Danıştay Kararı 3. Daire 2004/2182 E. 2005/320 K. 08.02.2005 T.

3. Daire         2004/2182 E.  ,  2005/320 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2004/2182
Karar No: 2005/320

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : 2001 vergilendirme dönemi için verdiği kurumlar vergisi beyannamesinde beyan ettiği kardan önceki dönemlerin zararını mahsup etmesi nedeniyle adına matrahsız tahakkuk yapılan ve ortaklarının taşıma hizmetlerini pazarlamak ve bu hizmetlerle ilgili ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan davacı motorlu taşıyıcılar kooperatifinin üst kuruluşlara üye olmadığı gibi yolcu taşımacılığı faaliyeti nedeniyle işlettiği yazıhanelerden kalkış ücreti adı altında tahsil ettiği hasılatı ile ortaklarından bağış adı altında toplayıp bir kısmını vergi matrahı ile ilgilendirdiği, büyük kısmını ise vergi matrahıyla ilişkilendirmeksizin muhasebeleştirdiği tutarı beyan dışı bıraktığı görüşüyle tespit edilen matrah farkı üzerinden adına 2001 takvim yılı için re’sen salınan vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve fon payını; mahkemelerince verilen ara kararı üzerine … İli … Kooperatifleri Birliği’nin dosyaya sunulan 15.3.2004 tarih ve … sayılı yazısına göre anılan Birliğe 26.12.2002 tarihinde üye olması nedeniyle bu tarihten önce kaydı bulunmayan ve vergilendirme döneminde Kurumlar Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 16’ncı bendinde öngörülen faaliyete geçen üst kuruluşlara girme şartını ihlal eden davacı kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanma olanağı bulunmadığından muafiyet iddiasının kabul edilemeyeceği, ancak, ortaklarının taşıma hizmetlerini pazarlamak ve bu hizmetlerle ilgili ihtiyaçlarını karşılamak amacından doğan giderlere karşılık ortaklarından aidat, bağış ve kalkış ücreti adı altında tahsil ettiği tutarların ticari kazanç kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle kaldıran … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; kurumlar vergisi muafiyetine ilişkin şartları ihlal ettiği incelemeyle saptanan davacı kooperatifin, ortaklarından tahsil ettiği ve kayıt ve beyan dışı bıraktığı minibüs kalkış ücretleri ile giderleriyle karşılaştırma yapmaksızın tek düzen muhasebe sistemine aykırı bir hesapta takip ederek bir sonraki yıla devrettiği bağış gelirlerinin istisna kapsamında olmadığı ve vergilendirilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Kurumlar Vergisi Kanununun 1’inci maddesine göre kurumlar vergisi mükellefi olup kazancı gelir vergisinin konusuna giren unsurlardan oluşan ve aynı Yasanın 13’üncü maddesine göre de safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümleri uygulanacak olan davacı kooperatifin, kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesine olanak tanıyan Kurumlar Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 6’ncı bendindeki koşullardan üst birliklere girme şartını ihlal ettiği tartışmasızdır.
Muafiyet koşullarını bu nedenle ihlal eden davacı kooperatifin, T.T.K’nun 11 ve 12’nci maddelerine göre ticarethane sayılan yazıhanelerinden kalkış yapan ortaklarından elde ettiği hasılatı ile ortaklık statüsü dışında elde edip istisna hükümleri kapsamında bulunmayan ve dolayısıyla yazıhane işletmeciliğinden elde ettiği hasılatının bir parçasını oluşturan bağış gelirlerinin ticari kazanç kapsamında değerlendirilerek yukarıda yapılan açılamalara göre vergilendirilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, yazılı gerekçeyle tarhiyatın kaldırılması yolunda verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : Davacı kooperatifin uyuşmazlık dönemine ait işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak adına yapılan cezalı tarhiyata karşı açılan davayı kabul eden mahkeme kararı temyiz edilmiştir.
Ortaklarının taşıma hizmetini pazarlamak amacıyla kurulan kooperatifin, üyelerine minibüslerin belli bir düzen içinde kalkışını sağlama hizmeti sunduğunun ve bu hizmet karşılığında aldığı ücreti belgeleyerek kanuni defterlerine yansıtmadığının çekişmesiz bulunması nedeniyle kayıt dışı bırakılan matrah farkı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta kurumlar vergisi Kanununun 1. maddesi hükmüne aykırılık görülmediğinden aksi düşünceyle cezalı tarhiyatın kaldırılması yolunda verilen kararda hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
… ilçesinde kurulan 110 no’lu … Otobüsçüleri ve Minibüsçüleri Kooperatifinin amacının; ortaklarının taşıma hizmetlerini pazarlamak ve bu hizmetle ilgili ihtiyaçlarını karşılamak olduğu, kooperatife taşıyıcılığı meslek edinmiş ve kooperatifin amacına uygun motorlu taşıtı bulunan kimselerin ortak sıfatıyla kabul edilebileceği, amacına ulaşmak için ortaklarının meslekleriyle ilgili her türlü araç, gereç ve malzemesini üretmek, tedarik etmek, konusu ile ilgili işletmeler kurmak veya bu konuda kurulmuş işletmelere katılmak, ortaklarının kooperatifin konusu ile ilgili sigorta ihtiyaçlarına aracılık etmek gibi faaliyetlerde bulunabileceği anasözleşmesinden anlaşılmaktadır.
