Danıştay Kararı 3. Daire 2021/889 E. 2022/5683 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/889 E.  ,  2022/5683 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/889
Karar No : 2022/5683

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Lojistik İnşaat Mühendislik Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

KARŞI TARAF (DAVALI): … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusunu, Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca yeniden inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri üzerine 2016 yılının Ekim ila Aralık dönemleri ve 2017 yılının Ocak dönemi için tahakkuk eden katma değer vergisi ve hesaplanan gecikme faizi ile kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı hakkında herhangi bir inceleme yapılmadan ve kullandığı faturaların gerçek olup olmadığı, kendisi ve fatura düzenleyicileri hakkında her yönüyle incelenerek ortaya konulmadan, davalı idarenin baskısı altında verilen beyannameler üzerine yapılan tahakkukta ve kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle vergi, gecikme faizi ve vergi ziyaı cezası kaldırılmıştır.
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İhtirazi kaydın konusunu oluşturan faturaların düzenleyicisi olan … Aksesuar Yedek Parça Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporundaki tespitler, düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimine dayanmadığını kanıtlayıcı mahiyette olduğundan tahakkuk eden vergi ile kesilen vergi ziyaı cezası ve hesaplanan gecikme faizinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idarece taraflarına gönderilen yazı ile ihtirazi kayıtla düzeltme beyannamesi vermek zorunda bırakıldıkları, vergi incelemesi marifetiyle her türlü araştırma ve inceleme yapılması gerekirken, Vergi Dava Dairesince bu incelemenin gerçekleştirildiği, davalı idarenin böyle bir yaptırımı ile yargı yerlerinin idarenin görevlerini üstlenmesi sonucunda uzlaşma ve cezada indirim haklarının ihlal edildiği, dolayısıyla kararın yerindelik denetimi niteliği taşıdığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacıya işlemlerin gerçekliğini ispat etmesi veya düzeltme beyannamesi vermesi şeklinde iki seçimlik hak tanındığı, sahte fatura düzenleyen firmadan alınan faturalara isabet eden katma değer vergisinin indirim konusu edilemeyeceği, bu durumun 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun maksat ve ruhuna aykırılık teşkil ettiği, kaldı ki kanuni süresinden sonra verilen düzeltme beyannamelerine ihtirazi kayıt konulmasının dava açılmasına olanak vermediği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri sözü edilen kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca maktu karar harcından az olmamak üzere karar altına alınan vergi ziyaı cezası tutarı üzerinden nispi harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 22/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)- KARŞI OY :
2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 23. maddesinde, Danıştayın temyiz mercii olarak görevinin, bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılıkların denetimini yapmakla sınırlı olduğu kurala bağlanmıştır.
İdari işlemlerin yargısal denetiminin hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olması karşısında bu denetimin maddi olayı da kapsadığının kabulü gerekir. Şöyle ki idari davaya konu işlemler, dayandığı, düzenlediği olaydan soyutlanmış olarak yargılamaya konu edilemez. Birçok idari uyuşmazlıkta maddi olanla hukuki olan arasında bir ayrım yapmak mümkün olmayabilir.
İdari davalarda inceleme konusu olan hukuki işlem niteliğindeki bir idari işlemdir. Hukuki işlemin incelenmesi, işlemin dayanağı durumunda bulunan maddi olaydan bağımsız bir inceleme değildir.
Adli yargıda maddi olay incelemesi yapılırken nasıl ki olayın subuta erip ermediği incelenerek bir sonuca ulaşılıyor ise idari yargıda da idarelerce tesis edilen işlemlerin dayanağını teşkil eden maddi olayın irdelenerek sonuca ulaşılması esastır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde, sahte belge “gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge” olarak tanımlanmaktadır.
İhtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk eden katma değer vergisi ve kesilen vergi ziyaı cezası ile hesaplanan gecikme faizinin kaldırılması istemiyle açılan davayı sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen temyiz isteminin, davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Aksesuar Yedek Parça Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitler değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz.