlaşıldığından, bu tarihlerin dışında kalan dönemlere isabet eden borçlardan sorumlu tutulamayacağı, belirtilen tarih aralığına ait borçların ise 2011 yılındaki kanuni temsilci tarafından defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle salınan cezalı vergilerden oluştuğu dikkate alındığında borcun doğumunda kusuru bulunmayan davacının söz konusu alacak için takip edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçludan alınamayan kamu alacağının tahsili amacıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, ödeme emrine karşı böyle bir borcun olmadığı, kısmen ödendiği ya da zamanaşımına uğradığı iddialarıyla dava açılabileceği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyize konu kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 23/01/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.