Davacı kooperatifin; …, …, …, …, … karşılıklı olarak bu yerlere gidiş ve gelişler için … İl Trafik Komisyonunun kooperatifle ilgili durak yerlerinden yolcu alıp-indirmek suretiyle yazıhane işlettiği, … Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve … Hz. sayılı yazısına cevaben gönderilen yazıdan anlaşılmaktadır.
Türk Ticaret Kanununun 12’nci maddesinin birinci fıkrasına bağlı 10’uncu bendinde yer alan kara, deniz ve havada, nehir ve göllerde yolcu taşımacılığı, 12’nci bendinde diğer bütün tavassut işleri veya mahiyetçe bunlara benzeyen işlerle uğraşmak üzere kurulan müesseselerin ticarethane; 11’inci maddesinde ise ticarethane olarak işletilen müesseselerin ticari işletme sayılacağına ilişkin düzenlemeden dolayı otobüs ve minibüs yazıhanesi işletmeciliği ticari faaliyetlerdendir. Bu tür bir işletmeciliğin bir kooperatif tarafından ve kuruluş amacına uygun olarak yürütülmesi halinde kurumlar vergisinden muaf veya bu vergiden müstesna tutulmak için yasada aranan koşullar bulunmadıkça her türlü ticari faaliyetten elde
edilen kazancın ticari kazanç olması nedeniyle ve rekabet eşitliğinden dolayı bu faaliyetten elde edilen kazancın vergilendirilmesi gerekmektedir.
Kurumlar Vergisi Kanununun bu vergiden müstesna tutulacak kazanç ve iratları düzenlediği 8’inci maddesinin birinci fıkrasına bağlı (2) işaretli bendinde; tüketim, üretim ve kredi kooperatiflerince ortaklarıyla yapılan işlemlere göre hesaplanan risturnlar ile ortaklardan yönetim gideri olarak alınıp, harcanmayarak iade edilen paralar kurumlar vergisinden müstesna tutulmuştur. Bu bendin ikinci fıkrasında ise ortaklardan başka kimselerle yapılan işlemlerden doğan kazançlar ile ortaklarla ortaklık statüsü dışında yapılan işlemlerden doğan kazançlar hakkında ristrun istisnası uygulanamayacağı kurala bağlanmıştır.
Yasa yapıcı, ortaklarla yapılan bütün işlemleri risturn istisnası kapsamında görmemiştir. Bu istisnanın ancak, kooperatiflerin ortaklarıyla ortaklık statüsünden doğan işlemlere özgülenmesi nedeniyle, Kooperatifler Kanunu ve anasözleşme gereğince kooperatiflerin ortaklarından tahsil edebileceği ortaklık yüklenimleri gereğince yapılan ödemeler bu istisnanın kapsamında bırakılmıştır.
Bilindiği gibi bağışlama, bir kimsenin bir başka kimseye tek yanlı irade açıklamasıyla maliki olduğu bir şeyin mülkiyetini devretmesidir. Kooperatif ortaklarının hangi nedenle olursa olsun ortağı bulunduğu kooperatife bir miktar para bağışlaması, gerek bu işlemin ortakların tek yanlı irade açıklamasıyla yapılması ve gerekse böyle bir bağışlama yapmaya ortakların hukuken zorlanamaması nedeniyle, davacı kooperatife ortaklarca para bağışlanmasının ortaklık statüsüne dayanan bir işlem kabul edilemeyeceği açıktır. Bu nedenle ortaklarca kooperatife bağışlanan paralar, kooperatifin mevcudunu, dolayısıyla özsermayesini yükselten ve kurum kazancının bir parçasını oluşturan değerlerdir.
Vergilendirme döneminde kurumlar vergisi beyannamesini veren ve bu vergiden muafiyet için Kurumlar Vergisi Kanununun 7’nci maddesinin 16’ncı bendindeki koşulları taşımadığı vergi mahkemesince de saptanan davacı kooperatifin, ortaklarından kalkış ücreti aldığı yazıhanelerinden elde ettiği kazancın yazıhane işletmeciliğinden doğan hasılatı olduğu ve yine ortaklarından, istisna hükümleri kapsamında değerlendirilemeyecek olup ortaklık statüsü dışında elde ettiği bağış gelirlerinin de bu hasılatın bir parçasını oluşturduğu göz ardı edilerek, ana sözleşmesinde değişik adlar altında gider karşılıklarını ortaklarından isteyebileceği kuralının yer almasına dayanılarak, bu gelirlerin aidatlardan farklı olmadığı ve vergilendirilemeyeceği yaklaşımıyla verilen karar hukuka uygun düşmediğinden, yapılan vergilendirmenin matrahına ilişkin iddialar incelendikten sonra yeniden karar verilmek üzere vergi mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:.. sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13’üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 8.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.