Danıştay Kararı 3. Daire 2007/2774 E. 2009/3005 K. 14.10.2009 T.

3. Daire         2007/2774 E.  ,  2009/3005 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2007/2774
Karar No: 2009/3005

Temyiz Eden : Yıldırım Vergi Dairesi Müdürlüğü-BURSA
Karşı Taraf :
Vekili :
İstemin Özeti : Davacı arsa ve konut yapı kooperatifinin 2002 yılı kurumlar vergisi beyannamesini vermemesi nedeniyle takdir komisyonunca belirlenen matrah farkı üzerinden adına re’sen salınan vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve hesaplanan fon payına karşı açılan davada; davacı kooperatifin üst birliğe üye olmaması ve banka hesabından faiz geliri elde etmek suretiyle ortak dışı işlem gerçekleştirmesi üzerine muafiyet koşullarını ihlal ettiği sonucuna varılarak adına tarhiyat yapılmış ise de, … Valiliği Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünün davalı vergi dairesi müdürlüğüne gönderdiği 3.6.2004 tarihli yazıda Bursa ili dahilinde yapı kooperatifleri üst birliği bulunmadığı hususunun açıkça belirtildiği, dört adet yapı kooperatifi bulunmasına karşın bunların nev’inin konut yapı kooperatifinden farklı olması nedeniyle konut yapı kooperatifleri birliğine ortak olmalarının mümkün olmadığının ifade edildiği ve uyuşmazlık döneminde …’da üye olunabilecek bir üst birlik bulunmadığı da açıkca görüldüğünden, üst birliğe üye olunmaması nedeniyle muafiyet şartlarının ihlal edildiğinden bahsedilemeyeceği, öte yandan amacı ortaklarına ekonomik biçimde konut, iş yeri veya bunların yapımına uygun arsa sağlamak olan davacı kooperatifin üyelerinden topladığı aidatları bankada değerlendirerek faiz geliri elde etmesi ortak dışı işlem olarak kabul edilemeyeceğinden re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve hesaplanan fon payında hukuka uygunluk bulunmadığı, cezanın gecikme faizine isabet eden kısmının ise düzeltme fişiyle terkin edildiği gerekçesiyle cezalı vergi ve fon payını kaldıran, düzeltme fişiyle terkin edilen kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar veren … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, cezalı vergi ve fon payının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının; Bursa Valiliği Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü yazısının vergi mahkemesince yanlış değerlendirildiği, toplu iş yeri yapı kooperatiflerinin yazıda belirtilen dört adet konut yapı kooperatifleri birliğine üye olamayacaklarının ifade edildiği, konut yapı kooperatiflerinin bu birliklere üye olmalarına engel bir durum bulunmadığı ve sadece ortaklarla iş görülmesi şartının da ihlal edildiği ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Kooperatif bir üst birliğe üye olmasa dahi, amacı üyelerini konut sahibi yapmaktan ibaret olduğundan ve banka hesabından elde ettiği faiz geliri kooperatifin ortak dışı işlemi olarak kabul edilmeyeceğinden cezalı vergiyi kaldıran vergi mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin reddi ve kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Davalı vergi dairesi müdürlüğüne hitaben yazılan 3.6.2004 tarihli Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü yazısında belirtilen davacı kooperatifin üye olabileceği dört adet konut yapı kooperatifinin (… Üretim Yapı Kooperatifleri Birliğinin daha önce üye olunabilecek bir üst kuruluş olarak kabul edilmediği de dikkate alınarak) tescil tarihleri incelenmek suretiyle ilgili vergilendirme olan 2002 yılında davacı konut yapı kooperatifinin üye olabileceği bir üst birlik olup olmadığı araştırıldıktan sonra üye olunabileceği halde olunmayan üst birlik tespit edilmesi halinde muafiyet koşullarının ihlal edildiğinin kabulü gerekeceğinden davacı kooperatifin faaliyeti kapsamında istisna edilmemiş tüm gelirlerinin vergilendirilebileceği de göz önünde bulundurulmak suretiyle matrahın hukuka uygunluğu araştırılarak yeniden karar verilmek üzere karar verilmesi gerekirken söz konusu yazının yanlış değerlendirilmesi sonucu cezalı verginin kaldırılması yolunda verilen vergi mahkemesi kararının temyiz istemine konu edilen hüküm fıkrasının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : Davacı kooperatif adına üst birliğe üye olmaması nedeniyle kurulan mükellefiyet işlemi ve takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden re’sen yapılan cezalı tarhiyata karşı açılan davayı kabul eden mahkeme kararı temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık döneminde yürürlükte bulunan Kurumlar vergisi Kanunu’nun 7.maddesinin 16.bendi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 93.maddesinin 4.fıkrası hükümleri uyarınca; kooperatifler, kooperatif birlikleri ve kooperatif merkez birliklerinin, faaliyete geçen üst kuruluşa girmedikleri takdirde kurumlar vergisi muafiyetinden faydalanmaları olanaklı değildir.
