Danıştay Kararı 3. Daire 2006/1712 E. 2006/3659 K. 28.12.2006 T.

3. Daire         2006/1712 E.  ,  2006/3659 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2006/1712
Karar No: 2006/3659

Temyiz Eden : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Çekirge Vergi Dairesi Müdürlüğü-BURSA
İstemin Özeti : Davacının … Bölge Müdürlüğünden kiraladığı işyeri nedeniyle yapmış olduğu kira ödemelerinden tevkifat yapması gerektiği görüşüyle adına takdir komisyonu kararına dayanılarak Mayıs/2000-Aralık/2003 dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisine karşı açılan davayı; olay tarihinde yürürlükte olan Gelir Vergi Kanununun 94’üncü maddesinin 5-b işaretli bendinde, mülhak ya da mazbut … ayırımı yapılmaksızın … ve … ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden vergi tevkif edileceğinin, kurala bağlandığı, davacının … ait arsayı Mart 2002 tarihinde, … ve … ait arsayı da Mayıs 2000 tarihinde kiraladığının tespiti üzerine 25.12.2003 günlü yoklama fişine dayanılarak davacı adına mükellefiyet tesis edildiğinin anlaşılması nedeniyle davacı tarafından işyeri olarak kiralanan gayrimenkuller için yapılan kira ödemelerinden vergi tevkif edilerek beyan edilmesi gerektiğinden, takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; kiralanan gayrimenkuller üzerinde ticari faaliyetlerinin olmadığı bu durumun 25.12.2003 tarihli tutanakla da tespit edildiği bu nedenle tevkifat yapma mecburiyeti bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 5535 sayılı Kanunun 6’ncı maddesiyle mazbut vakıflara 1.1.2004 tarihi öncesinde ödenen kira bedellerinden tevkifat yapılması ile ilgili olarak yeni bir yasal düzenleme yapıldığından, ortaya çıkan yeni hukuki duruma göre yapılacak inceleme sonucu bir karar verilmek üzere, mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : 2000,2001,2002 ve 2003 takvim yıllarına ait işlemlerinin incelenmesi sonucu bulunan matrah farkı üzerinden adına re’sen yapılan cezalı tarhiyata karşı açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmektedir.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar Vergi Mahkemesi kararının vergi asılları ve fon paylarına ilişkin hüküm fıkraları yönünden bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Tarhiyata uygulanan vergi ziyaı cezasına gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 4369 sayılı Kanun ile değişik 344 üncü maddesinin 2.fıkrasındaki “bu ceza ziyaa uğratılan verginin bir katına, bu verginin kendi kanununda belirtilen normal vade tarihinden cezaya ilişkin ihbarnamenin düzenlendiği tarihe kadar geçen süre için, bu Kanunun 112.maddesine göre ziyaa uğratılan vergi tutarı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin yarısının eklenmesi suretiyle bulunur.” bölümü 20.10.2005 gün ve 25972 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 6.1.2005 gün ve E:2001/3, K:2005/4 sayılı kararı ile cezanın hesaplanmasında esas alınacak gecikme faiz oranının tespitindeki belirsizlik nedeniyle Anayasa’ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir. Bu sebeple Mahkemece onanan vergilerle fon paylarının bir katını aşan vergi ziyaı cezaları hakkında Anayasa Mahkemesinin söz konusu iptal kararı dikkate alınmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kısmen kabulü ile Mahkeme kararının vergi ziyaı cezalarının vergilerin ve fon paylarının bir katını aşan kısmına ilişkin hüküm fıkrası yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 17’nci maddesinin 2’nci fıkrası hükmü uyarınca temyizen incelenen dosyalarda duruşma yapılması tarafların istemine ve Danıştay’ın kararına bağlı olup, temyiz isteminde bulunan davacının duruşma talebinin yerine getirilmesine gerek bulunmadığı sonucuna varıldığından dosya incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacının mazbut vakfa ait gayrimenkulleri kiralamasından dolayı yaptığı kira ödemelerinin tevkifata tabi olduğu görüşüyle adına re’sen salınan vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisine karşı açılan davayı reddeden vergi mahkemesi kararının bozulması istenmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun vergisi ihtilaflı dönemde yürürlükte olan 5-b işaretli bendinde, vakıflar ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı belirtilmiş olup, anılan bende, 5035 sayılı Kanunun 48’inci maddesinin 4-b işaretli bendi ile 1.1.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere “(mazbut vakıflar hariç)” ibaresi eklenmiştir. 8.7.2006 günlü ve 26222 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine ilişkin 5535 sayılı Kanunun 6’ncı maddesinde ise “Mazbut vakıflara ait taşınmazların kiralanması dolayısıyla 1.1.2004 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılan kira ödemeleri üzerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren gelir (stopaj) vergisi tarhiyatı yapılmaz. Bu dönemlere ilişkin olarak beyan üzerine veya ikmalen ya da re’sen tarh ve tahakkuk ettirilen ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş olan vergiler ile bu vergilere uygulanan vergi cezaları; gecikme faizleri, gecikme zamları terkin edilir. Bu konuda açılmış olan davalar sürdürülmez; tahsil edilmiş tutarlar, mükelleflerin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yazılı başvuruları üzerine red ve iade edilir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir” kuralı yer almakta olup, 22.12.2006 gün ve 26384 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 261 seri nolu Gelir Vergisi Kanunu Genel Tebliği ile Maliye Bakanlığı tarafından kanun maddesinin uygulama esasları belirlenmiştir.
Yukarıda açıklaması yapılan yasal düzenleme ile vergisi ihtilaflı dönemde mazbut vakıflardan kiralanan gayrimenkuller karşılığında ödenen kira bedellerinden yapılacak tevkifat ile ilgili yeni bir hukuki durum yaratılmış olduğundan, mahkeme tarafından bu hukuki durum değerlendirilerek yeniden karar verilmek üzere, kararın bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenle, davacı temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 28.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.