Danıştay Kararı 3. Daire 2021/858 E. 2023/745 K. 09.03.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/858 E.  ,  2023/745 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/858
Karar No : 2023/745

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Endüstriyel Fırın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 79. maddesine istinaden düzenlenen haciz bildirilerine süresinde itiraz etmediğinden bahisle tanzim edilen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İflas Halinde … Endüstriyel Ürünler Otomasyon Sistemleri Ticaret Limited Şirketi ile … Makine İmalatı ve Dış Ticaret Limited Şirketi’nin vergi borçlarından şirket ortağı sıfatıyla sorumlu bulunan …’ın işvereni davacı adına düzenlenen haciz bildirileri tebliğ edilerek borçlunun doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklarına haciz şerhi konularak davalı idareye bildirilmesi istenmiş ve haciz bildirisi üzerine davacı tarafından yedi günlük yasal süresi içerisinde herhangi bir bildirimde bulunulmamış ise de süresinden sonra verilen dilekçe ile maaşına gerekli haciz işleminin tatbik edilerek idarenin hesabına aktarıldığı, çalışanın işten çıkması nedeniyle bu tarih itibarıyla yedinde hiçbir hak ve alacağının bulunmadığının bildirildiği görülmüş olup, idarece davacının bildirdiği bu husus gözetilmeden ve davacı şirketin …’a olan borcun miktarına ilişkin somut bir tespit yapılmadan amme alacağının tamamı üzerinden haciz bildirisi ve tamamına yakın kısmı üzerinden de ödeme emirleri düzenlendiği olayda, 6183 sayılı Kanun’un 62. maddesinin birinci fıkrasında haciz için öngörülen koşul oluşmadığından aynı Kanun’un 79. maddesinin 3. fıkrası hükmüne dayanılarak, borç zimmetinde sayılmak suretiyle ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinin, 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi gereğince gönderilen haciz bildirilerine süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle düzenlendiği, yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
İflas Halinde … Endüstriyel Ürünler Otomasyon Sistemleri Ticaret Limited Şirketi ile … Makine İmalatı ve Dış Ticaret Limited Şirketi’nin vergi borçlarından şirket ortağı sıfatıyla sorumlu bulunan …’ın işvereni davacı nezdinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 79. maddesi uyarınca doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklarına haciz konulması ve sonucun yedi günlük süre içinde bildirilmesi, aksi takdirde aynı yasa maddesi uyarınca işlem yapılacağını duyuran haciz bildirisine süresinde itiraz edilmemesi üzerine borç zimmetinde kabul edilerek adına düzenlenen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerine karşı dava açılmıştır.
6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunanların böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği, aynı Kanunun “üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı 5479 sayılı Kanunun 5. maddesiyle değişik 79. maddesinin birinci fıkrasında, hamiline yazılı olmayan veya cirosu kabil senede dayanmayan alacaklar ile maaş, ücret, kira vesaire gibi her türlü hakların ve fiilen tutanak düzenlemek suretiyle haczi kabil olmayan üçüncü şahıslardaki menkul malların haczi, borçlu veya zilyet olan veyahut alacak ve hakları ödemesi gereken gerçek ve tüzel kişilere, kurumlara haciz keyfiyetinin tebliği suretiyle yapılacağı, üçüncü fıkrasında haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahsın borçlu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu iddiasında ise durumu, haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirmek zorunda olduğu, üçüncü şahsın süresinde itiraz etmemesi halinde, mal elinde ve borç zimmetinde sayılacağı ve hakkında bu Kanun hükümlerinin tatbik olunacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, anılan şirketlerin vergi borçlarından şirket ortağı sıfatıyla sorumlu bulunan …’ın işvereni davacı adına düzenlenen haciz bildirileri 14/03/2016 tarihinde tebliğ edilerek borçlunun doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklarına haciz şerhi konularak davalı idareye bildirilmesi istenmiş ve haciz bildirisi üzerine davacının yedi günlük yasal süresi içerisinde herhangi bir bildirimde bulunmaması nedeniyle borç zimmetinde sayılarak dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Haciz bildirisine konu borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu veya alacağın borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğunun, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirme zorunluluğunun yerine getirilmemiş olması halinde borcun, adına haciz bildirisi düzenlenenin zimmetinde sayılarak ödeme emrine konu yapılacağı 6183 sayılı Yasa’nın sözü edilen düzenlemesinin gereğidir.
Bu durumda, yukarıda yazılı yasa maddelerinin değerlendirilmesinden, usulüne uygun olarak yapılan haciz bildirisinin tebliğinden başlayarak yedi gün içinde belirtilen nedenlerle herhangi bir bildirimde bulunulmadığı hususunda taraflar arasında ihtilaf olmadığından ve haciz bildirisinde de açıkca bu takdirde borcun davacının zimmetinde sayılacağı bildirildiğinden, borç zimmetinde sayılarak davacı adına ödeme emirleri düzenlenmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Karara katılmıyorum.