Danıştay Kararı 3. Daire 2018/4540 E. 2020/6022 K. 23.12.2020 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2018/4540 E.  ,  2020/6022 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/4540
Karar No : 2020/6022

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARIŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak sözü edilen faturalara dayalı indirimlerin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosuna göre 2013 yılının Nisan ila Ekim ve Aralık dönemlerine ait katma değer vergisi iade alacağının azaltılması işleminin iptali ile aynı yılın Temmuz dönemi için re’sen salınan katma değer vergisi ve tekerrür hükümleri uyarınca %50 oranında artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği, bu faturalara dayalı katma değer vergisi indirimlerinin reddedildiği ve reddedilen 203.976,25 liranın 197.129,31- Liraya isabet eden kısmının katma değer vergisi iade alacaklarından mahsup edilmek suretiyle tahsil edildiği, 6.846,94-Lira fark tutar için ise vergi ziyaı cezalı tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı olayda, idarece, indirimi reddedilen katma değer vergisinin tamamına ilişkin olarak vergi/ceza ihbarnamesi düzenlenip davacıya tebliğ edilerek tarh işlemlerinin kesinleştirilmesi ve bunun neticesinde tahakkuk eden vergi/cezanın tahsili aşamasına geçilmesi gerekirken, indirimi reddedilen katma değer vergilerinin tamamına yönelik olarak tarh, tebliğ ve tahakkuk işlemi gerçekleşmeden, tarh edilen vergilerin bir kısmının davacıya ait katma değer vergisi iade alacaklarından mahsup edilerek tahsil edilmesi ve kalan kısım için tarhiyat yapılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı, hesap döneminin kapanmasından sonra düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasının da hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yapılan tarhiyat ve kesilen ceza kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği saptandığından yeniden düzenlenen beyan tablosuna göre yapılan tarhiyat ve kesilen cezada hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporu ile 2013 takvim yılının tüm dönemleri için tevkifata tabi işlemlerden kaynaklanan katma değer vergisi iade alacağı bulunan ancak bu alacakların iadesine ilişkin talepleri reddedilen davacının, … Orman Ürünleri Gıda Maddeleri İnşaat Limited Şirketi’nden olan emtia ve hizmet alımlarına ilişkin faturalara dayalı toplam 203.976,25 liralık indirimin, faturaların sahte olması nedeniyle reddedilerek, bu ret işlemi neticesinde ödenecek vergi çıkmayan Nisan, Mayıs, Haziran, Ağustos, Eylül, Ekim ve Aralık dönemlerine ait iade alacağının toplam 197.129,31- Lira azaltılıdığı, Temmuz dönemi için 6.846,94-Lira ödenecek vergi çıktığından tarhiyat yapıldığı, aynı zamanda Ekim ve Kasım dönemlerine ait olup izleyen döneme devreden indirilebilecek vergi tutarlarında da azalma meydana gelen olayda, davanın çözüme kavuşturulması, faturaları kayıtlara intikal ettirilen şirket hakkında düzenlenip bir örneği dosyada bulunan vergi tekniği raporundaki tespitlerin değerlendirilmesine bağlı bulunduğundan, uyuşmazlığı yazılı gerekçeyle sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki kararda hukuka uygunluk bulunmadığı düşüncesiyle Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, 2013 yılında alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak sözü edilen faturalara konu indirimlerin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosuna göre 2013 yılının Nisan ila Ekim ve Aralık dönemlerine ait katma değer vergisi iade alacağı azaltılmış, ödenecek verginin çıktığı Temmuz dönemi için re’sen katma değer vergisi salınmış ve tekerrür hükümleri uyarınca %50 oranında artırılarak bir kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Davaların karara bağlanması” başlıklı 22. maddesinin 1. fıkrasında, konular aydınlandığında meselelerin sırasıyla oya konulacağı ve karara bağlanacağı, “Kararda Bulunacak Hususlar” başlıklı 24. maddesinin (e) bendinde de; kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesi ve hükmün belirtileceği, 49. maddesinde, temyiz incelemesi sonunda Danıştay’ın (a) görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, (b) hukuka aykırı karar verilmesi, (c) usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı hükümlerine yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 134. maddesinde, vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hüküm altına alınmıştır.
3065 sayılı Kanun’un 29. maddesinde ise öngörülen vergi indirimi için vergisi indirim konusu yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması ve kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen katma değer vergisinin ödenmiş olması gerektiği, 34. maddesinin 1. bendinde ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Mükelleflerin katma değer vergisi beyannameleri üzerinden adlarına vergi tahakkuk ettirilmesi, hesapladıkları vergi tutarının indirebilecekleri vergi tutarından fazla olmasına; başka bir anlatımla, vergiye tabi işlemleri için düzenledikleri belgeler üzerinden hesapladıkları verginin, bu işlemlerle ilgili alış vesikalarında gösterilen vergiden indirilmesi sonucunda ortaya bakiye verginin çıkmasına bağlıdır. Beyan edilen indirilecek vergi tutarının hesaplanan vergi tutarını aştığı hallerde ise vergi tahakkuk etmeyecek olmakla birlikte, izleyen döneme devreden indirilebilecek vergi tutarı hesaplanan vergi tutarında azalacaktır.
