Danıştay Kararı 3. Daire 2020/4674 E. 2020/4508 K. 10.11.2020 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2020/4674 E.  ,  2020/4508 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/4674
Karar No : 2020/4508

Kararın Düzeltilmesini İsteyenler: 1- … İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

2-… Vergi Dairesi Müdürlüğü
Vekili: Av. …

İstemin Özeti :Davacının bir kısım alımlarını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca adına Ocak, Ağustos ila Ekim 2009 dönemleri için re’sen salınan katma değer vergisi ve tekerrür nedeniyle artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasını; davacının faturalarını kayıtlarında muhasebeleştirdiği … Metal İnşaat Hafriyat Nakliye Sanayi Ticaret Limited Şirketi, … ile … hakkındaki vergi tekniği raporlarında yer alan saptamalar düzenledikleri faturaların gerçeği yansıtmadığını göstermediğinden yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı gibi somut bir saptama olmaksızın kesilen özel usulsüzlük cezasının da hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kaldıran … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararını; tarhiyatın, … ve …’tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemini aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddeden, … Metal İnşaat Hafriyat Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında vergilendirme dönemiyle ilgili saptamalardan düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından aksi yöndeki gerekçeyle tarhiyatın bu şirketten alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrası ile söz konusu bozma hükmü uyarınca verilecek kararın sonucu dava konusu özel usulsüzlük cezasının değinilen firmadan alınan faturalardan kaynaklanan kısmını etkileyeceğinden, özel usulsüzlük cezasının adı geçen firmadan temin edilen faturalara ilişkin hüküm fıkrasını bozan, … ve …’tan alınan faturaların gerçeği yansıtmadığının somut olarak tespit edilemediği gerekçesiyle tarhiyatın sözü edilen mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan bölümünün kaldırıldığı dikkate alındığında, özel usulsüzlük cezasının bu kısmının dayanağı kalmadığından yazılı gerekçeyle kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle özel usulsüzlük cezasının … ve …’tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemini ise reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin 15/01/2020 tarih ve E:2016/11349, K:2020/32 sayılı kararının; davacı tarafından, … Metal İnşaat Hafriyat Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda firmalarını bağlayan saptamalara yer verilmediği ve değinilen raporun tebliğ edilmediği, gerek kendi şirketleri vergi inceleme raporunun gerekse … Metal İnşaat Hafriyat Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkındaki vergi tekniği raporunun varsayıma dayalı düzenlendiği, davaya konu tedarik hizmeti ile yapı malzemesinin kullanılacağı yapının kamu kurumu olan 400 yataklı hastane inşaatı olup, denetim gereği malın şantiyeye alınması sırasında malı teslim eden firmadan başkasının faturası ile giriş yapılamayacağı, … Metal İnşaat Hafriyat Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda bazı yoklamalarda olmadığı tespit edilse de bunun haricinde somut saptama bulunmadığı ve belirtilen tarihler haricinde de adresinde olmadığı sonucuna ulaşılamayacağı, dolayısıyla 2008 yılı başı ile adresinde bulunmadığı 07/04/2009 tarihleri arasını kapsayacak şekilde düzenlediği faturaların sahte kabul edildiği; davalı idare tarafından ise usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek düzeltilmesi istenmiştir.

