Danıştay Kararı 3. Daire 2006/4719 E. 2007/2948 K. 05.11.2006 T.

3. Daire         2006/4719 E.  ,  2007/2948 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2006/4719
Karar No: 2007/2948

Temyiz Eden : Vergi Dairesi Müdürlüğü-KARABÜK
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Vergi borcundan dolayı haczedilen taşınmazın açık artırma yoluyla satılacağını duyuran 23.3.2006 tarih ve 5112 sayılı yazının tebliği üzerine, taşınmazın haczi caiz olmayan mallardan olması nedeniyle haczin kaldırılması ve satış ilanının iptali istenerek açılan davada; davayı, satış işleminin iptali istenerek açılmış bir dava olarak niteleyip inceleyerek; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 62’nci maddesinde; borçlunun, mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları, gayrimenkulleri, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarın tahsil dairesince haczolunacağının kurala bağlandığı, 70’inci maddesinin 11’inci bendinde, borçlunun haline münasip evinin ancak, evin değeri fazla ise bedelinden haline münasip bir yer alınabilecek miktarının borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılabileceğinin öngörüldüğü, beyanı üzerinden tahakkuk eden ve vadesinde ödenmeyen kamu alacağının tahsili amacıyla yapılan mal varlığı araştırmasıyla tespit edilen taşınmazın tapu kaydına haciz konulduğu, 11.10.2005 gün ve 12052 sayılı yazı ile yedi gün içinde borcun ödenmesi, aksi halde haczedilen taşınmazın satışa çıkarılacağının davacıya duyurulduğu, yazı gereği yerine getirilmediğinden davaya konu edilen 23.3.2006 tarih ve 5112 sayılı yazıyla davacıya, Satış Komisyonu Başkanlığının, satılmasına karar verilen taşınmaza ait satış ilanı da iliştirilerek, satış gününden önce ödeme yapıldığı takdirde satıştan vazgeçileceği ve haczin kaldırılacağının duyurulduğu, haczedilen taşınmazın davacının haline münasip bir evden daha fazla değere sahip olduğu yolunda bir tespit yapılmadığı, 40.000 YTL rayiç değer belirlenen taşınmazından başka evi bulunmayan davacının, 11.504,38 YTL vergi borcu nedeniyle söz konusu taşınmazının satılması halinde durumuna uygun bir ev almasının mümkün olmadığı gerekçesiyle satış işleminin iptaline karar veren … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; taşınmazın satış bedelinin kamu alacağı tahsil edildikten sonra kalan kısım ile haline uygun ev alınabileceği ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi : 2577 sayılı Yasanın 7’nci maddesinin, vergi mahkemelerinde dava açma süresinin otuz gün olduğu kuralı gereğince davacının; dava açma süresi geçmesi nedeniyle haczin kaldırılması isteminin incelenemeyeceği, davanın, taşınmazın, açık artırma yoluyla satılmasına ilişkin işlem yönünden hukuka uygunluğunun ise 6183 sayılı Yasanın 90’ıncı ve devamı maddeleri yönünden incelenmesi gerektiği, hacze karşı süresinde açılacak davada ileri sürülebilecek iddialar değerlendirilerek satış işleminin iptali yönünde verilen kararın bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

Savcı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49’uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
2575 sayılı Danıştay Kanununa 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek 1’inci madde uyarınca hüküm veren Danıştay Üçüncü ve Dokuzuncu Dairelerince oluşturulan müşterek kurulca işin gereği görüşülüp düşünüldü:
6183 sayılı Yasanın 62’nci maddesi uyarınca yapılan haczin, Yasanın 70’nci maddesinin 11’inci bendine aykırı düştüğü iddiasının, hacze karşı süresinde açılmış bir davada incelenmesi mümkündür.
Beyanı üzerinden tahakkuk eden ve vadesinde ödenmeyen kamu alacağının tahsili amacıyla yapılan mal varlığı araştırmasıyla tespit edilen davacının mülkiyetindeki taşınmazın tapu kaydına haciz konulmuş ve bu durum 13.10.2005 tarihinde tebliğ edilen 11.10.2005 tarih ve 12052 sayılı yazı ile davacıya duyurulmuştur. Hacizden en geç kendisine duyurulan bu yazı ile haberdar olduğu kabul edildiğinde dahi davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7’nci maddesinde öngörülen otuz gün içinde açılmadığı anlaşılmaktadır. Taşınmazın açık artırma yoluyla satılacağını duyuran 23.3.2006 tarih ve 5112 sayılı yazının tebliği üzerine, 6183 sayılı Yasanın 70’nci maddesinin 11’inci bendine aykırılıktan dolayı haczin kaldırılmasını ve satış ilanının da iptalini isteyen davacının, taşınmazın haczi caiz olmayan mallardan olduğu iddiasının bu aşamada incelenemeyeceği gözetilmeksizin karar verilmesi hukuka uygun düşmemiştir.
Davanın satış işlemine karşı açıldığı kabul edilerek incelenmesi ve satış işleminin iptaline karar verilerek sonuçlandırılabilmesi için ihalenin tamamlanmış olması gerekmektedir. Davanın açıldığı tarihte henüz ihalenin yapılmasıyla tekemmül etmiş bir satış bulunmadığı halde ve ihalenin yapılacağı günden önce ödeme yapılması halinde satıştan vazgeçilip, haczin de kaldırılacağını duyuran yazı üzerine ve sadece mahcuzun haczi caiz olmayan mallardan olduğu iddiasıyla açılan bu davanın, satış işleminin iptali istemiyle açılmış bir dava kabulü ile incelenmesi ve satış işleminin iptaline karar verilmesi hukuka uygun düşmediğinden, vergi mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13’üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 5.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.