… Valiliği Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünün 3.6.2004 gün ve 4535 sayılı yazılarında … İl sınırları dahilinde yapı kooperatifleri üst birliği bulunmamakla birlikte dört adet Konut Yapı Kooperatifleri Birliğinin bulunduğu bildirilmesi ve davacı kooperatifin de bu dört yapı kooperatifi birliklerinden birine üye olmadığının sabit olması karşısında, davacı kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlandırılması mümkün bulunmadığından takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden yapılan tarhiyatın hukuka uygunluğunun araştırılarak uyuşmazlığın sonuçlandırılması gerekirken davacı kooperatifin muafiyet şartlarını ihlal etmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü yolunda verilen kararda hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı arsa ve konut yapı kooperatifinin üst birliğe üye olmaması ve banka hesabından faiz geliri elde etmek suretiyle ortak dışı işlem yapması nedeniyle muafiyet koşullarını ihlal ettiği sonucuna varılarak 2002 yılına ilişkin olarak vermesi gereken kurumlar vergisi beyannamesini vermemesi üzerine takdir komisyonunca belirlenen matrah farkı üzerinden adına re’sensalınan cezalı vergi ve hesaplanan fon payının vergi mahkemesince kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrası temyiz edilmiştir.
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun uyuşmazlıkla ilgili yılda yürürlükte olan 2362 sayılı Kanunla değişik 1’inci maddesinde kooperatiflerin kurumlar vergisine tabi olduğu ve kurum kazancının gelir vergisinin konusuna giren gelir unsurlarından oluşacağı hükme bağlanmış, 7’nci maddesinin (16) işaretli bendinde ise, esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile iş görülmesine dair hükümler bulunması şartı ile kooperatifler vergiden muaf tutulmuş, 4369 sayılı Kanunun 29.7.1998 tarihinde yürürlüğe giren 81/D-7 maddesiyle değişen parantez içi hükmüyle de muafiyet için yukarıdaki şartlarla birlikte üst birliğe üye olma zorunluluğu getirilmiştir.
Bu hükümlerden, kooperatiflerin kural olarak kurumlar vergisi mükellefi oldukları, ancak sözü edilen şartları birarada taşımaları halinde vergiden muaf olacakları anlaşılmaktadır.
Savunma dilekçesi ekinde yer alan … Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünün davalı … Vergi Dairesi Müdürlüğüne hitaben yazdığı 3.6.2004 tarihli yazıda, … ilinde yapı kooperatifleri üst birliğinin bulunmadığı, toplu iş yeri yapı kooperatiflerinin konut yapı kooperatifleri birliğine üye olmalarının mümkün olmadığı ve dört adet konut yapı kooperatifleri birliğinin bulunduğunun belirtilmesine karşın, vergi mahkemesince söz konusu yazıda yapı kooperatifleri ve toplu iş yeri yapı kooperatiflerine yönelik olarak yapılan açıklamaların yanlış değerlendirilmesi sonucunda davacı kooperatifin üye olabileceği konut yapı kooperatifleri üst birliğinin bulunmadığı yolunda yargıya varılması hukuka uygun düşmemiştir.
Bu durumda 29.7.1998 tarihinden itibaren vergiden muafiyet için üst birliğe üye olma şartı getirildiği dikkate alındığında, vergi mahkemesince, 3.6.2004 tarihli yazıda belirtilen üst kuruluşların tescil tarihleri de araştırılmak suretiyle, vergilendirme dönemi olan 2002 yılında üye olunabilecek bir üst birlik olup olmadığının saptanması gerekirken bu yönde bir inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Öte yandan, her ne kadar muafiyet şartlarına sahip bir kooperatifin nakit mevcudunu bankaya yatırarak elde ettiği faiz gelirinin ortak dışı bir işlem olarak kabul edilerek vergilendirilmesi mümkün değil ise de, muafiyet şartlarını taşımayan bir kooperatifin kurumlar vergisi mükellefi olarak beyan etmesi gereken kurum kazancına, elde ettiği faiz gelirini de dahil edeceği açık olduğundan vergi mahkemesince yapılacak inceleme sonucunda davacı kooperatifin muafiyet koşullarını taşımadığının saptanması halinde matrahın hukuka uygun olup olmadığı değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle verilen kararın cezalı vergi ve fon payının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle …. Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:.. sayılı kararının söz konusu hüküm fıkrasının bozulmasına, davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununun 13’üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 14.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.