Danıştay Kararı 3. Daire 2020/944 E. 2023/230 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2020/944 E.  ,  2023/230 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/944
Karar No : 2023/230

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/….
VEKİLİ : Av…
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av…
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K… kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Yem ve Gıda Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi’nden alınamayan 2017 ve 2018 yıllarının muhtelif dönemlerine ait gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi ve fer’ilerinden oluşan amme alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptaline ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emri içeriği amme alacağının tahsili amacıyla davacının yönetim kurulu başkanı olduğu asıl borçlu şirket adına düzenlenen … tarih ve …, …, … ile … tarih ve …,… takip numaralı ödeme emirleri elektronik ortamda tebliğ edildikten sonra haciz varakaları düzenlenerek yapılan araştırmalar neticesinde asıl borçlu şirket adına kayıtlı motorlu kara taşıtı, deniz taşıtı, gayrimenkulü ve banka hesaplarında borcu karşılamaya yeter miktarda mevduatı bulunmadığı saptanmış ise de Mahkemelerince yapılan duruşmada, davacı vekilince, şirket adına kayıtlı markalar bulunduğuna dair bir kısım belgelerin dava dosyasına ibraz edilmesi nedeniyle Türk Patent Enstitüsü kayıtlarının elektronik ortamda ve UYAP sisteminden incelenmesinden, şirket adına tescilli birçok markanın olduğu, bu markaların üzerinde bir kısım hacizlerin konulduğu ancak davalı idarece, söz konusu markaların güncel değerlerinin ve haciz tutarlarının araştırılarak satışının ve amme alacaklarının öncelikle asıl borçlu şirketten tahsilinin sağlanmasının mümkün olup olmadığı yönünde bir saptama yapılmadığı anlaşıldığından kamu alacağının şirketin malvarlığından tahsili imkansızlığı ortaya konulmadan davacının kanuni temsilci sıfatıyla takibinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu ödeme emri içeriği amme alacağının tahsili için asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun tebliğ edilerek borcun kesinleştiği, kanuni temsilci olan davacının dava konusu borçtan sorumlu olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.