Danıştay Kararı 3. Daire 2021/3428 E. 2023/1482 K. 27.04.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/3428 E.  ,  2023/1482 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/3428
Karar No : 2023/1482

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU:… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacının katma değer vergisi iade tasdik raporu uyarınca 2018 yılının Eylül ve Ekim dönemlerindeki ihracat teslimlerinden kaynaklanan katma değer vergisinin nakden iadesi talebiyle yaptığı başvurunun, haksız iade almaya yönelik organizasyon içerisinde olabileceğinin değerlendirildiğinden bahisle vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirileceği belirtilmek suretiyle reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Tahıl toptan ticareti faaliyetinde bulunmak üzere mükellefiyet tesis ettiren davacı şirketin yüksek tutarda mal alım satımı görünmesine rağmen üzerine kayıtlı araç ve gayrimenkulün olmadığı, işçisinin bulunmadığı, kurulduğundan itibaren hiç vergi ödemediği, ödenmesi gereken vergi borcunun bulunduğu, mal aldığı firmaların %97,2’sinin sahte belge veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme şüphesiyle incelemeye sevk edildiği, şirket adresinde yapılan yoklamada adresin kapalı olduğu tespit edildiğinden iade talebinin yürütülecek inceleme sonucuna göre yerine getirileceği belirtilmek suretiyle reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı hakkındaki yoklamada adreste bulunmadığına dair tespitin, iade istemine konu dönemlerden sonra yapıldığı, gerek iade talebine konu vergilerin ilişkin olduğu dönemlerde gerek iade talep ettiği dönemde davacının yüklenimlerine konu faturaları düzenleyen mükellefler hakkında sahte fatura düzenledikleri yönünde tanzim edilmiş bir rapor bulunmadığı görüldüğünden katma değer vergisinin nakden iade talebinin vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirileceği belirtilmek suretiyle reddine dair işlemde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra dava konusu işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının katma değer vergisi iadelerine ilişkin işlemlerinde çok sayıda olumsuzluklar olduğu, alımlarının tamamına yakınının haklarında sahte ve muhteviyatı belge düzenleme fiilleri dolayısıyla rapor ve tespit bulunan firmalardan veya şahıslardan yapıldığı anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı tarafından, 2018 yılının Eylül ve Ekim dönemlerinde yapılan ihracatlar nedeniyle yüklenilip indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi iade alacağının iadesinin talep edildiği, davalı idarenin … tarih ve … sayılı yazısı ile davacının katma değer vergisi iadesi dosyalarının incelemeye sevk edildiği, inceleme sonucuna göre iade talebinin yerine getirileceğinin belirtildiği, dosya içerisinde yer alan Gelir İdaresi Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısından, davacı şirketin 20/09/2017 tarihinde mükellefiyet tesis ettirerek tahıl toptan ticareti faaliyetine başladığı, %100 ortağı ve müdürü olan …’in başka bir şirkette ortaklık veya yöneticilik bilgisinin olmadığı, kurulduğundan itibaren hiç vergi ödemediği, vadesi geçmiş ve ödenmesi gereken 13.373,16-TL vergi borcu bulunduğu, üzerine kayıtlı araç ve gayrimenkulün olmadığı, 2018 yılına ait işçi beyanının bulunmadığı ve gelir (stopaj) vergisi ödemesi yapmadığı, 2018 yılı için … ile mal ve hizmet ihracatından doğan katma değer vergisi iadesi sözleşmesi bulunduğu, 2017 yılı aktif toplamının 264.686,95-TL, dönem net kar/zararının 8.453,26-TL, duran varlıklarının 0-TL, dönen varlıklarının 264.686,95-TL, öz sermayesinin 1.000.000,00-TL ve ticari borçların 0-TL olduğu, katma değer vergisi beyanlarına göre 2018 yılı yurt içi satışı 0-TL olup 3.259.684,84 TL mal ihracatı yaptığı, ağırlıklı olarak giyim eşyası ürünlerinden oluşan ihracatların Halkalı, Nusaybin, Mardin, İpekyolu ve Mardin Gümrük Müdürlüklerinden Bulgaristan, Kırgızistan ve Irak’a gerçekleştirildiği, 2018 yılı Ba toplamının, üç farklı şirketten yapılan alıma göre 3.006.890,00 TL olduğu, söz konusu alışların %92,6’sının … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden, %4,6’sının … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden, %2,8’inin … Kimya Gıda Ambalaj Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden yapılan alımlardan oluştuğu, 2018 yılı Ba toplamının %97,2’sini oluşturan mükelleflerin sahte belge veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme şüphesiyle incelemeye sevk edildiği, davacının iadesi yapılmış vergilendirme dönemlerinin incelemeye sevk edilmesi ve sonucuna göre işlem yapılması; sonraki dönemler için iade talebinde bulunulması halinde, mükellef ile alım yaptığı mükellefler nezdinde yoklama yapılması/yaptırılması ve yoklamada asgari mükellefin bilinen iş yeri adresinde faal olup olmadığı, ilgili mükelleflerin gerek cari dönemde gerekse vergi iadesi alacağının doğduğu dönemler itibariyle ticari faaliyetinin bulunup bulunmadığı, üretim ve/veya ticaret kapasitesi, depo, tesis, makine, teçhizat ve demirbaş varlığı, emtia mevcudu ve çalışan sayısına ilişkin bilgilerin mutlaka tespit edilmesi, yoklama sonucunda düzenlenecek tutanakla birlikte mükellefin tarh zamanaşımı süresi içerisindeki beyannameleri ve Ba-Bs bildirimleri, nezdinde daha önce yapılmış yoklamalara ilişkin tutanaklar, tahakkuk, tahsilat ve vergi borcu bilgileri, alım ve satım ilişkisi içinde olduğu mükelleflere ilişkin bilgiler ve vergi dairesi müdürlüğünde bulunan diğer bilgiler dikkate alınarak ticari faaliyeti bulunup bulunmadığı, bulunması halinde işletme kapasitesi ile beyanlarının uyumlu olup olmadığı hususlarının araştırılması ve yapılan değerlendirme sonucunda iadesi talep edilen tutarın doğruluğundan tereddüt duyulması halinde incelemeye sevk edilmesi ve sonucuna göre işlem yapılması gerektiği tespitlerine yer verilerek davacının haksız iade almaya yönelik olarak bir organizasyon içerisinde olabileceği yönünde saptamaların bulunduğu anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11. maddesinin 1 fıkrasının (a) bendinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin katma değer vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmış, aynı Kanun’un 32. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanunun 11, 13, 14 ve 15. maddeleri uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen katma değer vergisinin, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Katma değer vergisi sisteminde, iadenin yapılması için mükellefler tarafından talep edilmesi tek başına yeterli olmayıp iade taleplerinin yerine getirilebilmesi, düzenlenen ve kullanılan belgelerin gerçeği yansıtmalarına bağlıdır. Diğer bir deyişle mükelleflere nakden veya mahsuben iade yönünden yasayla tanınan hakkın biçimsel koşulların varlığının yanı sıra iadeye konu katma değer vergisi işlemlerine yönelik olarak herhangi bir olumsuz saptamanın bulunmaması gerekir.
Davacının incelemeye alınmış olması ve davacı ile alım yaptığı firmalar hakkında olumsuz tespitlerin bulunması karşısında iade talebinin reddi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığından dava konusu işlemin yazılı gerekçeyle iptaline ilişkin Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.
Nitekim davacı hakkında dava konusu işlem tarihinden sonra düzenlenen vergi inceleme raporundaki saptamalar işlemin sebep unsurunu doğrular mahiyettedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 27/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.