Danıştay Kararı 3. Daire 2021/94 E. 2022/5807 K. 29.12.2022 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/94 E.  ,  2022/5807 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/94
Karar No : 2022/5807

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E: .., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, bir dönem kanuni temsilcisi olduğu Tasfiye Halinde … Taşımacılık ve Antrepo Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2010 ve 2012, 2016 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla malvarlığına uygulanan haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu haczin dayanağı olan ve davacı adına düzenlenen ödeme emrinin ikametgah adresinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve dava açılmaksızın kesinleştiğinin anlaşıldığı olayda, hacze karşı açılan davada, ödeme emri aşamasında açılacak idari davada ileri sürülmesi gereken hukuka aykırılıkların işlemin sebep unsurundaki hukuka aykırılık hali olarak incelenmesine olanak bulunmadığından davacı hakkında kesinleşen kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla uygulanan hacizde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının asıl borçlu şirkete 23/02/2016 tarihli hisse devriyle ortak olduğu ve beş yıllık süreyle şirketi temsile yetkili kılındığı, 18/04/2016 tarihinde tasfiyeye giren şirkete …’nun tasfiye memuru olarak atandığı, 22/12/2016 tarihinde şirketin tasfiyesinin tamamlandığı hususunun 03/01/2017 tarihinde ilan edildiği, dava konusu haczin dayanağı olan kamu alacağının 2010 ve 2012 yıllarında asıl borçlu şirketin kayıtlarına aldığı sahte faturalardan kaynaklandığı ve bu hususta yargı kararları gereğince (… ) no’lu ihbarnamelerin tanzim edildiği, Nisan- Aralık 2016 dönemlerine ait kamu alacağının ise beyan üzerine tahakkuk ettiği ve vadesinin de 2017 yılı olduğu anlaşıldığından gerek sahte fatura kullanma fiilin işlendiği tarihte gerek beyan üzerine tahakkuk eden vergi borçlarının ödenmesi gereken tarihte kanuni temsilci sıfatı bulunmayan davacının söz konusu kamu alacağından sorumlu olduğundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra dava konusu haciz kaldırılmıştır.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirket adına yargı kararları üzerine tebliğ edilen (…) no’lu ihbarnameler içeriği amme alacağının vadesinde ödenmemesi üzerine şirket hakkında tanzim edilen ödeme emirlerinin elektronik ortamda tebliğ edildiği, mal varlığına rastlanmadığı, söz konusu kamu alacağının tahsili için davacı hakkında takibata geçildiği, ödeme emri aşamasında itiraz edilecek hususların haciz aşamasında dinlenemeyeceği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 29/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.