Danıştay Kararı 3. Daire 1997/3709 E. 1999/1188 K. 25.03.1999 T.

3. Daire         1997/3709 E.  ,  1999/1188 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1999
Karar No : 1188
Esas Yılı : 1997
Esas No : 3709
Karar Tarihi : 25/03/999

TARHİYAT ÖNCESİ UZLAŞMAYA GİDİLMESİNİN, ZAMANAŞIMINI DURDURMAYACAĞI HK.

Davacı şirketin 1991 takvim yılı defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak adına salınan kurumlar vergisi ve fon payı ile bunlara bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezalarına karşı açılan davayı; Vergi Usul Kanununun 113.maddesinde zamanaşımının, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması durumu olduğu ve zamanaşımının mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade edeceğinin belirtildiği, aynı kanunun 114.maddesinde; vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak 5 yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağının, ancak matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulmasının zamanaşımını durduracağının öngörüldüğü, dava dosyasının incelenmesinden, vergi alacağının 1991 takvim yılında doğduğunun, … tarihli vergi inceleme raporu ile öngörülen cezalı tarhiyatın mükellefe … tarihinde yani zamanaşımı süresinin dolduğu … tarihinden sonra tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda, olayda zamanaşımı süresini durduran takdir komisyonuna sevk gibi herhangi bir durum bulunmadığından, davalı idarece cezalı olarak salınan vergi ve fon payında, zamanaşımı nedeniyle yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek dava konusu cezalı tarhiyatı kaldıran … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; vergi ve cezalar hakkında tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunulduğu ve uzlaşmanın vaki olmadığına dair tarhiyat öncesi uzlaşma komisyonu kararının yükümlüye 27.12.1996 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle zamanaşımından sözedilemeyeceği ileri sürülerek bozulması istemidir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi.