Danıştay Kararı 3. Daire 2017/4421 E. 2020/3787 K. 14.10.2020 T.

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2017/4421 E.  ,  2020/3787 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/4421
Karar No : 2020/3787

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemesi nedeniyle katma değer vergisi indirimleri reddedilmek suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2010 yılının Aralık ve 2011 yılının Ocak ila Ekim dönemleri için re’sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Mahkemelerince, davacı tarafından ibraz edilen defter ve bilgilerin davalı idareye gönderilmesi neticesinde idare tarafından düzenlenen 30/11/2016 tarihli basit raporda, davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Reklam Prodüksiyon Tanıtım Film Ticaret Limited Şirketi hakkında sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği yönünde tespit ve rapor bulunduğunun belirtildiği, bu durumda tarhiyatın bu mükelleften alınan faturalara isabet eden katma değer vergisinin reddedilerek yapıldığının anlaşıldığı, anılan mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan saptamalardan düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna ulaşılamayacağından yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk görülmediği, davacının defter ve belgelerini süresinde ibraz etmeyerek ibraz yükümlülüğünü ihlal ettiği açık olduğundan kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi kaldırılmış, özel usulsüzlük cezası yönünden ise dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğunun belirtildiği, aynı Kanun’un 49. maddesinin 2. fıkrasında ise bozma nedenlerinin sayıldığı, olayda, dava konusu tarhiyat davacının tüm indirimlerinin reddi suretiyle yapılmasına karşın, Mahkemece, dava dosyasına ibraz edilen belgelerin idareye gönderilmesi neticesinde düzenlenen raporda … Reklam Prodüksiyon Tanıtım Film Ticaret Limited Şirketinden alınan faturalara yönelik eleştiri bulunması üzerine tarhiyata ilişkin incelemenin sadece bu firmadan alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden gerçekleştirilmesi neticesinde tarhiyat yönünden eksik bir inceleme yapıldığı gerekçesiyle Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Defter ve belgelerin mücbir sebep olmaksızın süresinde inceleme elemanına ibraz edilmemesinin re’sen tarh sebebi olduğu, yapılan tarhiyat sonrasında inceleme elemanına ibraz edilmeyen defter ve belgelerin mahkemeye ibraz edilmesinin hukuki bir değerinin bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Dava; davacı adına, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemesi nedeniyle katma değer vergisi indirimleri reddedilmek suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2010 yılının Aralık ve 2011 yılının Ocak ila Ekim dönemleri için re’sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkin olup, yapılan yargılama esnasında Mahkemeye ibraz edilen defter ve belgelerin davalı idareye gönderilmesi neticesinde idarece düzenlenen basit raporda bir mükelleften alınan faturalar yönünden eleştiri getirilmesi üzerine Mahkemece sadece; bu şirket hakkındaki tespitler irdelenerek tarhiyatın tamamı hakkında karar verildiği, bu karara yöneltilen istinaf başvuruları üzerine istinaf merciince eksik incelemeye dayalı hüküm kurulduğu gerekçesiyle mahkeme kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderildiği görülmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanunun 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu, “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu halde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği, 5. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye göndereceği, bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararlarının kesin olduğu kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Belirtilen hükümlerin değerlendirilmesinden; ilk derece mahkemesince verilen kararda istinaf aşamasında tespit edilen maddi veya hukuki eksikliklerin bölge idare mahkemesi tarafından tamamlanarak nihai kararın da bölge idare mahkemesi tarafından verileceğinin genel kural olduğu; ancak, mahkemenin ilk inceleme üzerine vermiş olduğu kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunun haklı görüldüğü veya ilk derece mahkemesindeki davaya görevsiz ya da yetkisiz mahkeme tarafından yahut reddedilmiş ya da yasaklanmış hakim tarafından bakılmış olduğu hallerde, bölge idare mahkemesince karar kaldırılmak suretiyle dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine kesin olarak karar verileceği yönünde düzenleme getirildiği anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, 2577 sayılı Kanunun, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu yolundaki düzenlemesini içeren 45. maddesinin 2. fıkrasının, istinaf başvurusuna konu olacak kararlara karşı yapılan kanun yolu başvurularında dilekçelerdeki hitap ve istekle bağlı kalınmaksızın dosyaların bölge idare mahkemelerine gönderileceği kuralına dair cümleyle tamamlanması ve fıkrada Kanun’un “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesine herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olacağı yolundaki kuralın, istinaf dilekçeleri ve bu dilekçeler üzerine Kanunun 48. maddesine göre bölge idare mahkemelerince yapılacak işlemlerle ilgili olarak getirilmiş olduğunun kabulü gerekir. Başka bir ifadeyle, değinilen bu kuralın, Danıştay’ın temyiz incelemesi sonunda verdiği kararlarla ilgili 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin, istinaf incelemesi üzerine verilecek kararlar için de uygulama imkanı getirdiğinden söz edilemez.
Bu durumda, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, ilk inceleme üzerine ya da görevsiz ya da yetkisiz mahkeme tarafından yahut reddedilmiş ya da yasaklanmış hakim tarafından bakılmış bir davada verilmiş bir karar olmadığı dikkate alındığında, söz konusu kararda istinaf aşamasında tespit edilen maddi veya hukuki eksikliğin, 2577 sayılı Kanun’un 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, Vergi Dava Dairesince tamamlanarak istinaf başvurularının ve/veya davanın sonuçlandırılması gerektiğinden yazılı gerekçeyle verilen Vergi Dava Dairesi kararında yargılama usulüne uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
3. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 14/10/2020 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)- KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenen kararın dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında istemin kabulünü gerektirecek durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.