Danıştay Kararı 3. Daire 2021/850 E. 2023/847 K. 16.03.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/850 E.  ,  2023/847 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/850
Karar No : 2023/847

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2011 yılının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve .. takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin asıl borçlu şirketin kanuni temsilcisinin ikametgah adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. ve 35. maddeleri hükümlerine göre kapıya çakılmak suretiyle tebliği 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun tebliğe ilişkin hükümlerine uygun olamadığından davacının ortak sıfatıyla takibi için gerekli şartların oluştuğundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin tebliğinde hukuka aykırlık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2011 yılının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla tanzim edilen dava konusu ödeme emri içeriği vergi ve cezalara ilişkin olarak şirket adına düzenlenen ihbarnamelerin kanuni temsilcinin ikametgah adresinde 15/11/2016 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. ve 35. maddeleri hükümlerine göre kapıya çakılmak ve muhtara bırakılmak suretiyle suretiyle tebliğ edildiği görülmüştür.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 113. maddesinde zamanaşımı; süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması olarak ifade edilmiş, 114. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında ise vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı kuralına yer verilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait vergi davalarına bakan vergi mahkemesi nezdinde dava açılabileceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Asıl borçlu şirket adına düzenlenen ihbarnameler 7201 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde tebliğ edilmeye çalışılmış ise de 213 sayılı Kanun’da, vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden bilimum vesikalar ve yazıların hangi esaslara göre tebliğ edileceği belirlenmiş olup vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden vesika ve yazıların tebliğinde 7201 sayılı Kanun hükümleri değil 213 sayılı Vergi Usul Kanununu hükümleri uygulanacağı açıktır.
Bu durumda, dava konusu ödeme emri içeriği 2011 yılının muhtelif dönemlerine ait vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin 31/12/2016 tarihine kadar tebliği gerekirken 7201 sayılı Kanun’un 21. ve 35. maddesi uyarınca kapıya asılmak ve muhtara bırakılmak suretiyle 15/11/2016 tarihinde tebliği usulsüz olduğundan dolayısıyla söz konusu vergi ve cezaların zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından tanzim edilen ödeme emrinin Vergi Mahkemesince yazılı gerekçeyle iptaline ilişkin karara yöneltilen istinaf başvurusunun reddinde sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 16/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.