Danıştay Kararı 3. Daire 2001/3496 E. 2002/4361 K. 19.12.2002 T.

3. Daire         2001/3496 E.  ,  2002/4361 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2001/3496
Karar No: 2002/4361

Temyiz Eden : Beşocak Vergi Dairesi Müdürlüğü-ADANA
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : 1997 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda defter ve belgelerinde kayıtlı hasılatını gelir tablosuna noksan intikal ettirildiği, 5.731 metre kumaşın dönem sonu stokuna dahil edilmediği, yapılan kaydi envantere göre de bir kısım satış hasılatını kayıt dışı bıraktığı görüşüyle davacı adına re’sen salınan ağır kusur cezalı kurumlar vergisi ve fon payını; mahkemelerince verilen ara kararı gereğince davacı tarafından ibraz edilen defter ve belgeler üzerinde, inceleme raporunda tenkit edilen hususlarla ilgili olarak yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda; yapılan kaydi envanter sonuçlarına göre davacının 492.748.750.-lira tutarında belgesiz satışı, 215.982.500.-lira tutarında ise belgesiz alışı olduğu, kayıtlı hasılatının 968.770.395.-lirasının gelir tablosuna yansıtılmadığı hususlarına yer verildiği, davalı idare tarafından yapılan itiraz, raporu kusurlandıracak nitelikte görülmediğinden mahkemelerince de benimsenen söz konusu rapora göre saptanan 1.245.536.645.-lira matrah farkı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle matrahı azaltmak suretiyle değiştiren, dönem sonu stokunun eksik değerlemesinden kaynaklanan 1.121.362.000.-lira matrah farkına dayalı cezalı tarhiyat hakkında ise hüküm kurmayan … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; vergi inceleme raporuyla bir kısım hasılatını noksan beyan ettiği, dönem sonu stokunu eksik değerlediği saptanan davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dönem sonu stokunda bulunmasına rağmen değerleme dışı bırakılan 5.731 metre kumaştan kaynaklanan matrah farkına isabet eden cezalı tarhiyat hakkında karar verilmemiş olması nedeniyle temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31’inci maddesinde yapılan gönderme nedeniyle uygulanması gereken Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 275’inci maddesinde; çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi incelemesi yaptırılması hükmü getirilmiştir. Teknik bilgiyi gerektiren konularda yaptırılan bilirkişi incelemelerinde bilirkişi teknik konularda görüş bildirebilir. Hukuki konuları değerlendirme yetkisi yargı yerine aittir. Mahkeme bilirkişi raporuna uymak zorunda olmadığı gibi, bilirkişi raporu irdelenmeden raporun sonucunun davayı sonuçlandıran bir karar gibi kabul edilmesi de olanaksızdır.
Öte yandan; 2577 sayılı Yasanın 22’nci maddesinin 1’inci fıkrasında; konular aydınlandığında meselelerin sırasıyla oya konulacağı ve kararara bağlanacağı kuralı getirilmiş, 24’üncü maddesinin (e) bendinde de; kararın dayandığı hukuki sebeplerin, gerekçe ve hükmün kararda belirtilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.
Bu düzenlemelerle, yargı organlarınca verilen kararların açık ve anlaşılır gerekçeye dayanması ve gerekçelerin tek tek kararda gösterilmesi suretiyle hem davanın taraflarına kararın metninin açıklanması, hem de yargı denetiminin kolaylaştırılarak etkili kılınması sağlanmıştır.
Vergi mahkemesinin temyize konu edilen kararının incelenmesinden, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile de çözümlenebilecek olan dönem sonu stokunun eksik değerlemesiyle ilgili (kumaştan kaynaklanan) matrah farkı hakkında da bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişinin kendisine yöneltilen sorular doğrultusunda ve ibraz edilen belgeler ışığında yaptığı tespitleri raporun sonuç kısmına aktarırken değerleme dışı bırakılan kumaştan kaynaklanan matrah farkının bu sonuca sehven dahil edilmediği anlaşılmış olup, mahkemece bilirkişi raporunun sonuç kısmındaki değerlendirmelerin olduğu gibi karara alınması nedeniyle dönem sonu stokunda değerleme dışı bırakılan emtiadan kaynaklanan matrah farkı hakkında hüküm kurulmaması, uyuşmazlığın niteliği ve uyuşmazlığın çözümüne ilişkin dayanılan hukuki sebepler ve gerekçelere de yer verilmemesi karşısında, vergi mahkemesi kararı hukuka uygun düşmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13’üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine 19.12.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.