Danıştay Kararı 3. Daire 2020/869 E. 2023/170 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2020/869 E.  ,  2023/170 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/869
Karar No : 2023/170

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, banka hesaplarını komisyon karşılığı kullandırdığından bahisle 2013 yılının tüm dönemleri için aranmayan geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının banka hesaplarını komisyon karşılığı kullandırmak suretiyle elde ettiği kazancını kayıt ve beyan dışı bıraktığı iddia edilmiş ise de bankacılık işlemleri ile ilgili olarak detaylı bir inceleme yapılmadığı, hesabına yatırılan ya da çekilen paraların neden ve kimler tarafından yatırıldığı ya da çekildiği hususları bakımından herhangi bir araştırma veya tespit yoluna başvurulmadığı, belirtilen bankacılık işlemlerinin tarafı olan şahısların ifadeleri alınmadığından eksik inceleme ve varsayıma dayalı vergi incelemesi uyarınca hesaplanan geçici vergi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu vergi ziyaı cezası kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bir banka hesabına ticari faaliyet ile iştigal eden şahıslar tarafından çok sayıda ve yüksek tutarda para yatırılması ve yatırılan paraların kısa süre sonra hesaplardan çekilmesinin söz konusu işlemlerin ticari faaliyet kapsamında gerçekleştirildiğini gösterdiği, davacı tarafından adına kayıtlı hesaplara yatırılan paraların yatırılma sebebi hakkında gerek inceleme gerek yargılama sırasında somut bir bilgi ve belge sunulmadığı, sadece dava dilekçesinde akrabası ile borç ilişkisi olduğu yönünde soyut bir açıklamada bulunulduğundan banka hesaplarını komisyon karşılığı kullandırdığı sabit olan davacı adına kesilen cezada hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra dava reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Banka hesaplarının incelenmesi neticesinde hesap hareketleri sonucu herhangi bir delil ya da ifade olmadan vergi inceleme elemanı tarafından belirlenen bir oran ile komisyon geliri hesaplandığı, yapılan hesaplamada hiçbir maliyet unsuruna yer verilmediği, 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun kapsamında matrah artırım talebi olmasına rağmen bu talebin dikkate alınmadığı, kaldı ki hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun tarafına tebliğ edilmediği dolayısıyla savunma hakkının kısıtlandığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Banka hesaplarından yüklü miktarlarda para giriş ve çıkışların hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi iktisadi, ticari ve teknik icaplara uygun düşmediği, öte yandan davacı hakkında düzenlenen raporların 18/06/2018 tarihinde Dairelerine intikal ettiği, davacının da 29/06/2018 tarihinde dilekçe vererek matrah artırım talebinde bulunduğu, 7143 sayılı Kanun ve bu Kanun’un uygulanmasına yönelik yayımlanan 1 Seri Nolu Tebliğ’in V.E/2.c bölümünde yer alan düzenleme uyarınca Dairelerine intikal ettiği tarihten sonra matrah artırımından faydalanamayacağı dolayısıyla belirlenen matrah üzerinden kesilen cezada hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca nispi harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 08/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.