Danıştay Kararı 3. Daire 2020/1225 E. 2022/5760 K. 27.12.2022 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2020/1225 E.  ,  2022/5760 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/1225
Karar No : 2022/5760

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü

KARŞI TARAF (DAVACI) : Tasfiye Halinde … İnşaat Taahhüt Elektrik Elektronik Tıbbi Malzeme Pazarlama Temizlik Gıda Makine Bakım Onarım Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği ve bir kısım kazancını kayıt ve beyan dışı bıraktığı yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak 2016 yılının Ocak ila Ekim ve Aralık dönemleri için re’sen salınan katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri gereğince artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının, vergi inceleme tutanağında tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunmasına karşın davalı idare tarafından, 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 5. maddesinin 7. fıkrası ile 2018/1 sayılı İç Genelge hükümleri gereğince söz konusu talebinin dikkate alınmadığı belirtilmiş ise de davacının ilgili bulunduğu dönemler için 7143 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımı yapmadığı dolayısıyla tarhiyat öncesi uzlaşma talebinin göz ardı edilmesini gerektirecek bir durum bulunmadığı anlaşıldığından yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu cezalı vergi kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının alımlarının bir kısmını sahte faturalarla
belgelendirdiği ve bir kısım kazancını kayıt ve beyan dışı bıraktığının tespit edilmesi nedeniyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinin 2. fıkrasının 4. bendi gereğince dönem matrahlarının re’sen takdir edildiği, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29 ve 34. maddelerine göre sahte belgelerde gösterilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 27/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.