Danıştay Kararı 3. Daire 2001/4305 E. 2002/150 K. 23.01.2002 T.

3. Daire         2001/4305 E.  ,  2002/150 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2001/4305
Karar No: 2002/150

Kanun Yararına Temyiz Eden: Danıştay Başsavcılığı
Davacı : …
Vekili : …
Davalı : Kordon Vergi Dairesi Başkanlığı-İZMİR
İstemin Özeti : Davacı şirketin taşımasını üstlendiği emtia için sevk irsaliyesi düzenlemediğinin yurtiçi kargo yetkilisi nezdinde 30.9.1999 günlü tutanakla tespit edilmesi üzerine adına kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 131’inci maddesine göre yoklama fişinin nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imzalatılması gerektiği, bunlar bulunmaz veya imzadan çekinirlerse, keyfiyetin yoklama fişine yazılarak, bu fişin polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılacağının, anılan Kanunun 230’uncu maddesinin 5’inci bendinde de, malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıtıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıtılması halinde alıcının, taşınan veya taşıtılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurulmasının şart olduğunun, 353’üncü maddesinin 2’nci bendinde de, sevk irsaliyesi düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde özel usulsüzlük cezası kesileceğinin hükme bağlandığı, satılan malın, satıcı ya da alıcı tarafından ücret karşılığında başka bir özel ya da tüzel kişiye ait araçla taşıtılmış olmasının, bunların taşınan malla ilgili sevk irsaliyesi düzenleme ve taşıtta bulundurma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, eğer satıcı ya da alıcının sadece bizzat taşıdığı mallar için sevk irsaliyesi düzenleme ve araçta bulundurma zorunluluğu öngörülmüş olsaydı, madde metninde “taşıtılan” deyimine yer verilmeyeceği, buna göre satılan malın, alıcı ya da satıcı tarafından başkasına ait araçla taşıtılması halinde, sevk irsaliyesinin taşıma işini yaptıran alıcı ya da satıcı tarafından düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulmasının zorunlu olduğu, diğer taraftan, alıcı veya satıcı adına taşıma işini yapan şahıs veya firma elemanlarının, taşıma işini yaptıran alıcı veya satıcının yetkili elemanı, bu kişiler nezdinde düzenlenen tutanakların da, hukuken geçerli belge olarak kabul edilmesi gerektiği, olayda, taşıma işini yapan kargo şirketi yetkilisi nezdinde düzenlenen tutanağın incelenmesinden, taşıtılan emtia için sevk irsaliyesi düzenlenmediği anlaşıldığından, bu tutanağa dayalı olarak kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan itirazı reddederek mahkeme kararını onayan … İdare Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 131’inci maddesi uyarınca, maddi olayın tespitine yönelik olarak düzenlenen tutanak niteliğindeki yoklama fişlerinin kesilecek cezaya dayanak oluşturabilmesi için, cezaya muhatap olacak gerçek veya tüzel kişinin kendisinin, kanuni temsilcisinin imzasını taşımasının yasal bir zorunluluk olduğu, yasa koyucunun aynı maddede imzadan çekinme hakkının bulunduğuna da değindiği, bu takdirde de yoklama fişlerini polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar heyeti üyelerinden birinin imzalayacağını öngördüğü halde, dava konusu cezanın dayanağı tutanağın kargo şirketi yetkilisine imzalatılması nedeniyle, yapılan tespit, yükümlüyü bağlamayacağından, bu tutanağa dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasında yasaya uyarlık görülmediği ileri sürülerek Danıştay Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması istenilmektedir.
Tetkik Hakimi …
Düşüncesi: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 131’inci maddesinde, yoklama neticelerinin tutanak mahiyetinde olan yoklama fişine geçirileceği, bu fişlerin yoklama yerinde iki nüsha tanzim olunarak tarihleneceği, bulunursa nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imza ettirileceği, bunlar bulunmaz veya imzadan çekinirlerse keyfiyetin fişe yazılacağı ve yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılacağı hükme bağlanmış olup, olayda bu hükme aykırı olarak davacı şirketin yetkili adamı olmayan taşıma işini üstlenen kargo şirketi yetkilisi nezdinde düzenlenen tutanaktaki tespitler, davacı şirketi bağlamayacağından, bu tutanağa dayalı olarak kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Bu nedenle … İdare Mahkemesi kararının kanun yararına bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince, … İdare Mahkemesince verilen … günlü ve E:…, K:… sayılı kararın, Danıştay Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyizen bozulmasına ilişkin istem incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 230’uncu maddesinin 1’inci fıkrasının 5’inci bendinde yer alan parantez içi hükümde, malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıtıldığı hallerde satıcının,teslim edilen malın alıcı tarafından taşındığı veya taşıtıldığı hallerde alıcının, taşınan veya taşıtılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurulmasının zorunlu olduğu öngörülmüştür. Sözü edilen Kanunun 131’inci maddesinde ise,yoklama neticelerinin tutanak mahiyetinde olan yoklama fişine geçirileceği, bu fişlerin yoklama yerinde iki nüsha tanzim olunarak tarihleneceği, bulunursa nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imza ettirileceği, bunlar bulunmaz veya imzadan çekinirlerse keyfiyetin fişe yazılacağı ve yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılacağı kurala bağlanmıştır.
Davacı şirketin taşımacılık şirketi aracılığıyla gönderdiği emtia için sevk irsaliyesi düzenlemediği taşımacılık şirketinin yetkilisi tarafından imzalanan 30.9.1999 tarihli tutanakla tespit edilmiş olup, bu tutanağa dayanılarak davacı şirket adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353’üncü maddesinin 2’nci fıkrasına göre özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Bu madde uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için maddede sayılan belgelerin, düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin usulüne uygun düzenlenmiş bir tutanakla tespit edilmesi gerekmektedir. Tutanağın nezdinde yoklama yapılana yani yükümlüye, tüzel kişilerde ise kanuni temsilcilere, bunların bulunmaması durumunda ise yetkili adamına imzalatılması koşuluyla bağlayıcı olacağı açıktır. Olayda, dava konusu özel usulsüzlük cezasının dayanağı tutanağın, davacı veya yetkilisi nezdinde değil, davacı şirket adına hareket etme yetkisi bulunmayan kargo şirketinin bir çalışanı tarafından imzalandığı, davacı veya yetkili adamının bulunmadığı sırada düzenlenen tutanağın, 213 sayılı Yasanın 131’inci maddesinin ikinci fıkrasında sayılanlardan birine imzalatılmadığı görülmektedir. Bu durumda kanunda öngörülen usullere uygun düzenlenmeyen yoklama fişine dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle Danıştay Başsavcılığı temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51’inci maddesi uyarınca kanun yararına ve hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere bozulmasına kararın birer örneğinin Maliye Bakanlığı ile Danıştay Başsavcılığına gönderilmesine ve Resmi Gazete’de yayımlanmasına, dosyanın İzmir İkinci Vergi Mahkemesi Başkanlığına iadesine, 23.1.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.