Danıştay Kararı 3. Daire 1997/627 E. 1998/1091 K. 25.03.1998 T.

3. Daire         1997/627 E.  ,  1998/1091 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 1091
Esas Yılı : 1997
Esas No : 627
Karar Tarihi : 25/03/998

ÖDEME EMRİNE KARŞI AÇILAN DAVADA, TAHAKKUK EDEN VERGİLERİN ZAMANINDA ÖDENDİĞİ YOLUNDAKİ İDDİALARIN MAHKEMECE BORCUN OLMADIĞI KAPSAMINDA KABUL EDİLEREK İŞİN ESASININ İNCELENEREK SALINAN VERGİNİN TADİLİNE, KESİLEN KAÇAKÇILIK VE AĞIR KUSUR CEZALARININ KUSUR CEZALARINA ÇEVRİLMESİNE KARAR VERİLMESİNDE USUL VE YASAYA UYARLIK BULUNMADIĞI, ANCAK KARARI VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ TEMYİZ ETMEDİĞİNDEN BU HUSUSA DAYANILARAK BİR BOZMA KARARI VERİLEMEYECEĞİ HK.

1990 takvim yılına ilişkin kaçakçılık cezalı gelir vergisi ile ağır kusur cezalı fon payının ve gecikme faizinin tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen … tarihli ve … takip nolu ödeme emrine karşı açılan davayı; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 58.maddesinin 1.fıkrasında, ödeme emrine karşı dava açılabilmesinin, böyle bir borcun olmadığı, kısmen ödendiği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla sınırlandırıldığı, gelir vergisinin doğumuna neden olan ve nakliyecilikte kullanılan aracın satışıyla, 1990 yılında tüm beyannamelerini verdiği, tahakkuk eden vergilerini zamanında ödediği yolundaki davacı iddiası, böyle bir borcun olmadığı kapsamı içinde mütalaa edilerek işin esasının incelenmesine geçildiği, uyuşmazlığın 1990 yılında satışı yapılan … model … Marka vasıtanın satış değerinin tespitine ilişkin olduğu açık olduğundan ara kararıyla …, … ve … Şoförler ve Otomobilciler Odalarından sözkonusu aracın özellikleri belirtilerek satış tarihi itibariyle alım satım bedelinin sorulduğu, … ve … Şoförler ve Otomobilciler Odalarınca aracın değerinin asgari … lira, azami … lira olduğunun bildirildiği, … Şoförler ve Otomobilciler Odasınca, süresi içinde ara kararına bir cevap verilmediği, Mahkemelerince, bildirilen satış değerlerinin ortalaması alınarak aracın satış değerinin … lira olduğu sonucuna varıldığı, bu miktardan davacı tarafından hayat standardı esasına göre beyan edilen … lira düşüldüğünde kalan … lira üzerinden verginin hesaplanması gerektiği, ancak olayın özelliği ve satışın noter satış sözleşmesi ile belgelendirilmesi nedeniyle davacının vergi kaçırma kastının bulunmadığı anlaşıldığından kesilen kaçakçılık ve ağır kusur cezalarının kusur cezasına çevrilmesi gerektiği gerekçesiyle kısmen kabul ederek ödeme emrinin, … lira matraha göre hesaplanacak kusur cezalı gelir vergisi ve fon payı ile gecikme faizine ilişkin kısmını reddeden, fazlasını iptal eden … Vergi Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararının; ihbarnamelere ilişkin tebliğin posta ile iki defa yapılamaması halinde ilanen tebliğ yoluna gidilebileceği, vergi dairesince bu işlemin bir defa yapıldığı, vergi mahkemesince aracın emsal bedeli tayin edilirken olayın geçtiği … İli Şoförler ve Otomobilciler Odasının görüşünün alınmadığı ileri sürülerek bozulması istemidir.
Davacının ödeme emrine karşı açılan davada 1990 dönemine ilişkin beyannamelerini verdiği, tahakkuk eden vergilerini zamanında ödediği yolundaki iddialarının mahkemece borcu olmadığı kapsamında kabul edilerek işin esasının incelenerek salınan verginin tadiline, kesilen kaçakçılık ve ağır kusur cezalarının kusur cezalarına çevrilmesine karar verilmesinde usul ve yasaya uyarlık bulunmamakta ise de; kararın vergi dairesi müdürlüğü tarafından temyiz edilmemiş olması nedeniyle bu hususa dayanılarak bir bozma kararı verilemeyeceğinden temyiz isteminin reddine, karar verildi.

A Y R I Ş I K O Y
Uyuşmazlık konusu ödeme emrinin içeriği olan kamu alacağına ilişkin ihbarnamelerin yükümlünün bilinen adresine sadece bir defa tebliğe çalışıldığı yolundaki iddia ve ihbarnamelerin tebliğ edilemediği adrese sonradan ödeme emri tebliğ edilebilmiş olması karşısında, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun Tebliğ esasları başlıklı 93 ve devamındaki maddelerin incelenmesi suretiyle olayda ilanen tebliğ koşullarının bulunup bulunmadığı saptanarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği görüşü ile istemin kabulüne ve temyiz konusu kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiği görüşü ile karara katılmıyorum.