Tespit edilen hasılat farkının beyanlara ilave edildiği ya da yasal olmadığı saptanan indirimlerin beyanlardan çıkarıldığı ya da her iki durumun birlikte gerçekleşerek bir kısım katma değer vergisinin beyan dışı bırakıldığı, yersiz indirim konusu yapıldığı ya da haksız yere iadesine sebebiyet verildiği durumlarda mükellefler adına ikmalen ya da re’sen tarhiyat yapılabilmesi için belirtilen bu durumlara göre yeniden düzenlenen beyan tablosu sonucu ortaya ödenecek verginin çıkması gerekir. Yani yeniden düzenlenen beyan tablosuna göre hesaplanan verginin indirilebilecek vergi tutarını aşmadığı bir durumda, bir kısım hasılatın kayıt ve beyan dışı bırakılmış olması, yasal olmayan indirimlerin reddedilmesi ya da her iki durumun birlikte gerçekleşmiş olması tarhiyat yapılabilmesi yeterli olmayacaktır.
Tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporu ile 2013 takvim yılının tüm dönemleri için tevkifata tabi işlemlerden kaynaklanan katma değer vergisi iade alacağı bulunan ancak bu alacakların iadesine ilişkin talepleri reddedilen davacının, … Orman Ürünleri Gıda Maddeleri İnşaat Limited Şirketi’nden olan emtia ve hizmet alımlarına ilişkin faturalara dayalı toplam 203.976,25 liralık indirimi, faturaların sahte olması neden gösterilerek reddedilmiş, bu ret işlemi neticesinde ödenecek vergi çıkmayan Nisan, Mayıs, Haziran, Ağustos, Eylül, Ekim ve Aralık dönemlerine ait iade alacağı tutarı toplam 197.129,31- Lira azaltılmış, Temmuz dönemi için 6.846,94-Lira ödenecek vergi çıkmış, aynı zamanda Ekim ve Kasım dönemlerine ait olup izleyen döneme devreden indirilebilecek vergi tutarlarında da azalma meydana gelmiştir.

Maddi olayla ilgili bu açıklamalar yanı sıra davacının dava dilekçesindeki talepleri birlikte değerlendirildiğinde, davanın, 2013 yılının Temmuz dönemi için salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile indirilecek katma değer vergisi tutarının dolayısıyla iade alacağının azaltılması işlemine karşı açıldığının kabulü gerekmektedir.
Öte yandan, davacının, katma değer vergisi iade taleplerinin reddedilmiş olması nedeniyle iade alamadığı vergi inceleme raporunda açıkça belirtilmiştir.
Katma değer vergisi alacağı iade edilmediği için kayıtlara intikal ettirildiği ileri sürülen sahte faturalar nedeniyle haksız iadeye sebebiyet verildiğinden dolayısıyla bu haksız iadenin geri alınması amacıyla reddedilen indirim tutarında tarhiyat yapılması gereğinden söz edilemeyeceğinden, Vergi Mahkemesince, maddi olayın yanlış nitelendirilerek, indirimi reddedilen katma değer vergisinin tamamına ilişkin olarak vergi ve ceza ihbarnamesi düzenlenip davacıya tebliğ edilerek tarh işlemlerinin kesinleştirilmesi ve bunun neticesinde tahakkuk eden vergi ve cezanın tahsili aşamasına geçilmesi gerekirken, indirimi reddedilen katma değer vergilerinin tamamına yönelik olarak tarh, tebliğ ve tahakkuk işlemi gerçekleşmeden, tarh edilen vergilerin bir kısmının davacıya ait katma değer vergisi iade alacaklarından mahsup edilerek tahsil edilmesi ve kalan kısım için tarhiyat yapılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı yolundaki gerekçenin hükme esas alınması yargılama usulüne uygun düşmemiştir.
Buna göre bir kısım emtia ve hizmet alımının sahte faturalarla belgelendirildiği yolundaki saptamaları içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan tarhiyata ve indirilecek katma değer vergisi tutarının dolayısıyla iade alacağının azaltılması işlemine karşı açılan davanın çözüme kavuşturulması, faturaları kayıtlara intikal ettirilen … Orman Ürünleri Gıda Maddeleri İnşaat Limited Şirketi hakkında düzenlenip bir örneği dosyada bulunan vergi tekniği raporundaki tespitlerin değerlendirilmesine başka bir anlatımla bu faturalara dayalı indirimlerin reddedilmesinin ve bunun sonucu olarak katma değer vergisi iade alacağının azaltılması işleminin yerinde olup olmadığının ortaya konulmasına bağlı bulunduğundan, uyuşmazlığı yazılı gerekçeyle sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/12/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.