Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/380 E. , 2022/260 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/380
Karar No : 2022/260
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınamayan 2016 yılının Ocak ila Aralık ve 2017 yılının Ocak ila Nisan dönemlerine ait katma değer vergisi, gelir (stopaj) vergisi, özel usulsüzlük cezası ve fer’ilerinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 31/01/2017 tarih ve 9253 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilanda, davacının 25/01/2017 tarihinde asıl borçlu şirketin yönetim kurulu üyeliğine seçildiği, yönetim kurulu başkanına ise şirketi her konuda münferiden temsil ve ilzam yetkisi verildiği, resmi dairelere verilecek beyanname ve diğer bilgi ve belgelerin şirketi (B) grubu imza yetkilileri tarafından imzalanacağının belirtildiği, (B) grubu imza yetkilileri arasında ise davacının adının bulunmadığı, 12/04/2017 tarih ve 9304 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilanda ise yönetim kurulu üyesi olan davacının bu görevinden istifa ettiğinin … Noterliği’nin … tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile bildirildiği, davacının fiili olarak sadece 15 gün süreyle yönetim kurulu üyesi olduğu, söz konusu süre içerisinde de şirket adına vergi daireleri nezdinde kanuni ödevlerin yerine getirilmesine dair temsil ve ilzam yetkisi bulunmadığından, kanuni temsilcisi sıfatıyla takibinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Ödeme emirlerine itiraz sebeplerinin sınırlı olduğu, kamu alacağının şirketin kanuni temsilcisi olan davacıdan tahsili için düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacının 25/01/2017 tarihinde asıl borçlu … Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nde yönetim kurulu üyeliğine seçildiği ve bu görevinden istifa ettiği hususunun … Noterliği’nin … tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile bildirildiği, şirket tüzel kişiliğince beyan edilen ancak vadesinde ödenmeyen katma değer vergisi, gelir (stopaj) vergisi ve fer’ileri ile süresinden sonra verilen beyanname üzerine kesilerek tahakkuk eden özel usulsüzlük cezalarının şirketten tahsil edilememesi üzerine kanuni temsilcisi sıfatıyla adına dava konusu ödeme emrinin tanzim edildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesinde, tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin yerine getirilmemesi yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu ödeme emriyle istenen kamu alacakları, şirket tüzel kişiliğince beyan edilen ancak vadesinde ödenmeyip şirket mal varlığından tahsili mümkün olmayan vergiler ile süresinden sonra verilen beyanname üzerine kesilerek tahakkuk eden özel usulsüzlük cezalarından kaynaklanmakta olup beyan ve ödeme dönemlerinde şirketin kanuni temsilcisi olmayan davacının, söz konusu vergi ödevlerinin yerine getirilmesi konusunda sorumluluğu bulunduğundan söz edilemeyeceğinden yazılı gerekçeyle ödeme emrini iptal eden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 31/01/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.