Danıştay Kararı 3. Daire 2020/2091 E. 2023/234 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2020/2091 E.  ,  2023/234 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2091
Karar No : 2023/234

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av…
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …. Vergi Mahkemesinin … tarih E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılarak mal varlığı hazineye intikal ettirilen, ticaret sicil kaydı terkin edilerek mükellefiyeti ve tüzel kişiliği sonlandırılan … Özel Eğitim Hizmetleri ve Eğitim Araçları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi hakkında amortismana tabi emtianın satışından elde edilen ve özel fonlar hesabına alınan tutarın yeni değer iktisabında kullanılma ihtimali kalmadığından 2016 Temmuz ila 2017 Haziran özel hesap dönemi karına ilavesi ile matrah farkı olarak dikkate alınarak 14/02/2017 tarihine kadar beyan edilmesi gerektiği yönünde saptamaları içeren vergi tekniği raporunu done alan takdir komisyonu kararına dayanılarak 2016 Temmuz ila 2017 Haziran özel hesap dönemi için kanuni temsilcisi sıfatıyla re’sen salınan kurumlar vergisi ve tekerrür hükümleri uyarınca artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının, ticaret sicilinden re’sen silindiği hususu 19/10/2016 tarih ve 9179 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilen … Özel Eğitim Hizmetleri ve Eğitim Araçları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ni temsil ve ilzam etmek üzere üç yıl süre ile yönetim kurulu üyesi seçilerek, diğer iki kanuni temsilci ile birlikte yetkili kılındığına ilişkin 31/01/2014 tarihli yönetim kurulu kararının 12/02/2014 tarih ve 8506 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, yönetim kurulu üyesi olarak temsil yetkisinin sona erdiği ve anılan şirketin yönetim organının yetkilerinin tümünün kayyım heyetine devredildiğine ilişkin 15/07/2016 tarihli yönetim kurulu kararının 02/08/2016 tarihli 9128 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, dava konusu cezalı verginin, pasif hesaba alındığı tespit edilen tutarın 14/02/2017 tarihinde beyan edilmemesi nedeniyle takdir komisyonu kararı uyarınca salındığı dikkate alındığında, vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği tarihte kanuni temsilci olmayan davacı adına yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca tüzel kişiliği terkin edilen davacının kanuni temsilcisi olduğu Safa Özel Eğitim Hizmetleri ve Eğitim Araçları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporu done alınarak davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu tarhiyata done alınan ve asıl amme borçlusu şirket adına tanzim edilen vergi tekniği raporunda belirtilen beyanname verilmesi gereken 14/02/2017 tarihinde asıl borçlu şirket kapatılarak faaliyetine son verildiği gibi temsilcilik görevinin de 15/07/2016 tarihinde kayyım atanması ile sona erdiği, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinin 3. bendi uyarınca böyle bir sorumluluğun Maliye Bakanlığı’nda olduğu ve amme alacağının öncelikle asıl amme borçlusu şirkete ait malvarlığı üzerinden karşılanması gerektiği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.