Danıştay Kararı 3. Daire 2019/5346 E. 2023/867 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2019/5346 E.  ,  2023/867 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/5346
Karar No : 2023/867

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Yeminli mali müşavir olan davacının, … Petrol Madeni Yağ Kimyevi Maddeler Üretim Pazarlama İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporlarının gerçeği yansıtmadığından bahisle 2011 yılının Ocak ve Şubat dönemlerine ait özel tüketim vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ile gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla adına müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla tanzim edilen … tarih ve 3 ile 4 takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesinin 1.fıkrasına, 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu ve bu Kanun’un 12. maddesine dayanılarak düzenlenen, Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine ve 18 Sıra Nolu Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliğinde yer alan düzenlemeler gereğince yeminli mali müşavirlerin işlemlerini tasdik ettikleri mükelleflerle ilgili olarak her türlü araştırma ve inceleme yetkilerinin bulunduğu, tasdik edilmiş işlemlerin bu tasdik kapsamında kamu idarelerince de incelenmiş olarak kabul edileceği ancak tasdik esnasında kasten veya veya mesleğin gerektirdiği dikkat ve özenin gösterilmemesi sonucu vergi ziyaı bulunması halinde ise ziyaa uğratılan vergi ve kesilen cezaların kesinleşmesinden sonra vadesinde ödenmemesi durumunda, bu vergi ve cezalardan dolayı mükellefle birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla ödeme emriyle takip edilebileceği, davacının hizmet sunduğu asıl borçlu şirket hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporunda, şirketin on numara yağ ticareti yaptığı, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun sağladığı avantajlardan usulsüz yararlandığı, bu durumu gizlemek ve ayrıca komisyon geliri elde etmek amacıyla 2011 ve 2012 yıllarında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlendiği tespitlerine yer verildiği, sözü edilen rapora atıf yapılmak suretiyle tanzim edilen vergi inceleme raporlarına dayanılarak şirket adına yapılan özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi tarhiyatlarına karşı dava açılmadığı, davacı hakkında düzenlenen Yeminli Mali Müşavirlik Sorumluluk Raporunda, şirket adına salınan cezalı vergi ve hesaplanan gecikme faizinden davacının 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olmasının gerektiğinin öngörülmesi üzerine dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiğinin anlaşıldığı olayda, her ne k… asıl borçlu şirket adına yapılan tarhiyat dava açılmaksızın kesinleşmiş ise de davacının müşterek ve müteselsilen sorumluluğuna gidilebilmesi için adına tanzim edilen ödeme emirleri içeriği vergi borçlarının hukuka uygun olup olmadığının incelenmesi gerektiği, bu kapsamda gerçekleştirilen incelemede, asıl borçlu şirket hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporu ile bu rapora atıfta bulunulan vergi inceleme raporlarında yer alan saptamaların söz konusu şirketin ithal ettiği baz yağı üretiminde kullanmaksızın doğrudan ya da basit bir karışımla yoğunluğu değiştirilmiş şekilde teslim ettiği hususunu ortaya koyacak mahiyette olmadığı, şirketin faaliyetinin on numara yağ üreticisi kurumların yöntemleriyle birebir örtüştüğü varsayımıyla yapılan tarhiyata dayanılarak yeminli mali müşavir olan davacının müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla takibinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : … Gres Petrol Madeni Yağ Kimyevi Maddeler Üretim Pazarlama İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında davacı tarafından, 30/12/2010- 15/01/2011 dönemine ilişkin üretim tasdik raporlarında ithal ettiği baz yağın bir kısmının yağlama müstahzarları imalatında sarf malzemesi olarak kullanıldığı, diğer kısmının ise hammadde olarak stoklarında mevcut olduğu belirtilmesine karşın şirket adına tanzim edilen vergi tekniği raporunda 2011 yılında ithal edilen baz yağın doğrudan veya basit karışımla yoğunluğu değiştirilmiş baz yağ olarak teslim edildiğinin saptandığı, özel tüketim vergisi içerir satış belgelerinin muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge, diğer faturaların ise sahte belge olarak değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı, davacının yeterli araştırma ve analiz yapmadığı, asıl borçlu şirket adına salınan cezalı vergi ve hesaplanan gecikme faizinden sorumlu olduğu, dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
2575 sayılı Danıştay Kanununa 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek 1. madde uyarınca hüküm veren Danıştay Üçüncü ve Yedinci Dairelerince oluşturulan Müşterek Kurulca işin gereği görüşülüp düşünüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Yeminli mali müşavir olan davacının … Gres Petrol Madeni Yağ Kimyevi Maddeler Üretim Pazarlama İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporlarıyla vergi kaybına neden olduğundan bahisle müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla adına düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesinde; Maliye Bakanlığının, vergi beyannamelerinin 3568 sayılı Kanun’a göre yetki almış serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler tarafından da imzalanması mecburiyetini getirmeye, bu mecburiyeti beyanname çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya, bu uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu belirtilmiş, aynı maddede beyannameyi imzalayan veya tasdik raporunu düzenleyen meslek mensuplarının, imzaladıkları beyannamelerde veya düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza ve gecikme faizlerinden mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı kurala bağlanmıştır.
3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun ”Tasdik ve Tasdikten Doğan Sorumluluk” başlıklı 12. maddesinin 1. fıkrasında; yeminli mali müşavirlerin gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin mali tablolarının ve beyannamelerinin mevzuat hükümleri, muhasebe prensipleri ile muhasebe standartlarına uygunluğunu ve hesapların denetim standartlarına göre incelediklerini tasdik edecekleri, 4. fıkrasında; yeminli mali müşavirlerin yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumlu oldukları, yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, yaptıkları tasdikin kapsamını düzenleyecekleri raporda açıkça belirtmeleri gerektiği, aynı maddeye 10/09/2014 tarih ve 6552 sayılı Kanun’un 107. maddesiyle eklenen 5. fıkrada ise; yeminli mali müşavirlerin tasdikten doğan mali sorumlulukları ile disiplin sorumluluklarının ayrı ayrı müstakil bir rapor ile tespit edileceği, bu kapsamda yeminli mali müşavir hakkında sorumluluk raporu yazılabilmesi için yeminli mali müşavirin yazılı savunmasının isteneceği, savunma isteme yazısının tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde savunma yapılmaması durumunda ilgili yeminli mali müşavirin savunma hakkından vazgeçmiş sayılacağı hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda anılan yasal düzenlemelere göre, düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, kesilecek ceza ve hesaplanacak gecikme faizinden mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacak olan yeminli mali müşavirlerin mali sorumluluğu müstakil bir rapor ile tespit edilecek olup sorumluluğa ilişkin bu raporun düzenlenebilmesi için yazılı savunmalarının alınması gerekmektedir.
Davacının, yazılı savunması alınmaksızın düzenlendiği anlaşılan görüş ve öneri raporuna (mali sorumluluk raporu) dayanılarak mali sorumluluğun hukuka uygun biçimde ortaya konulduğu sonucuna ulaşılamayacağından, müştereken ve mütelselsilen sorumluluk koşullarının oluştuğunun kabulü suretiyle tanzim edilen dava konusu ödeme emirlerini yazılı gerekçeyle iptal eden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunu reddeden Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.