Danıştay Kararı 3. Daire 2008/3892 E. 2009/1477 K. 29.04.2009 T.

3. Daire         2008/3892 E.  ,  2009/1477 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2008/3892
Karar No: 2009/1477

Temyiz Eden :
Vekili :
Karşı Taraf : Güzelhisar Vergi Dairesi Müdürlüğü-AYDIN
İstemin Özeti : Ortağı bulunduğu limited şirketin vergi borçları nedeniyle taşınmazlarına haciz uygulanan davacının haciz işleminin iptali istemiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddi yolundaki işleme karşı açılan davada; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 124’üncü maddesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına başvurabileceğinin kurala bağlandığı, davacının haczi öğrendiğini ileri sürdüğü 10.3.2008 tarihinden itibaren dava açma süresi içinde yaptığı başvuru üzerine dava açma süresi geçtikten sonra yanıt verildiği anlaşılmış olup, şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına başvurulması ve bu başvurunun reddi üzerine dava açılması mümkün olduğundan, düzeltme başvurusunun reddi üzerine açılan davanın incelenemeyeceği gerekçesiyle dava dilekçesi ve eklerinin Maliye Bakanlığına (Gelir İdaresi Başkanlığına) gönderilmesine karar veren … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; Maliye Bakanlığına başvurunun dava açma süresi geçtikten sonra söz konusu olabileceği, bu nedenle davalı idarenin yanıtı üzerine süresinde açılan davanın esasının incelenmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Savcı :
Düşüncesi : Davacının Vergi Dairesi Müdürlüğüne yaptığı düzeltme isteminin reddi işlemine karşı açılan davayı Maliye Bakanlığına tevdi eden mahkeme kararı temyiz edilmiştir.
Vergi uyuşmazlıklarının, 2577 sayılı Kanuna uygun biçimde vergi mahkemeleri nezdinde açılacak davalarla çözüme kavuşturulması esas ise de; uyuşmazlığın vergi hatasından kaynaklanması durumunda mükelleflerin; önce düzeltme yoluna başvurarak bu hatanın giderilmesini yetkili makamdan istemek, bu istemin reddinde ise dava açma süresine bağlı kalmak koşuluyla yargı yerine başvurma hakları bulunduğu gibi bu iki hakkı ayrı ayrı kullanmalarına engel bir düzenlemede bulunmamaktadır.
Davacının taşınmazlarına uygulanan haciz işleminde hata bulunduğu iddiasıyla vergi dairesine dava açma süresi içinde yaptığı düzeltme isteminin reddi işleminin dava konusu olduğu dikkate alınmadan dosyanın Merciine tevdii yolunda verilen mahkeme kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz istemine konu edilen vergi mahkemesi kararıyla; ortağı bulunduğu limited şirketin vergi borçları nedeniyle taşınmazlarının tapu kaydına haciz şerhi konulan davacının, kendisine bildirilen borç bulunmadığını ileri sürerek haciz işleminin iptali istemiyle davalı vergi dairesi müdürlüğüne yaptığı başvuru, düzeltme başvurusu olarak nitelendirilerek, mahkemece dava dilekçesi ve eklerinin Maliye Bakanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 116’ncı maddesinde vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak tanımlanmış ve bu hatalar, hesap hataları ve vergilendirme hataları başlığı altında 117 ve 118’inci maddelerde ayrı ayrı düzenlenmiş, 122’nci maddesinde mükelleflerin vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairelerinden yazı ile isteyebilecekleri, 124’üncü maddesinde ise vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri kurala bağlanmıştır.
Vergi yükümlülerince vergi idaresine yapılan her başvuru nedeniyle düzeltme yolunun izlendiği düşünülemez. Mükelleflerin hakkında bir işlem kurulması istemiyle dava açma süresi içinde vergi dairesine başvuru yoluyla yargı önüne getirdikleri davaların düzeltme hükümlerine göre çözümlenmesine olanak bulunmamaktadır.
Davacının, kendisine ait taşınmazların tapu kayıtlarına konulan haciz şerhiyle 10.3.2008 tarihinde haberdar olduğu taraflar arasında tartışmasız olan haciz işleminin iptali istemiyle 11.3.2008 tarihinde vergi dairesi müdürlüğüne başvurmuştur. Bu başvurusuna vergi dairesi müdürlüğü tarafından 11.4.2008 gün ve 11349 sayılı yazıyla verilen olumsuz yanıtın aynı gün tebliğ edilmesi üzerine, 18.4.2008 tarihinde vergi mahkemesinde dava açılmıştır.
Davacı tarafından başvurulan kamu alacağının tahsiline yetkili vergi dairesinin; konusu yukarıda açıklanan başvuru hakkında işlem kurmaya yetkili bulunduğu açık olup, Maliye Bakanlığının bu konuda kurabileceği bir işlem bulunmamaktadır.
Davacının, idari davaya konu olabilecek bir işlem tesisi için, dava açma süresi içinde yaptığı başvuruya olumsuz yanıt verilmesi suretiyle yetkili merci tarafından kurulan vergi dairesi müdürlüğü işleminin hukuka uygunluğu incelenerek karar verilmesi gerekirken, başvuru 213 sayılı Yasanın 122’nci maddesi kapsamında değerlendirilerek, düzeltme yolunun izlendiğinin kabulüyle yazılı gerekçeyle sonuçlandırılan vergi mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 29.4.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.