Danıştay Kararı 3. Daire 2021/3380 E. 2023/1138 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/3380 E.  ,  2023/1138 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/3380
Karar No : 2023/1138

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Dördüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca davayı yeniden inceleyen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İkamet amaçlı binaların inşaatı işi ile iştigal eden davacı şirket adına, 2012 yılında bir kısım taşınmaz mal teslimlerine ve arsa sahiplerine yapılan teslimlere yönelik olarak eksik fatura düzenlemek suretiyle bir kısım hasılatını kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle 2012 yılı için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, aynı yılın Ocak-Mart, Ekim-Aralık dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı geçici vergi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı adına tanzim edilen vergi tekniği raporunda, “Tekirdağ Merkez … Mahallesi … ada, … parsel ile … ada, … parsel” ve “Tekirdağ Merkez … Mahallesi … ada, … parsel”de kayıtlı taşınmazlara ilişkin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın ilgili yıl için belirlediği yapı yaklaşık birim maliyet değerine göre bulunan satış tutarından Danıştay içtihatlarına göre kabul edilen %80 maliyet oranının düşülmesi suretiyle hesaplanan hasılat farkından, davacının beyan ettiği kazanç tutarı çıkartılarak kayıt ve beyan dışı bıraktığı iddia edilen matrah farkının tespit edildiği olayda 213 sayılı Kanun’la her türlü inceleme ve araştırma yetkisiyle donatılmış davalı idarece, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabi ve açık olan alıcılar yani taşınmaz sahipleri nezdinde bir araştırma yapılması, alıcılar tarafından beyan edilecek taşınmaz alış bedelleri, kullanılmış ise kullanılan kredi miktarları ve diğer elde edilecek tüm veriler ile davacı tarafından düzenlenen faturalarda belirtilen satış bedellerinin karşılaştırılması suretiyle faturalarda gösterilen satış bedellerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususunun açıkça ortaya konulması gerekirken, davalı idarece bu yönde somut ve şüpheden uzak herhangi bir tespit yapılmadan varsayıma dayalı olarak ulaşılan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyat ve kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu vergi ve cezalar kaldırılmıştır.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, dava konusu dönemde bir kısım taşınmaz mal satışlarına ilişkin eksik fatura düzenlediğinin tespit edildiği, alıcıların, kiralayanlardan alınan ifadelerin, elektronik abonelikleri, doğalgaz bağlama tarihlerine göre taşınmazların fiili teslim tarihlerinin belirlendiği, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca bildirilen maliyet satış tutarlarının esas alındığı, inşaata ilişkin bağımsız bölüm mesken satışında elde edilen net kazancın hesabında katma değer vergisi hariç satış hasılatı üzerinden yerleşik içtihatlar doğrultusunda %80 maliyet hesaplanıp arta kalan %20’lik kısmın inşaat işinden elde etmiş olduğu net kazanç olarak kabul edildiği, … Derneği’nden taşınmazların teslim tarihi itibariyle değeri tespit edilerek bildirildiği, böylece taşınmazların satış/m2 bilgileri ile inşaatın toplam maliyeti birlikte değerlendirilerek satış yapılan bağımsız bölümün maliyeti ve satış tutarlarının hesaplandığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Kararın usul ve hukuka uygun olduğu, varsayıma dayalı tarhiyat yapıldığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 04/04/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.