Savunmanın Özeti : Davalı idare tarafından savunma verilmemiş; davacı tarafından ise vergi inceleme elemanınca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 134. maddesi uyarınca bir inceleme yapılmadığı, sadece dava konusu faturaların kayıtlarında yer alıp almadığının tespit edildiği, faturaların sahteliği yönünde araştırma ve inceleme gerçekleştirilmediği belirtilerek davalı idarenin karar düzeltme isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Üçüncü Dairesince verilen kararın tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının; …’tan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince davalı idarenin kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçesinde ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Üçüncü Dairesinin 15/01/2020 tarih ve E:2016/11349, K:2020/32 sayılı kararının; tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının; …’tan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına karar verildikten sonra davalı temyiz istemi bu yönden yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinde mükelleflerin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden,kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak, düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 34. maddesinin 1.bendinde ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği öngörülmüştür.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendinde vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu kurala bağlanmıştır.
Yükümlülerin 3065 sayılı Yasa’nın 29. maddesinde öngörülen vergi indirimini yapabilmeleri için,vergisi indirim konusu yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması ve kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen katma değer vergisinin gerçekten ödenmiş olması zorunludur.
Dava konusu tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporunda atıf yapılan … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, perakende inşaat malzemeleri ve hırdavat satışı işi ile iştigal etmek üzere 22/01/2009 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği ve 15/01/2010 tarihinde mükellefiyetinin re’sen terk ettirildiği, 27/01/2009 tarihli işe başlama yoklamasında işyerinde büro malzemeleri, raflar ve bir miktar ticari emtianın bulunduğu, 29/01/2009 tarihinde bir başka adreste inşaat malzemeleri ve yedek parça işi ile iştigal edeceğini belirtip mükellefiyetinin terkinini istediği, 03/02/2009 tarihli yoklamada ikinci verdiği adrese gidildiği, ancak mükellefin ilgili adreste faaliyet göstermediği, tanınmadığının tespit edildiği, 12/02/2009 tarihli dilekçe ile adresinin farklı olduğu ve yeniden yoklama talep edilmesi üzerine gerçekleştirilen 13/02/2009 tarihli yoklamada, faaliyet konusunun inşaat tadilat boya tamir ve bakım işi olacağının beyan edildiği, işyerinde muhtelif inşaat malzemeleri ile demirbaş olarak bir adet masa ve üç adet koltuk bulunduğu, 10/03/2009 tarihinde verilen dilekçede ikinci mükellefiyete ilişkin dilekçesinin kim tarafından verildiğinin bilinmeyip iptalinin istendiği, bu dilekçede adresini 27/01/2009 tarihli yoklama yapılan adres olarak bildirdiği, 11/09/2009 tarihli yoklamada adresin boş arsa olup mükellefin tanınmadığı, 15/09/2009 tarihinde de aynı hususun belirlendiği, mali müşavir … tarafından 19/06/2009 tariihnde verilen dilekçede mükellefin şüpheli hareketleri nedeni ile sözleşmenin feshdedildiğinin bildirildiği, 08/10/2009 tarihinde, 29/01/2009 tarihli yoklamada belirtilen adreste yapılan yoklamada adresin boş ve kapalı olduğunun anlaşıldığı, 13/11/2009 tarihli yoklamada mükellefin faaliyetine devam ettiği, kendisinin işyerinde olmadığı, işyeri büyüklüğünün yaklaşık 40 m2 olduğu, çalışan işçisinin bulunmadığı, işyerinde bulunan bir kişinin hiçbir şey bilmediği, sorulan sorulara cevap vermediği, işyerinde yaklaşık 40.000 TL tutarında mal bulunduğunun beyan edildiği, 09/12/2009 tarihinde, 27/01/2009 tarihli yoklama adresinde yapılan yoklamada mükellefin faaliyetine devam ettiğinin görüldüğü, işyerinde 1 masa, 1 koltuk, 1 evrak dolabı, muhtelif ebatlarda ahşap raflar ve çeşitli emtialar bulunduğu, işyerinin 125 m2 olup aylık 500,00 TL kira ödendiği, 5 sigortalı işçi çalıştırdığı, şube ve deposunun bulunmadığının tespit edildiği, 2009 ve 2010 dönemleri için muhtasar beyanname vermediği, 2009 yılında 7 şirkette ortak, bunların 5’inde de kanuni temsilci olduğu, 2009 döneminde toplam 2.367.806 TL, 2010 döneminde toplam 290.000 TL matrah beyan ettiği, Bs formu düzenlemediği, 2009 yılında 5333 belgede katma değer vergisi hariç 65.101.545 TL tutarında fatura düzenlediği, 2010 yılında düzenlemiş olduğu belge tutarının ise 603 belgede katma değer vergisi hariç 9.530,539 TL olduğunun Vedop merkezi sorgulamalarından görüldüğü, 2009 yılında sadece katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, defter ve belge isteme yazısının mükellefe tebliğ edilemediği, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediği, yüksek tutarlı katma değer vergisi beyan edilmesine karşın ya düşük miktarlı ödenecek vergi çıktığı ya da hiç ödenecek vergi çıkmadığı, 2009 ve 2010 yılında yasal defter tasdikine dair tarh dosyasında bir bilgi bulunmadığı, işyerinde bulunan mallar ve diğer tespitleri neticesinde katma değer vergisi matrahlarında belirtilen miktarda satış yapabilecek kapasitede olmadığı, düzenlenen tüm faturaların sahte olarak değerlendirilmesi gerektiği yolunda saptamalara yer verilmiştir.
Bu tespitlerin, … tarafından davacı adına düzenledikleri faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifası içermediğini kanıtlayıcı mahiyette olduğu olayda, söz konusu faturalara dayalı indirimlerin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığından, Vergi Mahkemesi kararının, ulaştığı aksi yöndeki yargı uyarınca tarhiyatın sözü edilen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Öte yandan yukarıdaki bozma hükmü uyarınca verilecek kararın sonucu dava konusu özel usulsüzlük cezasının, sözü edilen şahıs tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmını etkileyeceğinden, temyiz istemine konu kararın; özel usulsüzlük cezasının değinilen kısmının, bozma kararı üzerine verilecek karar sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idare temyiz isteminin kabulüyle … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının … tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, Daire kararının diğer hüküm fıkralarına yönelik taraflarca ileri sürülen nedenler ise 2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinde yazılı sebeplerden hiçbirine girmediğinden karar düzeltme istemlerinin söz konusu hüküm fıkraları yönünden reddine,10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.