Danıştay Kararı 3. Daire 2021/2644 E. 2023/875 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/2644 E.  ,  2023/875 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/2644
Karar No : 2023/875

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … Madeni Yağlar ve Petrol Ürünleri İmalat İthalat Limited Şirketin’den alınmayan 2009 yılının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, özel tüketim vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emri içeriği kamu alacağının asıl borçlu şirket tarafından 7143 sayılı Yasadan faydalanılarak yapılandırılması üzerine yeni bir hukuki durum ortaya çıktığından, kamu alacağının yeni bir ödeme emri ile şirketten aranılması gerektiği gibi yapılandırma tarihinde şirketin kanuni temsilcisi olmayan davacının söz konusu borçtan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Yapılandırma başvurusunda bulunan … ’nın şirketi temsile yetkisinin olmadığı görüldüğünden, söz konusu yapılandırmanın geçerli olduğu ve yeni bir hukuki durum çıktığından söz edilemeyeceği, ödeme emri içeriği 2009 yılının Eylül dönemine ait katma değer vergisinin beyan ve tahakkuk tarihinde davacının kanuni temsilcilik görevinin sona ermesi nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı, 2009 yılı Eylül aynın 2. dönemine ait özel tüketim vergisi yönünden ise şirket hakkında yapılan malvarlığı araştırmasının dava konusu ödeme emrinin düzenlenmesinden sonra yapıldığı anlaşıldığından, kamu alacağının şirketten tahsil edilemeyeceği sonucuna ulaşılamayacağı gerekçesiyle Vergi Mahkemesi kararı kaldırılarak ödeme emri iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Ödeme emri içeriği kamu alacağının asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması nedeniyle ilgili dönemlerde kanuni temsilci olan davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu ödeme emri içeriği kamu alacağının kanuni temsilcilik görevinin sona erdiği tarihten sonraki dönemlere ilişkin olması nedeniyle söz konusu kamu alacağının ödenmemesinden dolayı sorumluluğunun bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
2575 sayılı Danıştay Kanununa 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek 1. madde uyarınca hüküm veren Danıştay Üçüncü ve Yedinci Dairelerince oluşturulan Müşterek Kurulca işin gereği görüşülüp düşünüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının 10/02/2009 ile 10/09/2009 tarihleri arasında kanuni temsilcisi olduğu … Madeni Yağlar ve Petrol Ürünleri İmalat İthalat Limited Şirketi tarafından vergi borçlarının 31/07/2018 tarihinde 7143 sayılı Yasa kapsamında yapılandırıldığı, taksitlerin süresinde ödenmemesi nedeniyle yapılandırmanın iptal edildiği, sözü edilen firmadan alınmayan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesinde, tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafından yerine getirileceği, temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi veya buna bağlı alacakların, kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının kanuni temsilcisi olduğu … Madeni Yağlar ve Petrol Ürünleri İmalat İthalat Limited Şirketi tarafından dava konusu ödeme emri içeriği vergi borçlarıyla ilgili olarak 7143 sayılı Yasa kapsamında 31/07/2018 tarihinde yapılandırma başvurusunda bulunulduğu, davalı idarece yapılandırma başvurusunun kabul edilerek ödeme planına bağlandığı, ancak taksitlerin süresinde ödenmemesi nedeniyle de yapılandırmanın iptal edildiği olayda, yapılandırmanın geçerliliği konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmamasına karşın, Vergi Dava Dairesince şirket ortağı … tarafından yapılan yapılandırma başvurusunun geçerliliğine dair değerlendirme yapılarak uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi hukuka uygun düşmemiştir.
Yapılandırma kanunları kapsamındaki yapılandırma sonucunda vergi borçlarıyla ilgili olarak ortaya yeni bir hukuki durum çıkmış olup yapılandırma ve ihlali sırasında bu şirketle ilgisi bulunmayan davacının söz konusu borçlar nedeniyle sorumlu tutularak adına düzenlenen ödeme emriyle takibe alınmasında hukuka uyarlık bulunmadığından, dava konusu ödeme emrinin yazılı gerekçeyle iptaline dair Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
7143 sayılı Kanun’un 9.maddesinin 6. fıkrasında, bu Kanuna göre ödenmesi gereken ilk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen diğer taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkının kaybedileceği hüküm altına alınmıştır.
7143 sayılı Yasa kapsamında borcun yapılandırılmasının verginin doğduğu dönemdeki sorumlu olan açısından bir değişikliğe neden olmayacağı ve yapılandırmanın yapıldığı dönemde asıl borçlu şirkete ait vergi borçlarının yapılandırıldıktan sonra ödenmemesi halinde 213 sayılı Kanun’un 10. maddesi uyarınca verginin doğduğu dönemdeki ortak ve kanuni temsilcinin sorumluluğuna gidilebileceği gibi ayrıca borcun yapılandırıldığı dönemdeki kanuni temsilcilerin sorumluluğuna da gidilebileceği açıktır.
Bu durumda, borcun doğduğu dönemden sonraki dönemlerde şirketi idare edenlerin herhangi bir tasarrufunun; borcun doğduğu dönemdeki ortak ve kanuni temsilciye yasa ile yüklenen sorumluluğu ortadan kaldırmayacağı, yukarıda sözü edilen Yasa maddesinde, ikiden fazla taksidin ödenmemesi durumunda yasadan yararlanma hakkının kaybedileceğinin belirtildiği, şirket tarafından yapılandırılan borcun vadesinde ödenmemesi üzerine taksitlendirmenin iptal edildiği ve böylece kamu alacağının, yasal şartların oluşması halinde verginin doğduğu dönemdeki kanuni temsilciden tahsilinin mümkün hale geldiğinden Vergi Dava Dairesi kararının, dava konusu ödeme emrinin iptaline ilişkin gerekçesinin değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz