Danıştay Kararı 3. Daire 2019/6061 E. 2020/4318 K. 02.11.2020 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2019/6061 E.  ,  2020/4318 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/6061
Karar No : 2020/4318

Kararın Düzeltilmesini İsteyen : … İnşaat Taahhüt Turizm Ticaret Limited Şirketi

Vekili : Av. …

Karşı Taraf : … Vergi Dairesi Müdürlüğü

Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davacı şirket adına… tarih ve … numaralı tutanağa istinaden fatura düzenlemediğinden bahisle 2012 yılının Mart dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasını, hesap döneminin kapanmasından sonra, 17/07/2013 tarihinde düzenlenen tutanağa dayanılarak ceza kesilmesinin maddenin öngörülüş amacına uygun düşmediği gerekçesiyle kaldıran … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararını, belge verilmediğinin veya alınmadığının açıkça tespit edilmesi halinde zamanaşımı süresi içinde özel usulsüzlük cezası kesilebileceğinin kabulü gerektiğinden, davacı şirket tarafından söz konusu işlem için fatura düzenlemediğine ilişkin hukuken geçerli biçimde somut bir tespit bulunup bulunmadığı yönünde değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle bozan Danıştay Üçüncü Dairesinin 25/04/2019 tarih ve E:2016/5544 K:2019/2841 sayılı kararının, satış sözleşmesindeki şartın yerine getirilmemesi üzerine taşınmazın iade edilmesi nedeniyle gerçekleşmemiş bir eylemden dolayı kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek düzeltilmesi istenilmiştir.

Savunmanın Özeti :Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi :Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince kararın düzeltmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan kararın düzeltilmesi isteminin kabulüne ve Danıştay Üçüncü Dairesinin 25/04/2019 tarih ve E:2016/5544 K:2019/2841 sayılı kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra temyiz istemi yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceğinin kurala bağlandığı, aynı Kanun’un 134. maddesinde, vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından “… ili … ilçesi … köyü … mevkii … parsel”de kayıtlı taşınmazın 1/2 hissesinin 05/03/2012 tarihinde 1.800.000,00 TL’ye satın alındığı, sonrasında 26/03/2012 tarihinde yine aynı bedelle satıldığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu olayda, satış işlemi için fatura düzenlemediğinden bahisle özel usulsüzlük cezası kesilmiş ise de taşınmazın alışından kısa bir süre sonra satış sözleşmesindeki şart gerçekleşmediği için aynı bedelle iade edildiği görüldüğünden, yukarıda değinilen yasal düzenleme gereğince vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin esas olduğu göz önünde bulundurulduğunda işlemin satış olmaması ve bu nedenle fatura düzenleneceğinden bahsedilemeyeceğinden yazılı gerekçeyle özel usulsüzlük cezasını kaldıran Vergi Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine 02/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinde yazılı sebeplerden hiçbirine uymadığından, karar düzeltme isteminin reddi gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.